  |
|
Maymunlar cehennemi
 Cumartesi öğlenden beri Türkiye bir şike olayıyla çalkalanıyor. Hep birlikte izliyoruz gazetelerden, televizyonlardan. Bütün konuşanlar arasında en çok Ahmet Çakar'ın söyledikleri dikkatimi çekti. Çakar, bahisle ilgili birçok açıklama yaptıktan sonra, " Belki de dünya üzerinde ilk kez mafya dolandırıldı " dedi.
Gerçekten öyle mi? Ben de Çakar gibi düşünüyorum. Ama Türkiye'deki ilk denemenin başarısızlıkla sonuçlandığı inancında değilim. İşin ucunda çok büyük bir çete var. İşin içinde milyonlarca dolar var. İşin içinde Türk futbolunu kemiren, teşvik çantaları taşıyan kirli oyunlar var.
Şimdi birkaç soruyla olayı çözmeye çalışalım. Soracağım sorular herhangi bir iddia değil. Sadece olay üzerinde fikir yürütme. Olasılıklar üzerine konuşma. Kimseyi suçlama niyetim de yok.
1 .Bir takım düşünün. Düşmemeye oynuyor. O haftaki maç için kendisine şöyle bir teklifle geliniyor. Maçı kazanacaksınız. Sadece ilk yarıyı yenik kapayın yeter. Paraya zaafı olan, daha önce bağlantıya geçmiş ve inandığınız biriyle kontak kurarsanız bu işte ilk adımı atarsınız.
2 .O kişi, kendi takımından kritik noktadaki bazı kişileri ayarlayabilir. Yani olayın herkes tarafından bilinmesine gerek yok. Paranın çok fazla dağılmasına da tabii.
3 .Gelelim öbür tarafa. Size bir teklif yapılıyor. Yapılan kişi takımın kalecisi. Mafya, o kalecinin Kayseri maçında oynayacağını nereden biliyor?
Çünkü esas kaleci forma giyebilecek durumda. Mafya, bu teklifi yaparken diğer takımın hallolduğunu söylüyor. Sebat cephesi, olan biteni Çarşamba akşamı öğreniyor.
4. Bir başkan düşünün. Olay anından itibaren neredeyse Türkiye'de halk kahramanı ilan edilecek. Çarşamba olan olay nasıl olur da ondan gizlenir? Telefonun dinlenmesinden mi korkuluyor. Menajer arar, " Başkanım çok önemli bir konuda sizle konuşmam gerek. Lütfen bana kaldığınız otelin veya evin numarasını verir misiniz" der. Veya email atılır. Veya faks geçilir. Yapılmıyor, Cuma günü bekleniyor. Başkan diyor ki, "Ben talimat verdim. Hakan parayı kabul eder gibi rol yaptı." Peki bunlar yapıldı. Hakan da maça çıktı. Futbol bu ya ilk yarıyı Kayseri yenik kapadı. Sonra Hakan olmayacak goller yedi, maçı Kayseri kazandı. O zaman ne olacaktı?
5 .Bahis şirketinin yetkililerin, bu olaylar hiç meydana çıkmasa, herhangi bir kaset olayı olmasa, ihbarda bulunulmasa Akçaabat SebatKayseri maçına bu kadar yüksek miktarda bahis oynanmasından şüphelenmeyecekler miydi? Yoksa mafyanın bahis şirketiyle de mi bağlantısı var? Mafya neye güvenerek bu kadar büyük bir parayı yatırabilir ki? Tüm bunlar olup biterken geçmiş yıllarda oynanan bazı maçlar akla geliyor. Bazı kalecilerin yedikleri goller. Futbol Federasyonu'na açık bir çağrım var. Futbolun içerisinde yüzlerce kirli insan milyonlarca dolar kazanıyor.
Teknik direktörler adamlığını bilmeli.
Yöneticiler sınırlarını çizmeli. Önüne gelen menajer olmamalı. Transfer edilen yabancılara mutlaka kriter konmalı. Bahis şirketiyle oturulup yüksek miktarlarda bahis oynanmasının önüne geçilmeli.
Yoksa futbolun fahişeleri at koşturmaya devam edecekler.
Herkesin gözü önünde. Ve kasetti, delildi, video bandıydı, itiraftı ne bulursanız bulun onlar 3 maymunu oynamaya devam edecekler. Görmedim, duymadım, bilmiyorum.
|
