|
|
Daily Telegraph'ın ilk 10'unda
Masaları, sandalyeleri bir anda kıyafete dönüştürerek sunduğu olağanüstü görsel şölen ve şiirsel anlatımıyla hafızalarımıza yerleşen Çağlayan, başta İngiltere olmak üzere Avrupa'da büyük beğeni topluyor. Ünlü tasarımcı bu kez bienal için altı ay süren bir çalışma yapmış. Beral Madra da küratörlüğünü üstlenmiş. Video yerleştirmede, oyuncu Tilda Swington, hem kadın hem erkek olabilen ilginç yüzüyle ve oyunuyla göz dolduruyor. Hüseyin Çağlayan, kimlikler üzerine yapılan tartışmaları, 'yüz yıllardır işgallerin sebebi sayılan' suyu ve en son teknolojiyi kullanarak filme taşıyor ve sonunda bilimin 'çuvalladığını', DNA deneyini dramatize ederek gözler önüne seriyor. Çağlayan kim olduğunu bilmediği üç kişinin giyisilerini kullanarak bilim adamına kimlik testi yaptırıyor ancak ortaya çıkan genetik bilgilerle, tişörtlerin gerçek sahiplerinin kimliği bir biriyle örtüşmüyor. Çünkü bilgisayar, o tişört sahiplerinin yaşadığı coğrafyaları, o coğrafyalarda yaşanan mesela göçleri ve işgalleri es geçiyor... Dahasını merak eden ve Venedik Bienali'ne gitme şansı olmayanlara müjde. Çağlayan'ın bu çalışması, ileriki bir tarihte Galerist'de sanatseverlerle buluşacak. Uçakta dönerken, The Daily Telegraph'ın 4 Haziran'da yayınlanan sanat ekini inceliyorum. Okurlarına Venedik Bienali'ni anlatan gazete, "Ten Hot Biennale Artists' sıralamasında, mutlaka görülmesi gereken on sanatçı arasına Çağlayan'ı da koymuş ve 13 dakikalık video yerleştirmesinden söz ederken, Çağlayan'ın Madonna, Björk ve Kylie'i de giydirdiğini vurgulamış.
|