  |
|
Bu Türkler de çok oluyor (2)
Önce Londra'daki Türk sergisi ardından Atasay'ın Metropolitan şovu şimdi ise Gaye Çevikel
 Her şey bir hayalle başladı. Gerçekten. Gaye, (Çevikel) "Dünya çapında bir Türk markası yapmayı istiyorum" demişti bir akşam yemeğinde. İlgiyle dinlemiştim yapmak istedikleri, yapmayı hedeflediklerini, hayalini. Gaye'yi anlatmama zaten gerek yok. Sabah okuyucusu olarak siz onu yakından tanıyorsunuz. Gaye Aktüel Pazar'ın tasarım yazarıydı. "Dı" diyorum çünkü bir süre önce yazmayı bıraktı. Neden mi? Çünkü ondan sonra her gazetenin, doğru ya da yanlış bir tasarım yazarı oldu ya da yaratıldı. Gaye de dedi ki "Yeni bir şey yazmazsam olmaz. Bu çalışma temposuyla da yeni bir şey yazabilmem de mümkün değil. Yeni bir marka yaratıyoruz biz." Siz hiç böyle bir iş sorumluluğuna rastladınız mı? Gaye aynı sorumluluğu kendi hayali için de üstlendi. Ama ne üstlenme... Önce Londra'daki Türk sergisi, ardından Atasay firmasının New York Metropolitan Müzesi'- ndeki şovu derken şimdi de Gaye'nin yarattığı yüzde yüz Türk markası Gaia&Gino. Nasıl keyifliyim yazarken inanamazsınız. Geçtiğimiz günlerde ünlü tasarımcı Karim Rashid'in bir Türk markası için tasarladığı porselen yemek takımı dünyanın en önemli tasarım yarışmalarından biri olan Design Plus 2005 ödülünü aldı. Hani şu İstanbul'un silüetini andıran modüler bir masa şeklinde tasarlanmış yemek takımı. Ben boşuna mı yazıyorum, yaklaşık üç haftadır aynı şeyi. Bayılıyorum, "Bu Türkler de çok oluyor" cümlesine...
***
Gaye Çevikel'in hayali gerçek oldu.
Yarattığı marka Gaia&Gino şimdi dünyanın çok önemli merkezlerinde satışta. Nerede mi? Amerika'da Paris'te, Tokyo'da, İtalya'da, Ortadoğu ülkelerinde.... Daha sayayım mı? Ayrıca koleksiyonun çok özel bir parçası sadece MOMA (Modern Museum of Art) için üretildi. İki versiyon olarak üretilen bardağın kırmızı toplu olanı MOMA'nın 75. yılında sadece 400 kişiye hediye edildi. Kırmızı topsuz bardaklar ise halen satışta. Geçen hafta New York ve Paris'teki önemli fuarlarda yer alan Gaia&Gino markası, siz bu satırları okurken Frankfurt'taki bir fuarda boy gösteriyor olacak. Daha ne olsun? Koleksiyonun en sevdiğim tasarımlarından bir tanesi İstanbul'un yedi tepesini andıran mumluk, meyvelik. Mumluk mu, meyvelik mi diye sormayın. Mumluğu ters çeviriyorsunuz meyvelik oluyor. İnanmayan, Nişantaşı'ndaki Decorum mağazasına gidip bakabilir. Türkiye'de gerçekten de güzel şeyler oluyor. Birileri derinden ilerliyor. Sessizce. Ne reklam yapıyor ne o gazete, bu gazete ortalarda dolaşıyorlar. Gaye Çevikel de o isimlerden bir tanesi.
|
