kapat
   
SABAH Gazetesi
 
    Son Dakika
    Yazarlar
    Günün İçinden
    Ekonomi
    Gündem
    Siyaset
    Dünya
    Spor
    Hava Durumu
    Sarı Sayfalar
    Ana Sayfa
    Dosyalar
    Arşiv
    Etkinlikler
    Günaydın
    Televizyon
    Astroloji
    Magazin
    Sağlık
    Cumartesi
  » Aktüel Pazar
    Otomobil
    Sinema
    Çizerler
Bizimcity
Sizinkiler
emedya.sabah.com.tr
Google
Google Arama
 
Oncel Ozicer @ SABAH
 

Piyaz'la ilkokul, Cacık'la master

Bir köpekle yıllarca aynı evi paylaştıktan sonra onun yerini bir kedinin alması önce beni çok tedirgin etti. Evinde hayvan beslemeyenler bile kedi ve köpek arasındaki belirgin farkı bilir. Köpek ölümüne sadıktır ve kafasını okşamanız ya da onunla top oynamanız için bütün gün dizinizin dibinden ayrılmadan size yalvarabilir. Ama kediler; "Nankördür, canları isterse kendilerini size sevdirirler. Hatta bu zevki size adeta bahşederler, evin hakimi onlardır. Bir kediye siz sahip olamazsınız, o size sahip olur" vs. Piyaz'ı sokakta bulup eve aldıktan sonra bunların sadece "bir kısmının" doğru olduğunu öğrendim. Evet bir kedi, bir köpeğin dostluğunu asla gösteremiyor ama hiç de sanıldıkları gibi 'sevimsiz' değiller. Evet size pek 'eyvallahları da' olmuyor. Ama bunun da nedeni, her işlerini kendilerinin hallediyor olmaları. Yemeğini koyuyorsunuz, o canı ne zaman ve ne kadar isterse o zaman gidip yiyor. Tuvaletini gidip kumuna yapıyor. Temizlik işini kendisi hallediyor. Dolayısıyla size pek ihtiyaç duymadığı için de 'yalakalık yapma' gereği hissetmiyor. Ve inanın artık biliyorum ki, hiçbir hayvan sizi bir kedi kadar çok güldüremez. Evin içinde komedyen bir arkadaşla yaşıyorum sanki. En üzgün, en sinirli anlarımda bile o 'kendi kendine takılırken' bir takım şaklaban hareketler içine giriyor. Farkında olmadan tabii. Ve beni çok eğlendiriyor. Bence kedilerin insanlara öğreteceği bazı şeyler var. Bir parça kendini beğenmişliğin, hatta dozu çok iyi ayarlanmış kibrin, kimseye muhtaç olmadan yaşamanın, zorla şirin görünme çabası içine girmemenin, kendi kendine yetebilmenin ve bunun getirdiği kendine güven ve gücün, rahat, kolay ve saygın bir hayat için önemi büyük. "Öğrene öğrene el kadar kediden mi öğrendin bunları?" diyeceksiniz. Evet öyle! Ne olur ki?

***


Ve baktım ki bir kedi bile bana bunları öğretebiliyor, o zaman dedim master yapmanın da zamanı geldi. Şimdi evdeki hatun sayımız üçe çıktı. Fotoğrafta görmüş olduğunuz 6 haftalık Ankara kedisi ki adı Cacık, evin tam bir "kadınlar hamamına" dönmesine neden oldu. Çok eğleniyoruz çok. E düşünsenize ben de bir Aslan kadınıyım. Yani olduk mu size üç hırçın kedi!

