Yaşamak çok güzel
Nedense yaşadığımı sabahları anlıyorum. Kedimin "Acıktım, lütfen yataktan poponu kaldırıp bir iki lokma mama versen de kahvaltımı yapsam" bağrışları ile uyanıyorum her sabah. (Ki bu yaklaşık saat 07.00 sularında oluyor.) Ardından da televizyonu açıp, o sabah dünyada nelerin olduğuna bakıyorum. Tabii bir de yoğun şekilde düşünüyorum. Kendimi, yaşadıklarımı, yaşayamadıklarımı ve yaşamak istediklerimi. Güzel şeyler olduğunu hissettiğimde gülümsüyorum belli belirsiz. Bir buçuk ay önce uzman diyetisyen Selahattin Dönmez ile rejim yapmaya başladım. Ofisinden içeri girerken biraz gergindim. Çünkü o çok 'fit' idi ve ben değildim. Nişantaşı'nda bembeyaz döşenmiş ofisinde oturan genç, yakışıklı bir diyetisyen idi. Ona gitmeden önce hakkında biraz araştırma yapmıştım ve ortaya çıkan sonuçlar beni hayli şaşırtmıştı. Diyetisyenler arasında çok seviliyordu. Ve en önemlisi saygı görüyordu. Konuşmaya başladığımızın ilk dakikalarında bende de bu saygıyı uyandırdı. Çünkü konusuna çok hakim insanlarda olan bir özelliği vardı: Çok sakindi. Bu da insanda güven duygusu yaratıyordu. Yaklaşık bir saat süren ilk görüşmemizde bana sağlıklı yemek yeme alışkanlığı oluşturmanın anahtarlarını anlattı. Listelerini verdi. Birçok soru sordu. Yeme alışkanlıklarımı, yaşam tarzımı anlamaya yönelik anahtar sorular etrafında dolaştı. Benim için yeterince zor bir adımdı, o bunu gayet kolaylaştırdı. Ardından rejim yapmaya başladım. Selahattin yakamdan düşmüyordu. Sürekli telefon ve mesaj trafiği ile rejim ruhunu yitirmememi sağlıyordu. Bir yandan da Nestle ile birlikte Güneydoğu illerine gidip oradaki insanlara da sağlıklı yemek yemeyi anlatıyordu. Selahattin ile 1.5 ayda 6 kilo verdim. Ama onun ilk konuşmamızda söylediği gibi önemli olan verilen kilolar değildi, sağlıklı beslenmeye alışmaktı. Zaten bir diyetisyen ile yapılan rejimin en önemli zorluğu da bu bölüm. Yani size verilen yemek prensiplerini birer refleks haline getirmek. Bu da diyetisyeninize duyduğunuz güvenle oluyor. Selahattin ile rejimimin en zor bölümünü atlattık. Aç kalmaya alıştığım, diyetisyenlerin sevmediği ama biz zavallı ölümlülerin çok hoşlandığı yiyeceklerden uzak durmayı öğrendiğim süreçte, ciddi zorlandım. Sanırım gizli depresyon başladı. Ama giderek alışıyorum böyle yaşamaya. Gelecek haftadan itibaren farklı bir diyetisyen ile çalışmaya başlayacağım. Bu kez bir hekim ile çalışıp yöntemin değişip değişmediğini, asıl konunun diyetisyenler mi, yoksa bizim irademizde mi bittiğini anlamaya çalışacağım. Çünkü sizin kadar ben de merak ediyorum farklı isimlerin yöntemlerini. Bu nedenle bir süre sonra bir başka ünlü ismin yöntemini uygulayacağım. Rejimimin ilk bölümü; bilinçlenme sürecini sağ salim atlatmama yardım eden Selahattin Dönmez'e çok teşekkür ederim...
|