kapat
   
SABAH Gazetesi
 
    Son Dakika
    Yazarlar
    Günün İçinden
    Ekonomi
    Gündem
  » Siyaset
    Dünya
    Spor
    Hava Durumu
    Sarı Sayfalar
    Ana Sayfa
    Dosyalar
    Arşiv
    Etkinlikler
    Günaydın
    Televizyon
    Astroloji
    Magazin
    Sağlık
    Cumartesi
    Aktüel Pazar
    Otomobil
    İşte İnsan
    Sinema
    Turizm Rehberi
    Çizerler
Bizimcity
Sizinkiler
emedya.sabah.com.tr
Google
Google Arama
 
Mumcu: 'Düpedüz kayıkçı kavgası'
Erken seçim polemiği
CHP'den erken seçim talebi
Ergin: 'Cumhurbaşkanı seçimleri gündemimizde yok'
Mumcu: 'Düpedüz kayıkçı kavgası'

Mumcu: 'Düpedüz kayıkçı kavgası'

ANAVATAN Genel Başkanı Erkan Mumcu, ''Türkiye'nin sorunları çözüm beklerken, 2007'de yapılacak bir seçime ilişkin kılık-kıyafet üzerinden bir tartışma yaratmak, düpedüz kayıkçı kavgasıdır'' dedi.

Mumcu, yaptığı açıklamada, Türkiye'nin yanlış tartışmalara sürüklendiğini, sorunun cumhurbaşkanlığına gidecek kişinin kılık-kıyafeti olmadığını söyledi.
Türkiye'nin kayıkçı kavgasının içine çekildiğini, CHP Genel Başkanı Deniz Baykal'ın da bu yanlış sürecin önünü açtığını ileri süren Mumcu, Cumhurbaşkanlığı meselesini, Başbakan Recep Tayyip
Erdoğan'ın ismi etrafından bir kılık-kıyafet tartışmasına yöneltmenin yanlış olduğunu kaydetti. Mumcu, kıyafet tartışmasına değil, liyakat tartışmasına ihtiyaç olduğunu, liyakate bakarak cumhurbaşkanı arayacaklarını vurguladı.

Konunun, kıyafet tartışmasına dönüştürülmesi durumunda, bunun, ''tam da Başbakan Erdoğan'ın istediği kutuplaşmayı yaratacağını'' ileri süren Mumcu, ''Baykal da bundan bir fayda umuyor olabilir, ancak bu tartışmanın Türkiye'ye faydalı olmayacağı kesin'' dedi.

Mumcu, Celal Bayar'ın, Türkiye'yi demokratik hayata taşımak, Turgut Özal'ın sivil demokratik iradeyi cumhurbaşkanlığına taşımak misyonunu üstlendiğini, Süleyman Demirel'in, bir konsensüsün, Ahmet Necdet Sezer'in, hukuk ve istikrar arayışının cumhurbaşkanı olduğunu, her cumhurbaşkanının bir misyonu bulunduğunu belirtti.

''KUTUPLAŞMAYA HİÇ İHTİYACIMIZ YOK''

''Şimdi cumhurbaşkanlığı makamına gidecek insanın misyonu ne olmalı'' diye soran Mumcu, şöyle devam etti: ''Bu sorunun cevabı hiç şüphesiz Türkiye'nin 21. yüzyılını temsil etmek olmalıdır. Dolayısıyla makama değil, misyona uygun kişi düşünmek durumundayız. Bu tartışma, bugünün gündemini göz ardı etmekten, gerçek gündemin üstünü örtmekten başka bir işe yaramıyor. Bugün Baykal ve Erdoğan'ın karşılıklı besledikleri türban, laiklik, Müslümanlık gibi kutuplaşmaya hiç ihtiyacımız yok. Bundan Türkiye'nin sağlayacağı bir yarar da yok.

