|
 |
 |
 |
 |
|
Akupunktur iştahı azaltarak zayıflatır
Akupunktur; depresyon, üzüntü, stres gibi iştah artıran sebeplerin kötü etkilerini ortadan kaldırarak az yemeği sağlıyor. Doğrudan zayıflatmayan bu yöntemle yemek düzeni kendiliğinden değiştiği için kilo verdikten sonra bunun korunması da daha kolay oluyor
Zayıflamak isteyenlerin tercih ettiği yöntemlerden biri de akupunktur. İstanbul Tıp Fakültesi Akupunktur Tedavi, Araştırma ve Uygulama Ünitesi öğretim üyesi Prof. Dr. Ahmet Usta, akupunkturun doğrudan zayıflatmadığına dikkat çekerek şöyle konuştu: "Akupunktur; depresyon, üzüntü, stres gibi iştahımızı artırabilen sebeplerin kötü etkilerini ortadan kaldırarak yemenin azalmasını sağlar."
* Akupunkturla zayıflamak mümkün mü? Akupunktur yardımıyla zayıflamak mümkündür. Özellikle belli tip şişmanlıklarda son derece yardımcıdır. Ancak belirtmek isterim ki, akupunkturun doğrudan zayıflatma etkisi yoktur. Depresyon, üzüntü, stres gibi iştahımızı artırabilen sebeplerin kötü etkilerini ortadan kaldırarak yemenin azalmasını sağlar. Sürekli kabız olanlarda ortaya çıkan kilo almaya eğilimi, bağırsak çalışmasının akupunkturla düzeltilerek kilo almanın engellenmesi sağlanabilir ve hatta hasta kilo bile verebilir.
* Kimlere öneriyorsunuz? Zayıflama amaçlı akupunkturu, şişmanlığı için organik veya hormonal bir sorunu olmayan kişilere rahatlıkla önerebiliriz. Diyabetli hastalarda görülen şişmanlıklarda konunun uzmanı hekimin işbirliğiyle sonuç almak mümkün olabilir.
* Bu yöntem kadınlar da mı erkekler de mi daha başarılı? Öncelikle şunu söylemeliyim, kadınlar akupunkturla tedaviye daha gönüllü. Ancak kadınlarda hormonal sorunlar daha sık görülmektedir. Bu nedenle tedaviye direnç gösteren kadın hasta sayısı, hatırı sayılır miktardadır. Erkek hastalar ise nadiren akupunktura gönüllü olmaktadır. Erkeklerden akupunktur yaptırmaya cesaret edenlerin aynı zamanda kişilik olarak daha kontrollü ve disiplinli olduklarını izliyorum. Bu özellikleri nedeniyle sayıları az olmakla birlikte erkek hastalarda aldığım sonuçlar çok daha başarılıdır. Ancak bu sonuç az önce işaret ettiğim gibi 'seçilmiş' birkaç erkek hasta ile en az on katı kadın hastanın adil olmayan kıyaslaması sonucu ortaya çıkmıştır. Gerçekte aynı niteliklere sahip kadın veya erkek hastada sonuç açısından bir fark gözlenmemiştir.
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
