|
 |
 |
 |
İstersem ben de gurme olabilirim!
Rejimde olmam gurme gibi çalışmama engel değil. Ben de sizin için bazı diyet ürünlerini denedim. Acısıyla tatlısıyla düşüncelerim yazıda.
Gazetemizin yedinci katında ikamet etmekteyim. Sağ yanımda teknoloji insanı Timur Sırt, sol yanımın en öte tarafında ise gazetemizin çeşnicibaşı Ahmet Örs oturmakta. (Şimdi Emre Aköz'e telefon ettim sordum. Çünkü dün aşina kelimesi yerine aşikar kelimesini kullanmam üzerine sabah beni arayıp, bir Osmanlıca Türkçe sözlük hediye etmek suretiyle nazik bir sitemde bulunacağını bildirmişti. Mesleğimizde öğretmen gözüyle gördüğümüz kalemlerin bu hassasiyeti insana çok şey öğretiyor ve kendinizi gerçekten kocaman bir ailenin üyesi gibi hissediyorsunuz!) Ahmet Bey dünyanın en güzel şaraplarını içip, en lezzetli yemeklerini yemekten çok keyif alır. Zaten artık alamet-i farikası sayılan göbeği de bunun göstergesi. Sağolsun rejime başladığımdan bu yana onunla "Sabah şerifleriniz hayır olsun Ahmet Bey, dün gece ne yediniz?" şeklinde başlayan yemek muhabbetimizi yapmıyoruz. Ama bir sağa bir sola kıpraşmasından çok güzel şeyler tattığı belli. Ama düşündüm, rejimde olmam gurme gibi çalışmama engel değil. Ben de kalkıp, bazı diyet ürünlerini sizler için tattım.
* Doğadan Form Limonlu çay: Popüler olarak 'Zayıflama çayları' olarak bilinen bu çaylardan uzun zaman önce ilk keşfettiğim Doğadan markası idi. Bu çayı akşamdan içtiğimde, karnımın bağırsağımın rahatladığını ve tuvalete daha sık çıktığımı fark edince yaşantımın bir parçası oldular. Tadı konusunda bazı endişelerim vardı. Çünkü ben böyle otlu tatlardan çok haz etmiyorum. Ancak geçen gün bu ürünün limonlusunun çıktığını fark ettim. Ve hemen denemeye aldım. İşte şimdi olmuş! İçerken ciddi bir tazelik duygusu veriyor insana. İçinde sinameki yaprağı, Rezene meyvesi, Barut ağacı kabuğu gibi birçok faydalı ot barındıran bu çaydan günde en fazla iki paket öneriyorlar. Fazla içince ne oluyor çok merak ediyorum...
* Otacı Lunch Soya ve Mantarlı Çorba: Paketi markette görünce ilk olarak '1 poşeti sadece 57 kalori' ibaresi dikkatimi çekti. Galiba algıda seçicilik bu tarz bir şey olmalı. Mantar çorbası zaten aşık olduğum bir lezzettir. Bir de 57 kalorilik versiyonu süper olur diye düşündüm. En doğru sonuç için poşeti fincana koyup, üzerine kaynar su dökmek gerekiyor. İyice de karıştırmalısınız ki, taneleri dibinde kalmasın. Koku süper. Tat konusuna gelince tabii ki bol yağlı, kremalı bir mantar çorbası gibi düşünmemek gerekir. Ama 57 kaloriye sahip bir çorba için mükemmel bir sonuç. Ben bu ürünle bir öğünü kurtarabilirim diye düşünüyorum. Çünkü rejim yaparken en çok zorlandığım nokta, işyerimin etrafındaki irili ufaklı yüzlerce restoranın düşük kalorili yemek üretmek gibi bir kaygısı olmaması. Bu yüzden artık yiyeceklerimi yanımda götürüyorum. İşte bu çorba öğlen çok işe yarıyor.
* Ülker Mavi Yeşil Kakaolu Kek: Eğer tatlı seviyorsanız ve bir de çayın yanında kek fanatiği iseniz ben Mavi-Yeşil'in kakolu kekini öneririm. Bu minicik ve az kalorili kek insanın nefsini büyük ölçüde köreltiyor. Üstelik tadı kesinlikle çok başarılı. Ancak çok fazla yememek lazım.
* Otacı Kıtır Dilimler: Bu güzel isimli ürünlerin kayısılı, domatesli ve peynirlisi var. Kayısılı biraz dişlerime yapıştı. Ama peynirliye bayıldım. Lifli görüntüsü ve kalın dilim olması itibarıyla insanı güzelce kandırıyor. Lezzet ise süpper! Fitness sonrası sağlam bir şekilde kazınan mideniz için eve gidene kadar güzel bir ara seçim. Ama lütfen bu ürünler 'light' diye çok yemeye kalkmayın. Yoksa işin tadı tamamen kaçabiliyor.
RAHŞAN GÜLŞAN
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
