TMSF federasyonu suçladı
Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu (TMSF) Başkanı Ahmet Ertürk, Türkiye'de futbol dünyasının kirlendiğini ve temizlenmeye muhtaç olduğunu söyledi. İstanbulspor'un TMSF'ye geçişinin ardından spor konusunda da gündeme gelen ve Beşiktaşlılığı ile bilinen TMSF Başkanı Ahmet Ertürk, ayda bir çıkan Beşiktaş Serencebey Gazetesi'nin 3. sayısında yer alan röportajında, futbol dünyasının kendine özgü bir hukuk sistemi bulunduğunu ifade ederek, şunları söyledi:
''Futbol dünyasının kendi mekanizmaları var ama bunlar esasen bütün dünyada pek işlemeyen mekanizmalar. Türkiye gibi resmi hukukun bile defolu olduğu bir yerde, siz böyle ikinci bir hukuk mekanizmasından netice beklerseniz, yanılırsınız. Biz o yanılgının içindeyiz şu anda.
Türkiye'de futbol dünyası kirlenmiş, temizlenmeye muhtaç. Tüm pislikler halıların altına süpürülmüş ama artık ortada halı da yok, herkes pisliğin üzerinde oturuyor. Böyle bir şey futbolun ölümüdür. Dikkat ederseniz, son bir, iki senedir ne kazanan zevk alıyor, ne kaybeden razı oluyor. Kirliliğin yansıması olarak, bir tatminsizlik ortamı var. Böyle bir dünya olabilir mi? Böyle bir futbol dünyası yaşayabilir mi? Bundan sonra artık hakemin 90 dakika maç yönetemez hale geldiği bir futbol dünyasına doğru gidiyoruz. Türkiye'de hakemler artık futbol yönetemez hale gelecek. Bu kaçınılmaz bir şey. Eğer siz futbolda adalet duygusunu kaybederseniz, onu bulmak, geri getirmek, yerine oturtmak artık mümkün olmaz.''
'MÜCADELE BAŞLATMAK LAZIM'
Futbolu temizleme anlamında bir mücadele başlatmak gerektiğini vurgulayan Ahmet Ertürk, ''Bu artık temennilerle olacak bir şey değil. Ben Beşiktaşlıyım ama böyle bir ortamda Beşiktaşlı olmak bile eski duyguları tattırmıyor. Futbol giderek yazarıyla, yorumcusuyla, oyuncusuyla, yöneticisiyle kirlenmişliğin içinde debelenip duruyor'' dedi.
Türk futbol tarihinde, şike dolayısıyla yaptırım uygulanan bir takım hatırlamadığını anlatan Ertürk, şöyle devam etti: ''Türkiye'de futbolla ilgilenen, ilgilenmeyen, kime sorarsanız sorun, (Futbol Türkiye'de temiz, üzerinde hiçbir leke yok, şike yapılmıyor, gayet adaletli bir dünya) denilebiliyor mu? O zaman niye birbirimizi kandırıyoruz? Niye hakem kurulları, tahkim, federasyon var? Bunlar ne işe yarar anlamıyorum.
O yüzden Federasyonun varlığını ciddi şekilde sorgulamaya açmak lazım. Ben, aynı zamanda bir taraftar olarak, başka alanlardaki kirlilikleri çok dramatik bir şekilde yaşayan biri olarak konuşuyorum, futbol dünyasında birilerinin bu pisliklere el atması lazım.''
'BEŞİKTAŞ'IN GEÇEN SENEKİ ÇÖKÜNTÜSÜNÜ ANLAYAMADIM'
Beşiktaşlı olan TMSF Başkanı Ahmet Ertürk, siyah-beyazlı takımın geçen sene şampiyonluğu kaçırmasıyla ilgili ''Geçen sene ikinci yarıdan sonra başlayan çöküntüyü, hiçbir zaman anlayamadım. Belki de Beşiktaş'ın geçen sene uğradığı yıkımı anlamak, Türkiye'de çok şeyi anlamak demek olacak. Bunun için, bundan sonraki amaçlarımdan biri, o dönemin niye böyle olduğunu anlamak olacak'' dedi.
