|
 |
 |
 |
 |
|
 Ergin: 'Cumhurbaşkanı seçimleri gündemimizde yok'
AK Parti Grup Başkanvekili Sadullah Ergin, 'Cumhurbaşkanı seçimleri gündemimizde yok' dedi.
CHP Grup Başkanvekili Kemal Anadol'un, seçimlere yaklaşık 2 yıl olmasına karşılık Cumhurbaşkanlığı seçimlerini ısrarla gündeme taşımalarının ülkenin gerçek gündemi olmadığını, ''ülkenin değiştirilmek istenen gündemi'' olduğunu ifade eden Ergin, suni gündemlerle ülkeye zaman kaybettirmeye kimsenin hakkı olmadığını kaydetti.
Ergin, cumhurbaşkanının rolünün uyarı ve tavsiyelerin ötesine geçmemesi gerektiğini belirterek, ''Sayın Cumhurbaşkanımızın
Anayasa Mahkemesi başkan ve üyesiyken beyanları ile göndermiş olduğu veto gerekçeleri veya kararnameleri iade gerekçesinde belirttiği hususlar, birbiriyle belli bir karşıtlık oluşturmaktadır'' dedi.
TBMM'de basın toplantısı düzenleyen Ergin, gündeme ilişkin görüşlerini ifade etti. Türkiye'nin gündeminde ekonomide yaşanan iyileşmelerin sürdürülmesi, işsizlik ve AB süreci olduğunu söyleyen Ergin, ''AK Parti'nin gündeminde şu anda Cumhurbaşkanlığı seçimleri bulunmamaktadır. Seçimlere 2 yıl olmasına karşılık bu konunun ısrarla gündeme taşınmasının ardında hangi gerekçelerin olduğunu, kamuoyunun takdirine bırakıyoruz. Türkiye'de şu ana kadar yapılmış cumhurbaşkanlığı seçimlerinin hiçbirinde buna benzer bir kampanya
olmamıştır. İlk kez bu dönemde, bu tür haberlerin gündeme getirilmesi ve gündemde tutulmak istenmesini doğru bulmuyoruz'' dedi.
Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer'in, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'a yazdığı mektup ve RTÜK konusundaki Anayasa değişikliğini içeren yasayı vetosundaki gerekçelere işaret eden Ergin, şöyle konuştu:
''Mektup ve veto gerekçeleri incelendiğinde, Türkiye'de yürütme kavramanın yeniden tartışılması gereğini ortaya koymak gerekir. Anayasamıza göre erkler arasında sınırlar bellidir ama Anayasa'nın 8. maddesine göre yürütme, cumhurbaşkanı ve bakanlar kurulu ile birlikte yürütülür. Zaman içinde bu tanımdan kaynaklanan birtakım yetki karmaşası yaşanmış, ama yine bunun çözümüne yönelik Yüksek Mahkeme'nin kararları da vardır. Hükümet, halkın temsilcisi olan Parlamento içinden çıkar ve Parlamento'nun güvenine dayanır. Hükümet yetkilerini kullanmak için ihtiyaç duyacağı demokratik meşruluğa sahiptir. Ayrıca, hükümet, parlamento karşısında kolektif olarak sorumludur. Halkın temsilcilerinden oluşan Parlamento, beğenmediği bir hükümeti görevden alabilir.''
Hükümet üyeleri ve parlamenterlerin, cezai ve hukuki sorumluluklarının yanında siyasi sorumluluğu olduğunu hatırlatan Ergin, ''Devlet başkanlarının siyasi, cezai ve hukuki sorumlulukları bulunmamaktadır. Anayasamıza göre, sadece vatana ihanet suçlamasından dolayı devlet başkanının sorumluluğu söz konusu olabilir. Bunun dışında ne siyasi ne cezai ne hukuki sorumluluk atfetmek mümkün'' dedi.
Ergin, bakanlar kurulu için söylenen denetim yollarının devlet başkanları için olmadığına işaret ederek, ''Demokratik mantık, sorumluluk ile yetkinin birlikte olmasını öngörmektedir. Sorumlu olan kişi yetkili de olmalıdır. Bu nedenle parlamenter demokratik kuralların tam olarak demokratik teamüllere uygun olarak işlemesi gerektiğine inanıyorum'' görüşünü kaydetti.
''GÜNDEMİMİZDE ANAYASA DEĞİŞİKLİĞİ YOK''
Ergin, sözlerinden, konuyla ilgili ''Anayasa değişikliği yapılacağı'' sonucunun çıkarılıp çıkarılmayacağı sorusuna, ''Haziran ayı sonuna kadar yapacağımız çalışmalar arasında bir Anayasa değişikliği paketi gündemimizde yok. Temmuz ayında tatile girmeyi hedefliyoruz. Acil olarak çıkarılması gereken öncelikleri belirledik, bunları yetiştirmekle meşgulüz'' dedi.
Vekaleten atamalar konusunda somut bir adım atılıp atılmayacağı sorusuna karşılık Ergin, kavramları yerli yerine oturtmak gereğine dikkati çekerek, vekaleten atamaya yönelik yazılan mektubun basına dağıtılmasını doğru bulmadıklarını yineledi. Devlet üst yetkilileri arasında bu tür yazışmaların kendi mahremiyeti içinde yapılması gerektiğini vurgulayan Ergin, şöyle devam etti:
''Vekaleten atama, AK Parti döneminde geliştirilen bir yöntem değil. Bu ülkede uzun yıllardır uygulanan bir yöntemdir. Kaldı ki Sayın Cumhurbaşkanı'nın üyesi olarak altında imzası olan Anayasa Mahkemesi'nin 1993 yılında verdiği kararda, net bir ifade vardır; 'Parlamenter demokrasilerde gerçek güç parlamentodadır, sorumluluk hükümettedir. Dolayısıyla devlet başkanlarının siyasi yerinde denetim yapmaları mümkün değildir.' Bu ifadeler, Sayın Cumhurbaşkanı'na ait ifadelerdir. 'Kanuna ve Anayasa'ya aykırı olmayan Bakanlar Kurulu tasarruflarını imzalaması düşünülemez.' Mahkeme kararında belirtilen bir alıntıdan esinlenerek söylüyorum; cumhurbaşkanının rolü, uyarı ve tavsiyelerin ötesine geçmemeli. Bu husus, doktrin tarafından da benimsenmiştir. Bu cümleler aynen kararın içinde mevcuttur. Bir tarafta Sayın Cumhurbaşkanı'nın 1993 yılında verdiği kararda imzası var, diğer taraftan da siyasi yerindelik denetimi yapılamayacağı söylenmekle beraber Hükümet'in göndermiş olduğu kararnamelere karşı mektuptaki ifadeler var.''
(AA)
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
