| |
Bordomavililer çıldırmış olmalı
Seyretmesi mutluluk ve keyif veren " futbol sanayii "nin, Türkiye'de giderek derin bir fanatizm bataklığına sürüklendiğini bilmeyen yok. Futbol sektörü Türkiye'de ihtiyaç duyduğu " finansal kitle desteğini " bu yüzden hiçbir zaman bulamıyor. Paradoksal bir biçimde, milyonlarca taraftarının küçük maddi destekleriyle yaratılabilecek finansal okyanuslar yaratılamayınca, futbol " başkanların kesesi "nden ayakta durmaya çalışıyor. Fanatik unsurların anlayacağı dilden konuşursak, bu kafayla gidildiği sürece futbol sektörünün ensesi bitten kurtulmaz! Çok sevdiğim halde futbol yazmaktan uzak duruşumun sebebi işte bu fanatizmdir. Peki bugün niye yazıyorum? Yahu, affedersiniz ama bu derece " kendi kendini sabote eden " bir taraftar kampanyası şimdiye kadar ne görülmüş ne de duyulmuştur. Önce " Seyrantepe kapışması " ile istila edildi bilgisayarlarımız. Ondan yakamızı kurtaralım derken, bu kez " bordo-mavililer "in hücumuna uğradık. Bre aman arkadaşlar, neler oluyor? Biz uyurken memleketimiz istila mı edildi? Hayır! Fenerbahçe maçında Trabzonspor hakemin haksızlığına uğramış! Olabilir. Bunu protesto etmek de uygarca bir davranıştır. Yeri gelmişken şunu da söyleyeyim, Diyarbakırspor maçından sonra, dışarıya çıkan Diyarbakır taraftarlarının Fener tribünlerine taş yağdırmasından ne kadar utandığımı anlatamam. Yoksa bu da mı bir protesto idi? Sahada iki gol yiyorsun, sonra dışarı çıkıp Fenerlilere taş yağdırıyorsun. Taraftarlıktan önce " insan " olmak zorundayız. Diyarbakırlı olmaktan önce de insan olmak zorundayız. Hatta "Türk" olmadan önce de, "Kürt" olmadan önce de insanlık esas. Karşı takımın kafasına taş yağdırdığın zaman Diyarbakırlı mı oluyorsun? Hayırlı uğurlu olsun! Gelelim bordo-mavililere! İnternet sitesine bir "protesto metni" koymuşsunuz. Sonra da bunu gazete yazarlarına gönderelim demişsiniz. İsmi cismi bilinmez, yüzlerce ve yüzlerce noktadan adreslerimize emailler yağdı. Belki de birkaç kişi bilgisayarın başına oturup farklı isimlerle yüzlerce posta gönderiyor. Bakın, niye protesto ediyorsunuz demiyorum. Böyle protesto bir işe yaramaz diyorum. Sonuç ne oldu, hiç kimse ciddiye almadı. Alamazdı çünkü gazete yazarlarını ahmak yerine koyup, aynı metni yüzlerce defa gönderdiniz. Gerçek kişilerin isim ve adreslerinden inandırıcı ve güzel yazılmış nihayet 10-15 email gönderseydiniz, çok daha ses getirirdi. Ama siz, aynı metinden ne kadar çok gönderilirse, o kadar etkili olacağını zannettiniz. Keşke "farklı metinler" kaleme almayı düşünseniz ve birazcık daha ter dökseydiniz. Bizim bilgisayarları kilitlemek yerine. Size ilerde lazım olacak bir tüyo veriyorum: Bu yöntemle kimseyi yanınıza kazanamazsınız, tam tersi karşınıza alırsınız. Benden bordomavililere destek beklemeyin. Çünkü, her gün 800 ile 1000 arasında emaili öldürmekten parmaklarım nasır tuttu.
|