Beşiktaşlılar'ın bir kısmının bu durumu normal karşıladığını anlatan Ertürk, ''Ama aslında hiç de normal değildi. Beşiktaş'ın o dönemde yönetiminde bulunmuş insanların, Beşiktaşlılar'a bunu açıklama sorumluluğu var. Burada tamamen futbol faktörleri mi, yoksa futbol dışı faktörler mi rol oynadı? Bunu açıklayamazsak, bu seneki başarısızlığı da açıklayamayız. Geçen sene yönetimde görev almış insanların Beşiktaşlılar'a, topluma ve futbol dünyasına karşı borçları var'' diye konuştu. ''Türkiye'de 3-4 aylık bu süreçte olup bitenleri anlamak, belki bütün Türkiye tarihini anlamakla eşdeğer ölçüde önemli'' diyen Ertürk,''Çünkü Türkiye'nin sosyal, iktisadi, siyasi tarihinde çokça rastladığımız, muhtemelen entrikaların getirdiği bir sonuç. Bunun niye Beşiktaş'a karşı yapıldığını birilerinin anlatması lazım. Yönetim değişikliği ile unutulur diye umut ederek geçiştirilecek bir olay değil'' şeklinde görüş belirtti.
'FEDERASYONDAN HİÇBİR ŞEY BEKLEMİYORUM'
Türkiye Futbol Federasyonu (TFF) konusunda da görüşlerini açıklayan Ertürk, Federasyondan hiçbir şey beklemediğini belirterek, ''Kendi içini düzeltemeyen bir federasyonun, vereceği hiçbir şey yok. Öncelikle federasyona bir güven gelmesi ve adaleti sağlaması gerekir ki dünyaya verebileceği bir şey olsun. Onun için de ben TFF'den hiçbir şey beklemiyorum. TFF seyrediyor, belki de seyirci kalmak istiyor. Bana göre umutsuz bir vaka. Federasyon memurlaştı, o karizmatik yönetimler sona erdi'' diye konuştu.
'İSTANBULSPOR'U ELDEN ÇIKARMAMIZA İZİN VERİLMEDİ'
TMSF'nin İstanbulspor'a el koyması ile ilgili bir soruya Ertürk, şöyle yanıt verdi: ''TMSF'nin kulübe el koyması, tamamen hukuk düzenini ayakta tutmak için yapılmış ve kulübü kısa dönemde elden çıkarmaya, devretmeye yönelik kısa vadeli bir müdahale idi. Ama maalesef Futbol Federasyonu kulübü elden çıkarmamıza izin vermedi. Bu çok yanlış bir tutumdu. Şayet İstanbulspor değer kaybeden, küme düşen bir takım olursa, bunun suçlusu Futbol Federasyonu olacaktır. Federasyon, hukuku çok dar ve haksız bir şekilde yorumlayarak, İstanbulspor'u satmamıza izin vermedi ve maalesef çok yanlış bir iş yaptı. Alıcılar da vardı. Pazarlıkları yaptık, satılabilir duruma getirdik ama olmadı. Arkadaşlarımız yoğun çaba harcıyorlar takımı ayakta tutabilmek için. Eğer takım küme düşer, değeri aşağılara inerse, bunun hesabını kim verecek, bilemiyorum. Amacımız takımı devre arasında satmaktı. Böylece, devralacak yönetim, bazı takviyelerle takımı daha iyi bir noktaya getirebilirdi.
Şimdi tüm çabamız takımı ligde tutabilmek. Bu sayede, Federasyon'a rağmen takımın değerini korumuş olacağız. Tabii ki sportif mücadelenin sonunda küme düşmek de var ama bunun vebalinin bir bölümünü de Federasyon'a keseriz.''
'FEDERASYON MEMUR MANTIĞI İLE DAVRANIYOR'
Ahmet Ertürk, Futbol Federasyonu'nun memur mantığı ile hareket ettiğini öne sürerek, şöyle devam etti: ''Bundan sonra yapacak bir şey yok. Elimizdeki tüm varlıkları satabileceğimiz bir yasa tasarısı hazırlanmıştı, Cumhurbaşkanı veto etti. Tasarı yeniden görüşülüp karar alınırsa, İstanbulspor'un satışı tekrar gündeme gelecektir. Tabii yine Federasyon'un iznine tabi. Şu an bile elimizdeki imkanlar ve Federasyon'un hukuk düzeni, bizim İstanbulspor'u satabilmemize uygun ama maalesef buna izin verilmiyor.
Federasyon burada geleneksel memur mantığı ile davranıyor. Bizi şirketin içini boşaltmak isteyenlerle eş tuttular. Oysa biz diyoruz ki (Bunu icra kanalı ile satacağız, siz de sadece lisansı vereceksiniz) ama vermediler. Bizim durumumuzda başka bir takım yok. Kayserispor ile Erciyesspor'un yer değişimine izin veren Federasyon, bize izin vermedi. Federasyonla aramız iyi değil. Satış sürecindeki yorumlarını gördükten sonra, başka alanlardaki yorumlarına da güvenim kalmadı.''
|