|
|
|
|
|
|
Sabetay şifreli pasaportlar
Sabetaycılar'a göre kendilerine verilen pasaportlar belirli numarayla başlıyor.
Sabetaycılar devlet tarafından izlendiklerine ve kendileri hakkında ayrı kayıt tutulduğuna inanıyor. Adını vermek istemeyen Y. "Bize verilen pasaportların hepsi belirli bir numara ile başlar" diye iddia ediyor.
ÖZEL TAKVİM, AYRI SÜNNET Sabetaycılar'ın özel günlerinin yazıldığı farklı takvimleri var. Sünnet cemaatten bir doktora yaptırılıyor çünkü operasyon biraz değişik.
Tanrı buyurdu, Mesih Sabetay Sevi geldi!..
Gazzeli Nathan rüyasında Sabetay Sevi'nin Mesih olduğunu bildiren bir vahiy alır. İlahi bir ses rüyasında Nathan'a, "Tanrı buyurdu, kurtarıcınız geldi. Adı da Sabetay Sevi" der.
1662'de Kahire'ye giden Sabetay Sevi, yaz başında Kudüs'e hareket etti. Kudüs'te yaşayan Yahudi cemaati oldukça sıkıntılı günler geçiriyordu. Cemaatin Osmanlı İmparatorluğu'nun kendilerine biçtiği yüksek vergileri ödeme gücü bulunmuyordu. Cemaat bir yandan da daha varlıklı olan Kahire'deki Yahudiler'den yardım istemeye karar verdi. Bir görüşe göre Kudüslü Yahudiler Kahire'de Yahudi cemaatinin Osmanlı'ya ödeyeceği vergileri toplamakla görevli Raphael Joseph'i tanıması dolayısıyla bu görev için Sevi'yi seçtiler. Bu görev Sevi için o güne kadar cemaat için yüklendiği en büyük sorumluluktu. 1663'ün sonbahar aylarında Kahire'ye doğru yola çıkan Sabetay Sevi ilk olarak Hebron'a oradan da Gazze'ye gitti. Sevi bu yolculuğu esnasında bölgedeki Yahudiler ve Yahudi hahamlar tarafından da tanındı. Bunlar arasında, kısa süre sonra Sabetay'ın Mesih olduğunu onaylayacak olan Gazzeli Nathan yani Abraham Nathan Aşkenazi de vardı.
GİZEMLİ BİR KADINLA EVLİLİK Sabetay gibi Gazzeli Nathan da o dönemin dikkat çeken isimlerindendi. 1644'te Kudüs'te doğan Nathan çok zeki bir çocuktu. Bu nedenle babası tarafından Jacob Hagiz'in Talmud okuluna gönderildi. İlginçtir ki aynı tarihlerde Sabetay Sevi de aynı okuldaydı. Büyük ihtimalle küçük Nathan, İzmir'de o dönemler etrafına belli bir grubu toplayan Sabetay ile tanışmıştı. Tüm bunlar olurken Livorno'da Sarah isminde 'garip şeyler yapan' bir kadına ilişkin söylentiler ortalıkta dolaşıyordu. Amsterdam'da yaşadığı dönemde Sarah etrafına rüyasında, "Mesih ile evleneceğini" gördüğünden bahsediyordu. Genç ve oldukça güzel bir kadın olduğu için herkesin dikkatini çeken Sarah'ın bu sözlerinden Sabetay Sevi'ye de bahsedildi. Hikayeye göre Sarah altı yaşındayken yetim kalmış ve Polonya'da bir manastıra götürülmüştü. 16 yaşındayken rüyasında, babası ile birlikte bilmediği bir ülkedeki Yahudi mezarlığına gittiğini, babasının onu mezarlıkta bırakarak 'kendisiyle evlenecek Mesih'i bulana kadar dünyayı dolaşmasını' tembih ettiğini görmüştü. Sabetay, Livorno'dan Kahire'ye gelen Sarah'la 31 Mart 1664'de evlendi. Tüm kaynaklar Sarah'ın Sabetay'la karşılaşmadan önce son derece ahlaksız bir yaşam sürdüğünden bahseder. Hatta bu durumun Sabetay ile evlendikten sonra da sürdüğü ileri sürülür. Bu esnada Gazze'de bulunan Nathan 1665'in başlarında rüyasında Sabetay Sevi'nin Mesih olduğunu bildiren bir vahiy alır. Nathan rüyasında Sabetay'ı Kutsal Sefiro'nun küresi olan 'merkabah' içinde görür, aynı anda ilahi bir ses de kendisine ,"Tanrı buyurdu, kurtarıcınız geldi, adı Sabetay Sevi" der.
1200'LERDEN GELEN KEHANET Bu rüyadan kimseye bahsetmeyen Nathan o güne dek dünyadan elini eteğini çekmiş bir keşiş olarak sürdürdüğü hayatını birden değiştirir. Mesih'in adını söylemese de bir peygamber gibi davranmaktadır. ani değişim Gazzeliler'in de dikkatlerinden kaçmaz. Gazzeli Nathan'ın bu durumundan Kahire'ye gelen bir mektupla haberdar olan Sabetay Sevi hemen Gazze'ye gitti. Amacı daha önce Mısır'a giderken geçtiği Gazze'de ona uğrayıp, saygısını sunmadığı için af dilemekti. İlk karşılaşmalarında Nathan'ın kendisine "Mesih" diye hitap etmesi karşısında Sabetay, "O bendeydi ama gönderdim" yanıtını verdi. Mayıs ayında Nathan kıyamet günü üzerine yazılmış bir elyazması kitapta ilginç bir bölüm bulduğunu açıkladı. Bu bölümde 1200'lü yıllarda yaşamış Abraham adlı bir hahamın Sabetay Sevi'nin Mesih olduğunu bildiren bir kehaneti açıkladığını söyledi. Nathan ile Sabetay ilişkisi giderek gelişiyordu. Tam bu esnada Sabetay Sevi hastalandı. Hastalık oldukça ağır bir şekilde seyrederken Nathan aniden odanın ortasına fırlayarak kendinden geçmiş gibi dans etmeye başladı. Üzerindeki giysileri çıkaran Nathan ansızın yere kapaklanarak hareketsiz kaldı. Öyle ki hahamlardan biri nabzını kontrol ederek Nathan'ın ölmüş olduğunu açıkladı. Üzeri örtülen ve öldü sanılan Gazzeli Nathan bir süre sonra kendine geldi. Etrafındakiler ondan bir açıklama istediler. Nathan da yanıt olarak, 'Sabetay Sevi'nin Mesih ve İsrail'in kralı olduğunu' söyledi.
TANRI'NIN KUTSADIĞI MESİH Tam o anda da Sabetay hasta yatağından birden ayağa kalktı. Birkaç gün sonra da Sabetay, Nathan ve başka hahamlarla dua ederken, "Yakup'un Tanrısı'nın kutsadığı Mesih" olduğunu açıkladı. Sabetay'ı hemen sinegogda yüksek bir yere oturttular. Takvimler 31 Mayıs 1665'i gösteriyordu. Sabetay'ın kendisiyse bu tarihi, 17 Temmuz 1665 olarak belirtiyor.
Nevzat ATAL
|
|
|
|
|
|
|
|
|