|
Beslenme tarzını birlikte belirleyin
|
|
Çocuğunuz yemek mi seçiyor? Kendinizi çaresiz hissetmenize gerek yok. Onun da bir damak zevki olduğunu unutmayın.
Çocuğunuz yemek masasında durmuyor ve siz de elinizde tabak, onun peşinden koşturuyorsunuz... Bu sahneyi her gün yaşayan çok sayıda çocuklu aile var. Çünkü kimi her önüne geleni yediği gibi, kimi de yemek seçer. Bu nedenle anne-babaların en çok endişe ettikleri konuların başında, çocukların beslenmesi gelir. Bu konuda Alman Hastanesi'nden Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Dr. Alper Soysal'ın tavsiyelerine kulak verin.
Doğru beslenme alışkanlığı kazandırmak için Yemesini kolaylaştırın: Çocuğunuz 1 yaşına basınca aile sofrasına mama sandalyesiyle birlikte oturtun, ona destek olarak kendisinin yemesine izin verin. Bunu için sebze, meyve, köfte, patates gibi yiyecekleri küçük parçalar halinde hazırlayarak ve kendi tabağını önüne koyarak, yemeğe aktif olarak katılmasını sağlayın.
Kıtır ve çıtır besinler: Bebeklik çağını geçen çocuklar, dişlerin de çıkmasıyla birlikte genelde, kıtır kıtır ve çıtır çıtır yenilen besinlere yönelirler. Örneğin çiğ sebzeyi, pişmiş haldeki yumuşak kuru fasulyeye tercih edebilirler. Sebzeleri az pişirmek besin değerlerinin korunmasını sağlarken, çocuğun damak zevkine de uyar.
Sebzeyle savaş: Çocuklar özellikle sebzeler konusunda seçicidir. Bu nedenle sebzelerin çorbalar, pilav, makarna, köfte ve börekler içine doğrudan konması veya yine pilav, makarna, köfte yanında ek olarak verilmesi, daha zevkli ve kolay yenmesini sağlayabilir. Sebzeye alıştırılamayan bir bebeğin vitamin açığı. Meyvelerle de kapatılabilir.
Yemek yedirirken dikkat edilmesi gerekenler Ceza ve ödüllendirme yöntemini kullanmayın: Çocuklara doğru beslenme alışkanlığı kazandırılırken, ceza ve ödüllendirme yöntemi kullanılmamalıdır. Ne yemeleri konusunda baskı ve kısıtlama yapılmamalıdır. Örneğin ıspanak sevmeyen bir çocuğa, "Ispanağını bitirirsen, çikolata yiyebilirsin" denildiğinde, çocukta çikolataya düşkünlük, ıspanaktan ise yaşam boyu hoşlanmama alışkanlığı gelişecektir. Sebze yemeğini bitiren ya da yeni bir sebze tadan çocuğu "aferin" gibi övücü bir sözle ödüllendirmek yeterlidir.
Ağız tadı zamanla değişir: Bunu bilen bir anne sevilmeyen bir besini 3-6 ay arayla sunarak, bu değişimi yakalayabilir. Örneğin 1 yaşındayken patatesten nefret eden bir çocuğun, 2 yaşında en favori yemeği patates olabilir.
Yemek saatleri sizinle uyuşmayabilir: Yemek saatleri bazen anne-baba ve çocuk arasında uyuşmazlığa neden olur. Erişkinler sabah-öğle-akşam öğünlerinde yemek yerler ve bu düzenin doğru olduklarına inandıklarından, zorla çocuklarına bunu kabul ettirmeye çalışırlar. Oysa hareketli ve büyüyen bir çocuk, doğasına uygun aralıklarla acıkır.
Yiyeceği miktarı o belirlesin: Çocukları aç olmadıkları ya da istemedikleri zaman beslenmeye zorlamak, beslenme sorunlarının gelişmesine yol açar. Fazla ısrarcı olmamak ve yiyeceği miktarı çocuğa bırakmak en doğrusudur.
|