|
 |
 |
 |
 Boru hattında geri sayım
Hazar ve Orta Doğu bölgesinden sağlanacak doğalgazın Avrupa'ya akışını sağlayacak Türkiye - Yunanistan boru hattında sona geliniyor..
Hazar Bölgesi, Orta Doğuve diğer kaynaklardan sağlanacak doğalgazın Türkiye ve Yunanistan üzerinden Avrupa'ya taşınmasını amaçlayan ''Türkiye-Yunanistan Doğalgaz Boru Hattı'', projesi gün sayıyor. Türkiye'nin uluslararası alanda önemli enerji projelerinden biri olan, Türkiye üzerinden gaz satışına yönelik olarak bir Avrupa ülkesi ile yapılan ilk ticari kontrat olma özelliği taşıyan projenin, 2006 yılında hayata geçirilmesi hedefleniyor.
Boru Hatları ile Petrol Taşıma A.Ş. (BOTAŞ) yetkililerinden alınan bilgiye göre, Bursa'nın Karacabey İlçesi ile Yunanistan'ın Gümülcine kenti arasında yapılacak, toplam uzunluğu 300 kilometre olan projenin Türkiye kısmının yapımı, mühendislik ve paralelindeki ÇED çalışmaları ile güzergah kamulaştırma çalışmalarınıntamamlanmasının ardından, Kamu İhale Bülteni'nde 24 ve 29 Mart tarihlerinde yayınlanarak iki faz halinde ihaleye çıktı.
İhale çerçevesinde, ''Türkiye-Yunanistan Doğalgaz Boru Hattı Faz-1(Kara Kısmı)'' için 5 Mayıs'ta 8 firma tarafından verilen tekliflerin incelemesi sürüyor.
Botaş yetkilileri, ''Türkiye-Yunanistan Doğalgaz Boru Hattı Faz-2 (Deniz Kısmı)'' için ise 25 Mayıs tarihinde tekliflerin alınacağını belirttiler.
İhalelerde firmaların verdikleri tekliflerin değerlendirilmesini takiben kazanan firmalarla sözleşme imzalanacağını ve yapım aşamasına geçileceğini kaydeden yetkililer, her iki yapım işi için de tamamlanmasüresinin 15 ay olarak öngörüldüğünü, bu çerçevede projenin 2006 yılı içinde hayata geçirilmesinin hedeflendiğini söylediler.
Yetkililer, projenin, Karacabey Pig İstasyonu'ndan başlayacak ve Yunanistan'ın Kipi Sınır Kapısı'nda sona erecek Türkiye güzergahının uzunluğunun, 17 kilometresi Marmara Denizi'nde ''deniz geçişi'' olmak üzere toplam 209 kilometre olacağını kaydettiler.
'YUNANİSTAN ENERJİ SEKTÖRÜNDE TÜRKİYE İÇİN ÖNEMLİ PARTNER'
Bölgede yer alan enerji hatları ve Türkiye'nin coğrafi konumu gözönüne alındığında, Türkiye'nin doğu ve batı arasındaki doğal köprü olma konumunun açıkça görüleceğine, bu anlamda projenin çok önemli olduğuna işaret eden yetkililer, şunları söylediler:
''Bu konum, enerji projeleri açısından önemli bir özellik olarak karşımıza çıkmaktadır. Ülkemiz, artan enerji ihtiyacını, komşusu bulunduğu zengin petrol ve doğalgaz kaynaklarına sahip ülkelerden karşılayarak bu bağlamda enerji kaynaklarını çeşitlendirmek ve enerji arz güvenliğini sağlamanın yanı sıra Hazar ve Orta Doğu bölgeleri ile batı arasında tüketim geçiş terminali olmak için yoğun çaba sarfetmektedir. Bu noktada, Yunanistan, Türkiye ile Avrupa arasında önemli bir komşu ülke olarak karşımıza çıkmaktadır. Bir taraftan, Yunanistan'ın giderek artan enerji ihtiyacı diğer taraftan, Güney DoğuAvrupa pazarında aktif olma isteği, Yunanistan'ı enerji sektöründe Türkiye için önemli bir partner durumuna getirmektedir. Türkiye ile Yunanistan doğalgaz şebekelerinin enterkoneksiyonu ve Avrupa Birliği INOGATE (Avrupa'ya Devletlerarası Petrol ve Gaz Taşımacılığı) Programı dahilinde, Güney Avrupa Gaz Ringi'nin ilk basamağının gerçekleştirilmesi kapsamında geliştirilen bu proje ile Hazar Bölgesi, Orta Doğu ve ülkemize komşu diğer kaynaklardan sağlanacak doğalgazın Türkiye ve Yunanistan üzerinden Avrupa'ya taşınması amaçlanmaktadır.''
PROJENİN İTALYA UZANTISI
BOTAŞ yetkilileri, projeyle ilgili Yunanistan doğalgaz kuruluşu DEPA ile 23 Aralık 2003 tarihinde Ankara'da imzalanan ''Doğalgaz Alım-Satım Anlaşması'' ve ''Protokol''ün, Türkiye üzerinden gaz satışına yönelik bir Avrupa ülkesi ile yapılan ilk ticari kontrat olduğunu vurguladılar.
Anlaşmaya göre, 250 milyon metreküp/yıl ile başlayacak taşıma miktarının 750 milyonmetreküp/yıla çıkacağını, diğer taraftan geliştirilen İtalya bağlantısı ile söz konusu hat üzerinden taşınacak gaz miktarının 11-12 milyar metreküp/yıl seviyesine çıkarılmasının planlandığına işaret eden yetkililer, bu miktarın yaklaşık 3 milyar metreküpünün Yunanistan'a, 8 milyar metreküpünün ise İtalya'ya taşınmasının öngörüldüğünü vurguladılar.
Yetkililer, AB Ten Fonu'nun, fizibilite çalışması bedelinin yarısını karşıladığı, mühendislik ve ÇED çalışmaları için de yüzde 50 hibe verdiği proje kapsamında, hattın Yunanistan'dan sonra İtalya bağlantısının da gerçekleştirilmesiyle ilgili olarak DEPA ve İtalyan Edison Gas şirketlerinin 2003 yılı sonunda fizibilite çalışmalarını yaptıklarına değindiler.
İtalya bağlantısı kapsamında, bu yıl içinde mühendislik ve ÇED çalışmalarına geçilmesinin, bağlantının 2010 yılında devreye alınmasının hedeflendiğini kaydeden yetkililer, ''Gelecekte Türkiye-Yunanistan-İtalya Enterkoneksiyonu halini alacak proje ile yeni bir teknik tasarım ve maliyet ile daha somut taşıma miktarları ortaya konularak AB'den yeni fonların kullanılması söz konusu olabilecektir'' dediler.
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
