|
|
|
|
|
|
Kürtçe TV'nin yolu açılıyor
Yönetmelikteki engel madde değişiyor... RTÜK Kürtçe TV-radyo yayını için başvuran 9 kanala yeşil ışık yaktı.
Hükümetin Güneydoğu açılımına RTÜK de destek verdi. AB kriterlerine uygun olarak devlet TV'leri dışında da Kürtçe yayına izin çıkıyor. Dünkü RTÜK toplantısında yönetmelikte buna engel olan maddenin en kısa sürede değiştirilmesi yönünde karar alındı.
TÜRKÇE ALTYAZI Toplantıda 9 yerel kanalın Kürtçe yayın başvurusu da değerlendirildi. İlk adım olarak bir taahhütname istenecek. Kanallar "Kürtçe dilini öğretmeyeceğini, bölünmez bütünlüğe aykırı yayın yapmayacağını ve Türkçe altyazı vereceğini" taahhüt edecek...
İŞTE 9 BAŞVURU Nazlıcan FM (Siirt), Kanal 72 (Batman), Patnos (Ağrı), Medya FM (Şanlıurfa), Genç İmparator Radyo (Malatya), Gün RadyoTV, Söz Radyo-TV, Aktüel Radyo ve ART TV (Diyarbakır).
'Niye rahatsız oluyoruz ki!..' Erdoğan Kürtçe yayın için RTÜK Başkanı'na verdiği mesajı açıkladı: "Sadece devlet TV'lerinden beklemek yanlış olur... Sıkıntı yaratmayalım. Aynı şeyi Avrupa'da Türkçe yayın için istiyoruz... Onlar veriyor. Biz konudan niçin rahatsız oluyoruz?"
Diyarbakır açılımının ilk somut adımı atıldı
Başbakan'ın "Kürt sorunu" ifadesinden sonra RTÜK yerel radyo ve TV'lerde Kürtçe yayına yeşil ışık yaktı Başvuru yapan kuruluşlara "devletin bölünmez bütünlüğü" yönünde taahhütname imzalatılacak.
Başbakan Tayyip Erdoğan'ın, Diyarbakır'da "Kürt sorununun çözümü daha çok demokratikleşme" sözünün ardından, Radyo ve Televizyon Üst Kurulu (RTÜK) da Güneydoğu'daki yerel kanallarda Kürtçe yayın için kolları sıvadı. RTÜK'ün yeni yönetimi, dün yaptığı toplantıda, bir mevzuat değişikliğine giderek yerel kanallara da Kürtçe ve diğer dillerde yayın imkanı verme görüşünde birleşti. Farklı dilde yayın için yapılan 10 başvuruyu değerlendiren RTÜK, ilk adım olarak "devletin bölünmez bütünlüğüne" vurgu yapan ve Kürtçe yayın yapacak kanalların imzalayacağı bir taahhütname hazırladı. Taahhütnamede, "Kürtçe dilinin öğretilmesine yönelik yayın yapılmayacağı, yayınların devletin ve milletin bölünmez bütünlüğüne aykırı olmayacağı, yönetmelikte belirlenen esaslar çerçevesinde kalacağı ve Kürtçe yayının Türkçe altyazı ile verileceği" ifade ediliyor.
UYUM SAĞLANACAK Türkiye, AB uyum yasaları kapsamında, 2002 yılında farklı dil ve lehçelerde yayın yapılmasına olanak sağlayan yasal değişiklikleri gerçekleştirmişti. Ancak bu değişiklikler, Kürtçe yayının sadece ulusal kanallarda belli zaman dilimlerinde yapılmasını öngörüyordu. Ulusal radyo ve televizyonlarda Kürtçe yayının nasıl yapılacağının ayrıntıları da geçen yıl başında çıkarılan yönetmelikle belirlendi. Bu yönetmelikte de şu cümle, yerel ve bölgesel radyo-televizyon kanallarında Kürtçe yayına engel oluşturdu: "Türk vatandaşlarının günlük yaşamlarında geleneksel olarak kullandıkları farklı dil ve lehçelerin izleyici-dinleyici profili belirleninceye kadar bu dil ve lehçelerdeki yayın sadece kamu ve özel ulusal yayın kuruluşları tarafından yapılır." Yönetmelikte AB yasaları çerçevesinde yapılan değişikliğe rağmen, Kürtçe yayın için Diyarbakır'dan Gün TV-radyo ile Söz TV'nin başvuruları bir yıldır başvuru belgelerinin eksik olduğu ve "Ulusal Güvenlik Belgesi" henüz tamamlanamadığı için RTÜK tarafından sonuçlandırılmadı. Kaynaklar, dünkü toplantıda, yerel radyo ve televizyonlarda Kürtçe yayın yapılmasını engelleyen yönetmeliğin değiştirilmesi görüşünün ağır bastığını, değişikliğin AB ile müzakerelerin başlayacağı 3 Ekim öncesinde gerçekleştirilmesi kararına varıldığını bildirdiler.
İLK SİNYAL ERDOĞAN'DAN Konuyla ilgili ilk sinyali, Başbakan Tayyip Erdoğan önceki akşam katıldığı bir televizyon programında vermişti. Erdoğan, RTÜK üyelerinin kendisini ziyaret ederek, konunun gündemlerinde olduğunu söylediklerini belirtmiş ve şöyle demişti: "Yasa, sadece devlet televizyonuna yönelik olarak çıkartılmış değil. Bu konuda sıkıntı yaşamak anlamsız olur. Bu konuyu ne kadar zorlarsanız, bu iş, o kadar aleyhte gelişir. Zaten süreler belirlenmiştir. Bu süreyi aynı şekilde, biz de yurt dışındaki kanallarda Türkçe yayın yaparak kullanıyoruz. Bu konuda rahat olmak gerekir. Ama, Türkiye'de marjinal siyaset yapanlar buna tahammül edemiyorlar. Kürtçe kurslar da bu çerçevededir. Bazı yayın organlarımız Kürtçe kursların kapatılmasını manşetten verdiler. Ben bunu bile bir tahrik olarak görüyorum. Ne lüzumu var! Bırak, bugün kapatmıştır, yarın belki yeniden açacaktır."
Ersan ATAR / ANKARA
|
|
|
|
|
|
|
|
|