Yabancı sermaye ülkeyi batırır mı?

Son günlerde yabancı sermaye ile ilgili farklı yorumlar ülke gündemini oluşturmaya başladı. Yabancı sermayenin katma değer yarattığını ve her ülke için gerekli olduğunu savunanlara karşı, yabancı sermayenin geldiği ülke için tehlikeli olduğunu, hatta ülkenin bağımsızlığını zedelediğini savunanların da sesi yükselmeye başladı.

Peki bunlardan hangisi doğru?
Öncelikle yabancı sermayenin ülkelerin kalkınmasındaki olumlu yönlerine dikkati çekmek istiyorum.
Üretim artışı ve işsizliğin önlenmesi ancak yatırım ile mümkündür. Yatırımlar için de sermaye gerekli olduğuna göre,bu sermayenin de yerli veya yabancı olduğuna bakmak ne kadar doğru?
Bir taraftan küreselleşen dünyada yerimiz olsun diye tüm dünya ülkeleriyle ticaretimizi geliştirelim diye mal alıp satmak için çabalayacağız. Öte yandan dışardan gelecek sermayeye karşı direnç göstereceğiz. Bunu anlamak mümkün değil.
Ülkemizin büyümesi ve kalkınması için gelen yabancı sermaye, ülkemizde yapılan yatırımların altına ne dinamit koyar, ne de tekerlek koyup başka yere taşır. Aksine ülkede üretim yaparak büyüme ve kalkınmaya katkı sağlayacağı gibi binlerce kişiye iş imkanı sağlar. Kaldı ki, 300 milyar dolar civarında iç ve dış borcu olan bir ülkenin yatırımlara ayıracağı parası olmadığına göre, yabancı sermayeye kucak açması en doğrusudur.
Popülizm uğruna toplum Türk işadamlarına hırsız gözü ile bakarken onları yatırım yapmak için gittiği ülkelerde gördüğü muameleye de dikkat çekmek istiyorum. O işadamlarımızın doğu Avrupa ülkelerine yatırım yaparken, o ülkelerin yabancı sermaye gelsin diye, bedava arazi, vergi istisnaları ve ucuz enerji imkanlarıyla kendilerine yabancı sermaye getiren bu işadamlarımıza nasıl kucak açtıklarını ve nasıl değer verdiklerine az tanık olmadık. O iş adamlarına biz nasıl bakıyoruz? Hırsız, hortumcu, vatan haini. Peki bu yaklaşım doğru mu? Önüne geleni hapse atmak mı doğrusu? Yoksa ülkeye yatırım yapan, üretime katkıda bulunan, binlerce kişiye iş imkanı sağlayan örf ve adetlerimizle yoğrulan iş adamlarımıza yatırım heyecanı vererek onları daha fazla yatırım için teşvik etmek daha doğru olmaz mı?
Elbette yanlış yapan, yasalara aykırı işlem yapanlar varsa bunlar cezalandırılmalı. Fakat toplumda destek buluyor diye herkesi karalayıp, hortumcu damgası vurmak son derece yanlış ve ülkeye zarar verir. Bu ayırımı bu gün yapmazsak ilerde çok daha sıkıntılı günler bizi bekliyor.
Öte yandan yabancı sermaye karşıtı görüşlerin tamamına sırt çevirmek de yanlış. Bu görüşlerden bazılarına kulak vermek gerekebilir. Ancak tamamına asla.
Özellikle ülkenin stratejik önemine haiz sektörde faaliyet gösteren bazı alanlarda milli sermayenin olması daha doğru olur. Ancak tüm KİT'lere de stratejik önem taşıyor diye Telekom'un satışı için yabancı sermayeye karşı çıkmak ne kadar doğru?

Yerlisi telefon dinlemiyor mu?
Gerekçesine katılmak mümkün değil. Yok efendim kişilerin ve kurumlarımızın telefonlarını dinlemek yabancıların eline geçer, dolayısıyla ülke güvenliği yara alır. Hangi asırda yaşıyoruz. Yabancı isterse gelişen teknoloji ile, uydu aracılığıyla bırakınız telefonları dinlemeyi, yatak odalarını bile izleyebilir. Kaldı ki yürürlükte bulunan yasalar, ne şekilde telefon dinlenebileceğini belirlemiş ve yabancıların da yasalara bizden daha fazla uyduğunu da belirtmek gerekir. Türk Telekom, şu anda yabancı sermayede değil. Peki telefonlarınızın dinlenmediğinden emin misiniz? Hepiniz telefonlarımız dinleniyor diye kuşkulu değil misiniz? Gerçekçi olalım. Yabancı sermaye ülkeye zarar değil yarar getirir. Bunu toplum olarak benimsersek, işte o zaman ülke kalkınmasının önündeki en büyük engel kalkar. Yabancı sermaye pastasından en büyük payı alan ülkeler, ulusal menfaatlerini düşünmüyorlar mı? Neden en çok kalkınan ülkeler onlardır?