| |
|
|
Çankaya kazanı fokurduyor
Gazetem.not adlı internet sitesinde yazan Ahmet Altan ilginç bir analiz yapıyor. Özetle şöyle diyor: "Hükümette ve AKP'de mantıkla açıklanması mümkün olamayan tuhaflıklar var... Başbakan Erdoğan, Avrupa Birliği yolunda olağanüstü bir çaba gösterdikten sonra bugün milliyetçilik yarışına giriyor... 'Avrupa bizi bölmek istiyor' türünden demeçler veriyor... ABD'ye karşı hasmane bir tutum takınıyor... İçe kapanmacı bir politikaya kapısını açıyor... Acaba bu yeni politik çizginin Cumhurbaşkanlığı yarışıyla bir alakası olabilir mi? Çünkü... AB ile müzakerelere oturan hükümetlerin önlerindeki ilk seçimi kaybettiğini belirtenler, Erdoğan'ın böyle bir yenilgiye uğramadan Çankaya'ya çıkmayı amaçladığını söylüyor. Türkiye'de siyasetçiler Çankaya yolunda askerlerle ittifak yapmaya ihtiyaç duyarlar. Daha geçen gün AKP yöneticisi Dengir Mir Fırat'ın, 'Cumhurbaşkanını bu parlamento seçecektir' demesi 'AKP'nin aklında Çankaya olduğu' iddialarının çok da boş olmadığını gösteriyor. Başbakanlık koltuğuna halkın, ABD'nin ve AB'nin desteğiyle oturan Erdoğan, Çankaya virajında müttefik değiştirmeye karar vermiş olabilir mi? Eğer bu doğruysa başımıza gelecekler var demektir."
Bu analize karşı çocuksu itirazlar yükselebilir: "Büyütmeyin canım, niye başımıza bir şeyler gelsin? Cumhurbaşkanını seçmek o kadar zor mu; bu işin prosedürü belli..." Onlara Ahmet Kekeç'in 'Derin Roman' adlı kitabını (Selis Yay.) tavsiye ederim. Devletin zirvesine oturma çabasının nelere yol açtığını 'tatlı tatlı' (yoksa 'acı acı' mı demeliydim) anlatır. Kekeç'in, kitabın 2007'den sonraki 'genişletilmiş' baskıları için bilgi ve belge toplamaya başladığından eminim. Kazan fokurduyor çünkü...
|