| |
Siyasi linç
Bugün bir linç hikayesi anlatacağız... Pekala televizyon dizisi olabilir... Sinema filmi de... Olayın kahramanı kamuoyunun yakından tanıdığı bir isim: Hikmet Uluğbay. 20 ve 21. Dönem DSP Ankara Milletvekili. Eski Milli Eğitim Bakanı. Eski Başbakan Yardımcısı. Eski Ekonomiden Sorumlu Devlet Bakanı.
"Hikayenin" özeti. Önemli sorumluluklar üstlenen ve işini titizlikle yapan kahramanımız birgün "görevi kötüye kullanmakla" suçlanır. Hakkında "çeşitli iddialar" ortaya atılır. Araştırma Komisyonu'nda durumu incelenir. Ama bütün bunlar olurken... Kimse ona "sen ne diyorsun" diye sormaz.
Açıkçası bir "linç" sözkonusudur. Kahramanımız da bir kitap yazar. Ve derki ki: - Suçlamada bulunanlar bana kendimi savunma hakkını tanımadılar. Ben de yargıç olarak ulusumu seçtim. (Sayfa-213)
Hikmet Uluğbay, kitabına önce "Bedel" adını vermeyi düşünmüş. "Bunca yıl hizmetin bedeli, görevi kötüye kullanmakla suçlanmakmış" diyerek. Sonra "Bedel' den vazgeçmiş. İkinci düşündüğü isim "Siyaseten Katl." Bunu düşünmesinin sebebi: - Hakkımda iddialar ileri sürülürken, hiçbir aşamada savunma hakkı verilmemesi. Ama "bu isimden de" vazgeçmiş. Sebebi: - 1999'un 6 Temmuz'u, 7 Temmuz'a bağlayan gecesi, yaşamıma son verme girişimimle, zaten siyasi hayata kendim nokta koymuştum.
Hikmet Uluğbay'ın kitabı için düşündüğü üçüncü isim: "Karakter Katli." Bu isim üzerinde uzun uzun durmuş: - Durdum, zira... Kişiliğim "görevi kötüye kullanma iddiasıyla" toplum önünde yok edilmek isteniyordu.
Ama sonunda "başka bir isimde" karar kılmış: Siyasi Linç. (Ümit Yayıncılık - Haziran 2005 311 sayfa) Kitap "yargısız infaza uğradım" diyen bir siyasetçinin "halk mahkemesi önündeki savunması." Zaten kitabın sonunda bunu söylüyor: - Son söz, yargı ve karar sizindir.
Hikmet Uluğbay, kitabının bir yerinde diyor ki: - ......Araştırma Komisyonu raporu hazırlanırken ve TBMM'ye sunulduktan sonra, basında geniş yankılar devam ederken, sadece bir basın mensubu, hakkımdaki iddialar konusunda görüşümü sordu. Soran bizdik. Sonra da "Karakter Katliamı" başlıklı bir yazı yazmıştık. (3 Ağustos 2003) Uluğbay, eksik olmasın, bunu da "kitabında" belirtmiş.
"O konuşmada" Hikmet Uluğbay bize "kitabına aldığı şu sözleri" söylemişti: - Yolsuzlukla mücadele şart... Türkiye, yolsuzlukla mücadeleyi başaramazsa bir yere varamaz... Ama yolsuzlukla mücadele, bir karakter katliamına varmamalı.
"Linç mağduru" Hikmet Uluğbay, başından geçenleri "kitap yapmış." Ya onun gibi "yargısız infaza" uğrayanlara, "öteki linçlere" ne demeli?
Uluğbay "karar okuyucunun" diyor. Okuduk ve kararımızı verdik: "Dün Uluğbay'ın onuruyla, gururuyla, haysiyetiyle oynayanların şimdi onun kitabını okumalarına...." Okuduktan sonra "afedersiniz" deyip, dememek herkesin kendi bileceği iş.
|