kapat
   
SABAH Gazetesi
 
    Son Dakika
  » Yazarlar
    Günün İçinden
    Ekonomi
    Gündem
    Siyaset
    Dünya
    Spor
    Hava Durumu
    Sarı Sayfalar
    Ana Sayfa
    Dosyalar
    Arşiv
    Etkinlikler
    Günaydın
    Televizyon
    Astroloji
    Magazin
    Sağlık
    Cumartesi
    Aktüel Pazar
    Otomobil
    İşte İnsan
    Sinema
    Turizm Rehberi
    Çizerler
Bizimcity
Sizinkiler
emedya.sabah.com.tr
Google
Google Arama
 
Mehmet Barlas @ SABAH
 
Şarapçılar bir anda neden meyve suyuna döner ki?
Michael Jackson'ın kaderi ellerinde
ŞAKA - Boş ol...

Şarapçılar bir anda neden meyve suyuna döner ki?

Vatan'da Barlas Yurtsever'in haberine göre, Başbakan Erdoğan'ın da kalabalık bir heyetle katıldığı "Vanlılar Gecesi"nde, garsonlar konuklara sadece su ve meşrubat tercihlerini sormuş.
Ancak ısrar eden, başta CHP Van milletvekili Mehmet Kartal gibi birkaç kişiye kadehte içki servisi yapılmış.. Başbakan ve beraberindeki AK Partililer, bir saat kaldıktan sonra ayrılınca salonun dörtte üçü boşalmış. Bunun üzerine "Artık biz bize kaldık" anonsuyla birlikte, masalardaki içki tercihinde de artış olmuş. Başbakan'ın boşalttığı protokol masasına yerleşerek sahneye yaklaşan konuklar garsonlardan rakı ve şarap istemişler. Yerel sanatçıların seslendirdiği Kürtçe türküler eşliğinde halaylar çekilmiş...
İşin başından söyleyeyim.
Alkol de sigara gibi sağlığa zararlıdır. Bu konu tartışmasız bir gerçek.
Ama alkollü içkiler, sağlık endişelerini aşarak toplumsal geleneklere yerleşmiştir. Buna karşı bazı dinler ve bazı inanç sistemleri de alkollü içkileri yasaklamıştır. Bu sadece İslam'da böyle değildir.
Daha önce yazmıştım. Yılar önce bir Hindistan ziyaretinde bu ülkede başbakanlık da yapan Morarji Desai ile konuşuyorduk. Desai yobaz denilecek ölçüde Hindu inancına bağlı bir politikacıydı. Bombay'ın da (Şimdiki adıyla Mumbai) içinde bulunduğu Maharaştra eyaletini yönetirken, alkollü içkileri yasaklamış.
Bizim Türk gazeteciler grubumuzda özellikle şaraba düşkün olan rahmetli Kayhan Sağlamer de vardı. Desai ile konuşurken birden "Ben Hint vatandaşı olsam size oy vermezdim. Çünkü içkiyi yasaklamışsınız" dedi. Morarji Desai şöyle bir baktı ona, "Siz Türklerin en değerli insanınız Atatürk sirozdan öldüğü halde, nasıl olur da beni alkol yasağı koydum diye kınarsınız" sözleriyle azarladı.
Biliyoruz ki, bizim Kurtuluş Savaşımız sırasında da Ankara hükümeti, alkollü içkileri yasaklamıştır. Bunun nedeni herhalde mütedeyyin insanları da Milli Mücadele'nin saflarına çekmektir. Cumhuriyet'ten sonra bu yasak kalkmış, 1926'da "İspirto ve İspirtolu İçkiler Kanunu" çıkartılmış, 1932'de de "İnhisarlar" (Tekel) kurulmuştur. Yani devlet içki üretimini yapmaya başlamıştır.
Alkollü içkileri dini inançları nedeniyle içmeyenlere, sağlık endişeleriyle içmeyenlere olduğu gibi saygı duyuyorum. Ayrıca alkollü içki verilmeyen mekânlarda ille de "Rakı isterim" diye tutturanları da anlamıyorum.
Ama içkinin her zaman servis edildiği bir mekânda içki içmeyen "Önemli kişiler" var diye, bu servisin yapılmaması, her zaman içen kişilerin meyve suyuna dönmesi de yanlıştır. Önüne gelen her mekânı "Kamusal Alan" diye niteleyip başı örtülülere buraları kapatan zihniyetin benzeri, kendi bulundukları mekânı inançları gereği dünyevi yasaklara konu edenlerin davranışları değil midir?
Hiç unutmayalım. Manevi baskıların arkasında çoğu zaman maddi baskılar (veya çıkarlar) bulunur. İçki içmeyerek başbakanın gözüne girmek çabasını, evlerinin kavında en cins şarapların bulunduğu bazı iş adamlarında da gördüm. Bir anda CocaCola'cı oluverdiler resmi sofralarda.
Özetle insan ne ise, öyle kalabilmelidir. Canı isteyen içebilmeli, içmeyen de içmemelidir. Bütün mesele içenlerin ölçüyü kaçırıp, sarhoş ve rezil olmamalarıdır.

YAZARIN ÖNCEKİ YAZILARI
 Bıktırıcı süreç sizi de bunaltmıyor mu?   / 07-06-2005
 Yiğit Okur'a göre sorun yasalarda değil, yargıda   / 06-06-2005
 Cumhurbaşkanı "Yürütme"nin de başı değil mi?   / 05-06-2005
 Bir dönemi tek bilen kişi olmanın dayanılmaz ağırlığı   / 04-06-2005
 "Ben sadece Başbakanım.. Sorun çözecek konumda değilim"   / 03-06-2005
 Hiçbir "Atlatma haber" gökten inmez ki..   / 02-06-2005
 Aklın yolu bir, saplantılı beynin ise bin bir..   / 01-06-2005
 Meğer koca AB'nin bir "B Planı" yokmuş   / 31-05-2005
 Ben Başbakan olsaydım ne yapardım..   / 30-05-2005
 Gerçek Kaçağı Japon askerleri bizde de yok mu?   / 29-05-2005
MEHMET BARLAS
Şarapçılar bir anda neden meyve suyuna döner...
İLKER SARIER
"Atma" değer
Biz Türkler'in katma değer yaratmaktaki...
REFİK DURBAŞ
Yazılarını hayatından çıkarıyor
Bugün, izninizle dolaylı...
SAVAŞ AY
Salaklığım, mahallede şehir efsanesi olmuş!..
Kapıcı...
SAİT GÜRSOY
ÖSS'deki oturma düzeni
Bu yılki ÖSS'de oturma düzeni,...
Sevindirin bizi
Sevindirin bizi
Türkiye, 2006 Dünya Kupası elemeleri 2.Grup'ta bugün...
Terim ile 2010'a
Terim ile 2010'a
Federasyon'un Kazakistan maçının sonucu ne olursa olsun Türkiye'ye...
Dinçer'in 'prof'luğu zorda
YÖK "intihal" suçunun iki yıllık zamanaşımı süresini kaldırdı.
Altın günü gibi
AKP Meclis Grubu, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ile Başbakan...
 
    Günün İçinden | Yazarlar | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Televizyon | Hava Durumu
Spor | Günaydın | Kapak Güzeli | Astroloji | Magazin | Sağlık | Bizim City | Çizerler
Cumartesi | Aktüel Pazar | Sarı Sayfalar | Otomobil | Dosyalar | Arşiv | Ana Sayfa
   
    Copyright © 2003, 2004 - Tüm hakları saklıdır.
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.
Üretim ve Tasarım   Merkez Bilgi Grubu