***


Gerçi onların benim kadar eğlendiklerini pek sanmıyorum. Piyaz, Cacık'ı görür görmez "Nereden çıktı şimdi bu aşüfte?" dedi ve gardını aldı. Kadınlar kendi bölgelerine giren diğer bir kadına nasıl davranıyorlarsa, o da dişiliğin gereklerini yerine getirdi anlayacağınız. Cacık da cüce boyuna bakmadan önce "Aaa! Galiba bu benim annem" deyip Piyaz'a sevgi gösterisinde bulundu. Ama karşılığını sıkı bir diş gösterme ve "Pıhhhlama" olarak alınca tavrı değişti. Ağzında doğru düzgün dişi yok ama olanları da pek güzel sivriltip Piyaz'a "Yaklaşma ve boyuma posuma aldanma, yakarım" mesajı veriyor. Aferin kızlarıma! Analarına çekmişler tabii... Azıcık vahşi kediliğin zararı yok, yararı var. Zamanla alışacaklar zaten birbirlerine, elleri mahkum. Yalnız şu anda ikisi de benden nefret ediyor; bu durumu nasıl halledeceğim bilmem. Birini kucağıma alsam öbürü tavır alıyor, birini beslesem diğeri inadına gidip en sevdiğim koltuğuma 'tırmalanacak ağaç kabuğu' muamelesi yapıyor. Ev şu anda bir tımarhanenin kadınlar koğuşu görünümünde. Ama düzelecek. Ki düzelmese de hayat böyle de eğlenceli. Kediler ve ne zaman nereden geleceği belli olmayan öğretiler... Süper!

YAZARIN ÖNCEKİ YAZILARI
 Peki kendime 'Rüzgarın kızı' diyebilir miyim?   / 03-07-2005
 Don Kişot'un hatırlattığı   / 26-06-2005
 Piyaz'la ilkokul, Cacık'la master   / 19-06-2005
 Rüya işi önemli   / 12-06-2005
 Köşe ismi değişir mi?   / 05-06-2005
 Alemlere fena daldık   / 29-05-2005
 Yüzü alan, astarı da ister   / 22-05-2005
 Tantalos su ister, ben huzur!   / 15-05-2005
 Her gün bayram olsa!   / 08-05-2005
 Vadesi dolmuş İngilizler!   / 01-05-2005
    Aktüel Pazar Yazarlar
  » Güncel
    Hobi
    Röportaj
    Gurme
    İyi Yaşa
BALÇİÇEK PAMİR
İçki servisini başlatın yoksa herkes alkolik...
MEHMET ALTAN
Pancar motoru
Yarım asırlık bir ömrün her yanından sanki...
ÖNCEL ÖZİÇER
Boyutlar dışında bir fark yok!
Hayvandan bir farkımız...
KAZIM KANAT
Gençler kaymakam değil şoför olmak istiyor
Yeşil Plaj'da...
BELKIS KILIÇKAYA
Manş'ın İki Yakası
Referandum ve Olimpiyat yarışını...
FİKRET AYDEMİR
Mutlak Olan
Her zaman ve her durumda...
YASEMİN TAŞKIN
Tatilin İlk Günü
Uçak yolculuklarında uçmak değil,...
STELYO BERBERAKİS
Naklen Yayında Tören
Türk ve Yunan...
Otomobil bisikleti yok edebilir mi?
Otomobil bisikleti yok edebilir mi?
Tamamen insan gücüyle hareket eden iki tekerlekli bir taşıt yapma...
Dev konserler barışın hizmetinde
Dev konserler barışın hizmetinde
Live Aid konserleri yoksul kıtada kitle halindeki çocuk ölümlerine...
Erkek cinselliğini 70'inde de yaşayabilir, yeter ki istesin
Bir araştıma şirketi tarafından yapılan ankete göre Türkiye'de 40-65...
Avrupalı liderlerin mutfak savaşı
Fransa Cumhurbaşkanı Jacques Chirac'ın İngiliz mutfağını eleştiren sözleri iki...
Denizatları nefes almaya başladı
Marmara Denizi'nde hayat yeniden canlanıyor. Yıllardır kendini göstermeyen...
 
    Günün İçinden | Yazarlar | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Televizyon | Hava Durumu
Spor | Günaydın | Kapak Güzeli | Astroloji | Magazin | Sağlık | Bizim City | Çizerler
Cumartesi | Aktüel Pazar | Sarı Sayfalar | Otomobil | Dosyalar
   
    Copyright © 2003, 2004 - Tüm hakları saklıdır.
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.