| |
|
|
Galiba ben anlatamıyorum!..
GALİBA suç bende.. Galiba benim anlatma yeteneğim sınırlandı.. Bir yazı bu kadar yanlış nasıl anlaşılır?.. Bana takık yazarların lafı poposundan anlamasına gülüp geçmiştim.. Sen ne dersen de, onlar canlarının istediği gibi anlarlar.. Ama yıllarca birlikte çalıştığım, beni en iyi bilen Seda da (Güler) anlamamışsa.. Dahası, okurlarımın bir bölümü "Böyle bir şeyi nasıl dersin" diye kalkarsa, o zaman bende bir eksik ya da yanlış var demektir.. Galiba, yapmam gereken şey, fıkrayı anlattıktan sonra, espriyi izah edenlere benzemeyi göze alıp "Yani ben demek istiyorum ki" diye bir son paragraf kaleme almak..
Yazı, başından sonuna bir hukuk yazısıydı.. Gamze Özçelik'in avukatının yaptığı acemi hamlelerin altını çizmek için.. Adam, Gökhan Demirkol'un tutuklanması için mahkemeye baş vurdu, talebi reddedildi. Bir üst mahkemeye gitti bu defa ve gene "Red" yanıtı aldı.. "Bu anlamsız baş vurular, Gökhan'ın elini kuvvetlendiriyor" dedim.. Yani adam suçlu bile olsa, arka arkaya alınan bu tutuklamaya red kararları, kamuoyunda onun lehine bir hava yaratıyor, onun altını çizdim.. Avukatın elinde görüntüler var. Görüntüdeki kadın belli.. Erkek hakkında belirgin tek iz yok. Gökhan'ı suçlayan tek şey, görüntüdeki kadının ifadesi.. "Gökhan yaptı" demiş. Hepsi o.. Avukata anlattım ki, "Tek kişinin ifadesi ile kimse tutuklanamaz. Suçlayan daha belirleyici kanıtlar sunmak zorundadır.. Tek kişinin ifadesi ile yargıçlar karar verseydi, o zaman erkek de şöyle bir savunma yapabilirdi.. 'Sevgilimin tecavüze uğrama fantezisi vardı. Bu fanteziyi gerçekleştirdik. Sonra da çektiğimiz görüntüleri birlikte izledik.. Medyaya nasıl girmiş?.. Bilemem.. Bir reklam oyunu olabilir..' Şimdi 'Bunu Gökhan yaptı' ifadesini yeterli bulup tutuklama kararı veren yargıç, o zaman bu savunmayı da yeterli bulup tahliye ederdi.. Böyle hukuk mu olur?.." Yazının içeriği, anlamı, gerekçesi işte tamamen bu.. Nitekim Gamze de, kendisine hayli puan kaybettiren ve itham ettiği delikanlıyı güçlendiren avukatının görevine son verdi. Yeni bir avukat buldu.. Bilmem anlatabildim mi acaba?..
Bir ricam var.. Yazılarımdan sonra, hemen kaleme sarılmadan önce bir kez daha, daha dikkatli, daha soğukkanlı okuyun.. "Bu adam ne demek istiyor" sorusunun yanıtını kendinize verin, sonra yazın.. Tamam.. Ama hele okumadı iseniz, hele kulaktan dolma "Hıncal böyle demiş" safsatasına kapılıp, sakın yorum yapmaya, yanıt vermeye, hesap sormaya, itham etmeye kalkmayın, ne olur..
Bu arada, 25 kuruş verip gazete aldıkları için kendilerinde bana hakaret etme hakkı bulanlara da bir çift lafım var. Bu tür mektuplar, Yasemin tarafından bana verilmiyor, derhal çöpe atılıyor. Yasemin'in atlayıp dosyaya koyduklarını okuyorum. Ve aynen onların üslupları, yani anladıkları ve hak ettikleri dille yanıt veriyorum. Okur müşteri değildir. "Müşteri daima haklıdır" ifadesi onu kapsamaz..
|