  |
|
BİZ: Mehmet Öz'ün Kullanım Kılavuzu üzerine konuştuk
Bu aralar her yerde o var. Ana haber bültenlerinde, gazetelerde dergilerde... Herkes onun ağzının içine bakıyor. Sağlıklı ve uzun yaşamak için dudaklarından dökülecek bir iki cümle için millet birbirini eziyor. Madem bu kadar önemli biri, biz de bir punduna getirip, yakaladık hiperaktif doktoru ve sizler için konuştuk. Ağzından bir iki tüyo da biz kapmaya çalıştık. Ama röportaj hiç de umduğumuz gibi kolay geçmedi. - Mehmet Bey, SİZ: Kullanım Kılavuzunuz adlı kitabınızda ne anlatmak istiyorsunuz? - Pardon şu sol bacağımı alırmısınız şurdan, kolumun altında kaldı da... - Fesupanallah... Bu hangi bacağınız?.. Bu sağ olduğuna göre bu da sol... Buyrun... Artık yogaya bir ara verin de konuşalım... - Tamamdır, 3 yaş daha gençleşmiş bulunuyorum tam şu anda... - Biz de tam onu soracaktık. Sabah akşam yürü, bacağını omzuna al, ne o gençleştik mi şimdi? Gençleşiyoruz ama bunları yaparken genç gibi davranmıyoruz. Gençliğimiiz yaşayamayacaksak neden gençleşiyoruz? - Orasını bilemem ama bacak omuza lafına takıldım. Bacak omza ama kendi bacağınız... Hehehe... - Ha bir de o var. Kimileri diyor ki, haftada 4 kere yarımşar saat seks yapın diyormuşsunuz. Bazıları diyor ki, 40 kere diyormuşsunuz. Yuh artık bulan var bulamayan var... - Bulamayan el arabası sürsün, o da spor sayılır... Seks önemli arkadaşlar. Sağlıklı ve uzun yaşam için bu şart. - Emin misiniz? Buna can mı dayanır?! Uzun yaşayalım derken tık diye gideriz valla. - Yiyin fındığı fıstığı bir şey olmaz. - Evet, bir de şu fındık fıstık meselesi var... Sabah kalkar kalkmaz şöyle doğru dürüst kahvaltı edemeden ağzımıza fındığı fıstığı bademi, tıkıştırıyorsunuz. Bu ne ya? - Yiyin gaari. Hem şarkısı bile var: Ben esmeri fındık ile ben esmeri fıstık ile ben esmeri badem ile beslerim. Esmerin zihni o yüzden berrak. Neden sarışınlara aptal deniyor hiç düşündünüz mü? Pilavı ekmeği bile esmer yiyeceksiniz. Ama önce fındık fıstık. - Hayır tamam fındık fıstık yiyelim de, aynı hesaba göre maymunların da hiç yaşlanmaması gerekiyor. Bizi maymuna çeviriyorsunuz gibi bir his var içimizde... Yer mi Anadolu çocuğu? - Yiyin yiyin. Yensin fıstıklar gelsin fıstıklar. - Tamam tamam seks okey de şu yoga meselesi sakat değil mi? O bacağı al, tepeye koy. Öbür bacağı al, koltuk altına sok. Bunlar bizim sahalarımızda görmeye alışık olmadığımız hareketler. - Olur olur. Panik yok. Bakın şu harekete. Biz buna kördüğüm hareketi diyoruz. Ben bazen ameliyatlara da böyle giriyorum. Verimim artıyor. - Ama olmuyor ki! Sizinle konuşucaz derken biz de iki büklüm olduk ama. Yüzünüz nerede? Anlaşılan doğru dürüst konuşamıycaz sizinle. En iyisi biz sizi sürprizimizle baş başa bırakalım. Bakın Ertuğrul Akbay geliyor, pazularıyla selam veriyor. Herkes ona bakıyor, merak ediyor. Bu Ertuğrul Akbay, bu Mehmet Öz. Kaynaşın arkadaşlar... Biz gittik. - Öyle gençleşilmez Mehmet Bey kardeşim. Biz Kafkasya'da böyle görmedik. Bunun kolu neresi bacağı neresi yahu? Dur çözeyim şunu acı kuvvetimle... Ah koptu kol... - Aaaah bırak beni vahşi dağ adamı... - Nereye? Daha ballı Kafkas çayı içecektik. Şuna bakın şuna... O halde nasıl da kaçıyor... Heeeey kolunu düşürmüşsün burada Öz'üm, ay balam...
|
