|
 |
 |
 |
 |
|
Refiye'nin bazı giysileri annemin
atv'nin beğeniyle izlenen 'Aliye' dizisinde canlandırdığı 'Refiye' karakteriyle çok sevilen Ayla Algan, bu karaktere yakınlığını gizlemiyor. "Bazen ona benzemek için annemin kıyafetlerini giyiyorum" diyen Algan, dizinin tiyatro gibi dersler verdiğini söylüyor.
Türk sanat dünyasının yetiştirdiği ender oyunculardan biri Ayla Algan. New York'ta Actor Studio'da Marlon Brando, Marilyn Monroe ve James Dean ile birlikte aynı eğitimi alan bir oyuncu. Üstelik Fransa'nın ünlü konser salonu Olympia'da konser veren ilk Türk... Oyunculuğu ve müziğiyle 48 yıldır sanatın her dalında kendinden bahsettiren Algan, atv'de yayınlanan 'Aliye' dizisinde canlandırdığı 'Refiye' karakteriyle Türk halkının gönlündeki yerini iyice perçinledi. Doğuştan sanatçı bir ailenin içinde büyüyen ve "Daha yürümeyi öğrenmeden, duvara tutunup samba yapıyordum" diyen Algan, 5 yıldır da Ekol Drama'da eğitim veriyor.
* Aliye dizisinde canlandırdığınız 'Refiye' çok sevildi. Bunu neye bağlıyorsunuz? Ben kendimden neler katabilirim diye çok düşündüm. Çünkü zengin bir semtten fakir bir semte taşınan biri vardı. Etiler hanımefendisinin fakir de olsa bazı şeyleri değiştiremeyeceğini anlatmaya çalıştım. Belki onlar seyirciye acıma duygusu verdi. 'Refiye' ağlarken gülen, gülerken ağlayan bir tip. Her şeye olumlu bakan ve sevimli.
HERKES ÇOK İYİ OYNUYOR
* Çocuklar da sizi çok seviyor... Çok küçük yaşlarda çocukları eğitmek gerçekten çok önemli. 5 yıldır ben Ekol Drama'da verdiğim eğitimlerde bunu görüyorum. Çocuklar kendi kimliklerini buluyor ve yaratıcılıklarını geliştiriyorlar. Aslında bir şeyler yaratmak insanı ölümden alıkoyar. Ben de insanları mutlu etmeye çalışıyorum.
* Gerçek hayatta da 'Refiye'ye benziyorsunuz... Biraz öyleyim. Benim annem de öyle aslında. Hatta bazen tam benzeyeyim diye annemin elbiselerini giyiyorum. Ben de kin beslemem 'Refiye' gibi. Zaten sanatçı bir ailenin içinde büyüdüm, daha yürümeyi bilmezken duvara tutunarak samba yapardım.
* Aliye dizisinde özellikle ifadeleriniz çok etkili. Adeta gözlerinizle oynuyorsunuz... İlk başrolümü 'Ah Güzel İstanbul'da Sadri Alışık ile beraber oynadım. Orada Alışık'tan çok fazla şey öğrendim. Bana, 'Kamera yakın plana geldiğinde, gözlerinle oyna. Elini kolunu fazla oynatma. Anlatmak istediğin bütün rollerini, ifadelerini gözlerine koy' demişti. O zamandan bu yana böyle. Aslında 'Aliye'de herkes gözleriyle oynuyor. Nejat İşler, Sanem Çelik ve hatta çocuklar bile gözleriyle oynuyor.
ULUS KİMLİĞİ UNUTULMAMALI
* Aliye dizisini biraz değerlendirmenizi istesem... Sizce nasıl bir dizi? İnsanların birbirine yabancılaştığı ve iletişim kurmakta bile güçlük çektiği bir dönemde 'Aliye' merhem gibi geldi. Dizide insanlar izledikten sonra tiyatrodaki gibi ders alıyor. Bir de dizide herkes iyi oynuyor. Ama İlhan Şeşen'in oyunculuğuna şaşırdım. Bunu hatta yüzüne de söylüyorum. Gerçekten çok iyi oyuncu.
* Yurtdışında çok iyi bir rolde oynamanız için teklif geldiğinde niye kabul etmediniz? Jean Paul Belmondo ile oynamam için teklif geldi. Filmde Türkiye kötü gösterildiği için kabul etmedim. Ben iyi roldeydim ama Türkiye'm elden gidiyordu. Her sanatçıya söylemek istediğim şey; bu ulus kimliğini, etiğini, genetik kültürlerini unutmasın. Özellikle masalını ve ninnisini. Bilhassa Avrupa'ya girerken bunlar çok lazım.
MUSTAFA KIZIL - MAGAZİN
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
