|
|
|
|
|
Yorgun savaşçı
|
|
G.Saraylı futbolculardaki sinirlilik, yorgunluğun dışa vuran tepkisidir. Sarı-kırmızılılar iyi besleniyor, çalışıyor ama yeteri kadar dinlenemiyor.
Samsun maçı sonrası Gerets, "Her zamanki soğukkanlılığımızı takımda göremedim" diyerek adeta serzenişte bulunmuştu. Hatta Hasan Şaş ile Necati Ateş arasında yaşanan olayı da soğukkanlı olamamaya bağlamıştı. Peki ama bu sorunun temeli nedir?. Gerets'in "Soğukkanlı olamadık" tanımı sinirlilikle eş değerdir. Hasan'la Necati arasında yaşanan olay, Ümit Karan'ın sürekli herşeye itiraz etmesi yorgunluğun dışarıya vuran tepkisidir. G.Saraylı futbolcular yoğun maç trafiği, ağır idmanlar ve kısa sürede yaşanan iklim değişiklileri üçgeninde fiziksel ve beyinsel bir yorgunluk yaşıyor. Maçlarda ve antrenmanlarda futbolcular kaybettikleri vücut değerlerini doğru beslenme, vitamin kürleriyle geriye kazanabilirler. Ancak bir futbolcu için dinlenme ve uyku düzeni de çok önemlidir.
8 SAAT UYUYAMIYORLAR Bugün G.Saray'da yorgunluk, sinirlilik su yüzüne çıkmış görünüyor. Gerets'in tüm takımı aynı antrenman programı içinde çalıştırması ve deplasman dönüşleri sabah erken saatte antrenman yaptırması yorgunluğa hatta sakatlıklara çanak tutuyor. G.Saray, Samsun'dan döndüğünde saatler 01.30'du. Futbolcular diyelim ki 02.30'da yattı. Ama pazartesi G.Saray'ın idmanı 10.30'daydı. Bir futbolcunun idmana kahvaltı sonrası çıkacağını düşünürsek uykusunun 8 saat olma imkanı yok. Futbolda, "İyi beslenme, iyi antrenman yapma, iyi dinlenme" temeldir. Özellikle bu formüle yaşlı oyuncuların uyması şarttır. G.Saraylı futbolcuların iyi beslendiğine, iyi antrenman yaptığına inanıyorum. Ancak yeterli dinlenemediklerini iddia ediyorum. Eğer Gerets, G.Saray'ın yeniden soğukkanlı takım özelliğini kazanmasını istiyorsa dinlenme sorununa çözüm üretmelidir.
|
|
|
|
|
|
|
|
|