Türkiye'nin önünde çok önemli meseleler var. Ekonomik meseleler var. Kıbrıs'ta son tren kalkmak üzere. Eğer ek protokolün imzalanmasından önce, Türk tarafının haklarının korunduğu, anayasal güvence altına alındığı bir birleşik Kıbrıs modelinin hayata geçmesi yönünde sağlam adımlar atılmazsa, 3 Ekim'den sonra Türkiye bu meselede elindeki bütün kozlarını kaybetmiş durumda kendisini bulabilir. AB ile ilgili bir vizyon kurmamız gerekiyor. Ekonominin yapısal sorunları da giderek büyüyen bir risk potansiyeline dönüşüyor. Türkiye'nin sorunları çözüm beklerken, 2007'de yapılacak bir seçime ilişkin kılık-kıyafet üzerinden bir tartışma yaratmak, düpedüz kayıkçı kavgasıdır.''

''AL GÜLÜM-VER GÜLÜM SİYASETİ''

Mumcu, Türkiye'nin, Baykal ve Erdoğan'ın ''sözüm ona tartışıyormuş gibi yapan ama gerçekte ikisinin de işine gelen al gülüm-ver gülüm siyasetinden daha fazlasını'' hak ettiğini belirterek, AK Parti ve CHP kutuplaşması üzerine kurulmuş, ''içerikten yoksun bir tartışmanın'' sürdüğünü iddia etti.

''ABD ile ilişkiler konusunda AK Parti'nin CHP'den, CHP'nin de AK Parti'den hiçbir farkı yok'' diyen Mumcu, iki partinin de 50 yıldan fazla geçmişi olan ve önemli bedeller ödenerek tesis edilen stratejik ittifak ilişkisini iç politika popülizmine olan zaafları nedeniyle bir çırpıda kenara bırakıverdiklerini öne sürdü.

Mumcu, ''İç politikada onlar kazanıyor olabilirler ama dış politikada Türkiye kaybediyor'' dedi. Kıbrıs konusunda, BM Güvenlik Konseyi'nin tayin edici üyesi olarak ABD'nin takınacağı tutumun Türkiye açısından hayati öneme sahip olduğunu belirten Mumcu, şunları kaydetti:

''Türkiye'nin hayati çıkarları karşısında birbirlerini Amerikancılık ve anti-Amerikancılık ile suçlayarak, içe dönük politika yapmak, Türkiye'nin beklediği ve hak ettiği sorumlu politika değildir.Hükümet, iç politika saplantıları dolayısıyla Türkiye'nin hayati birikimlerini çarçur etmekte, Türkiye'nin geleceğiyle değil, kendi geleceği ile meşgul olmaktadır. Bugünden Erdoğan'ın cumhurbaşkanlığı tartışmasını açmak, bu gerçeğin en açık kanıtıdır.''

(AA)

1 2 3 4 5
 
DİĞER SİYASET HABERLERİ
 Milletvekilinden Başbakanın oğluna mektup
 'Zenginlerin oteli' açıldı
 Erdoğan sebze-meyve yasağını Putin'le görüşecek
 Ağar Almanya'da vakıf açılışı yaptı
 Gül'ün arkadaş acısı
 Baykal: Türban Çankaya'ya çıkarsa başı açık gezilemez
 'Ermeni Davası Komite Başkanı'yla ilk temas AKP'li Çömez'den
YAVUZ DONAT
Üniversite... Kanayan yara
Kars'ta profesör,...
Boğaz'da topyekûn protesto!
Binlerce çevreci, İstanbul Boğazı'ndan tanker geçişini protesto etmek...
Ayrılık cinneti üç can aldı
Aylardır barışmaya çalıştığı eşi tarafından bir kez daha reddedilen...
Türkiye'de lise eğitimi yok
Türkiye'de lise eğitimi yok
Boğaziçi Üniversitesi'nin eski rektörü Üstün Ergüder eğitim...
İkinci bahar yaşıyorlar
İkinci bahar yaşıyorlar
Mehmet Arı Balcı ve evlilik yıldönümünde böbreğini vererek hayata...
 
    Günün İçinden | Yazarlar | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Televizyon | Hava Durumu
Spor | Günaydın | Kapak Güzeli | Astroloji | Magazin | Sağlık | Bizim City | Çizerler
Cumartesi | Aktüel Pazar | Sarı Sayfalar | Otomobil | Dosyalar | Arşiv | Ana Sayfa
   
    Copyright © 2003, 2004 - Tüm hakları saklıdır.
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.
Üretim ve Tasarım   Merkez Bilgi Grubu