|
|
Bu kadar kurban yeter
'Ekran cinayeti' için RTÜK harekete geçti... RTÜK Başkanı Fatih Karaca, "Kimse sorumluluktan kaçamaz. Bu bir nevi cinayete ortak olmaktır" dedi
Televizyon ekranına "kan" damladı. Bir süredir misyonları tartışılan kadın programları toplumun kırmızı çizgileri üzerinde gezinip duruyordu. Son olarak Yasemin Bozkurt'un Kanal D'deki programında çıkan tartışma sokakta kana dönüştü. Olay sıradan bir husumetin yarattığı gerginlikti. Gerginlik ilk kurbanı aldıktan sonra ikincisini de ekranın yardımıyla aldı. Bunun üzerine konuştuğum RTÜK Başkanı Fatih Karaca, bu gibi programların daha önce birkaç kez uyarıldığı; buna rağmen gerilimin hız kesmediğini söyledi. Mevcut yasada önlem almayı zorlaştırıcı maddelerin kaldırılması için çalışmalar sürüyormuş. Karaca'nın bir nevi cinayet ortaklığı olarak nitelediği yapımlar yüzünden yakında televizyon yöneticileri de adalet karşısına çıkabilirler. Benden uyarması... Şimdi Karaca ile yaptığım bu konuşmadan sonra "Televizyonu silah olarak görüyorum" desem bazı aklı evveller gazetelerine manşet yapabilirler beni... Ancak yine de ehil ellerde olmadığı sürece ekranın dünyanın en tehlikeli silahı olduğunu söylüyorum. Bu ülkede denetim mekanizmaları işini yaptığı için, sesini yükseltmek ne kadar demokratlıksa işini yapmadığı zaman göreve çağırmak da aynı oranda demokratlıktır.
EKRANIN ADALETİ Bu anlamda önce denetim mekanizmalarının, sonra da adaletin devreye girmesinden yanayım. Kaldi ki kadın programları nezdinde başlayan "kaldırılsın mı, kaldırılmasın mı" tartışmasına girmek dahi istemiyorum. Daha önce de söylemiştim ekranda adalet dağıtmaya kalkışırsanız hassasiyetleri bilmeniz gerekir. Kabuğu kaldırınca kanın aktığını gayet iyi bilirim. Ekran tecrübesi neredeyse benim kadar olan sevgili Yasemin, Serap ve diğerleri hayatlarında hiç mi yara kaşımadı? Üstelik bazıları için bu akan ilk "kan" değilken... Şimdi herkesin önünde iki yol var. Birincisi bunu sıradan bir cinayet olarak görüp rutine devam etmek... İkincisi yeni bir kurban beklemeyip "gaz kesmek"... Tercih artık hepimizin.
|