|
|
|
|
|
|
Doğum kadını güzelleştirir
Hamilelikte aldığınız kilolar, biriken ödemler, oluşan lekeler doğumla birlikte gidecektir. Yeter ki güneşten korunun, gereksiz kilo almayın ve egzersiz yapın!
Gebelik bir bakıma vücudun tazelenmesidir. Bir anne bebeğini doğururken, kendisi de yeniden doğar! Sağlıklı gebelik ve doğumlar, kadınların güzelleşmesine, uzun yıllar hormon canlılığını ve gençliğini korumasına yardımcı olur. Bana soracak olursanız, çocuk sahibi olmak dünyanın en güzel şeylerinden biri. Genç kadınlar anne olmayı planlarken, artık ince eleyip sık dokuyor. Bir yandan evlatlarına sağlam bir gelecek sağlamak için uygun zamanı bekliyor, öte yandan sosyal yaşamdan veya kariyerlerinden uzaklaşmayı göze alamıyorlar. Tabii en önemlisi formlarını kaybetmekten çekinmeleri. Tüm bu olumsuzlukları ortadan kaldırmak için, ince bir yaşam sanatı gerekiyor.
NE KADAR DEĞİŞECEĞİNİZ SİZE BAĞLI! Hamilelik döneminde birçok kadın hem gereğinden fazla kilo alır hem de ciltleri bozulur. Lekeler, kaşıntılar, artan benler, hemoroit, varisler gibi sorunlarla karşılaşır. Genellikle karın derisi çatlar. Gebelik sırasında cilt daha fazla yağ üretir, ter bezleri ise daha yavaş çalışır. Bu değişimlerin dört ana nedeni var: 1. Östrojen hormonunun yükselmesi 2. Kilolarla artan vücut ağırlığı 3. Hareketsizlik 4. Güneş etkileri Tüm dişiliğimiz gibi bebeğimizi de östrojene borçluyuz. Onu tartışamayız! Zaten onun etkileri doğumdan sonra normale döner. Sorun diğerleridir. Yani aşırı kilo alımı, hareketsizlik ve güneş etkileri. Bunlarabebeğimizin de ihtiyacı yoktur.
Gebelik çatlakları: Neredeyse bütün gebeliklerde, en azından karın bölgesinde çatlama görülür. Nedeni gayet açıktır. Gebelikte karın ve göğüsler fazla büyüyünce, gerilen deri çatlar. İlk belirtiler hamileliğin 6. ve 7. aylarında pembe - eflatun arası bir renkte başlar. Giderek mor bir renge dönüşür. En sonunda beyazlaşır. Çatlakları önlemenin en iyi yolu az kilo almaktır. Ne kadar az kilo alırsanız çatlama ihtimali o denli azalır. Bir yandan da, gebelik boyunca, cildin esnemesine yardımcı olmak için krem sürmek gerekir. Çatlakların tedavisi için birçok yöntem deneniyor. Ancak ne yazık ki henüz kesin bir çözüm bulunabilmiş değil. Çatlaklar, pembe veya mor renkte iken, tedavi edilmeleri daha kolaydır. Beyazlaştıktan sonra iş işten geçmiş olabilir. Buna rağmen mikrodermabrazyon, Foto IPL ve karbondioksit tedavileri çatlak tedavisinde etkin olarak kullanılmaktadır. Bu yöntemler doğumdan kısa bir süre sonra uygulandığında, çatlakları gidermekte veya azaltmakta oldukça iyi sonuçlar vermektedir.
Varisler: Hamilelik sırasında yükselen östrojen hormonunun etkisiyle, kılcal damarlar genişler. Karın büyüdükçe, vücut ağırlığı bacak damarları üzerindeki basıncı artırır. Bunun sonucunda hamile kadınların bazılarında varisler meydana gelir. Bu nedenle gebelik boyunca ne kadar az (yeterli) kilo alınırsa, o kadar iyidir. Varis tedavisinde kullanılan en yaygın yöntem, skleroterapidir. Bu işlemde, tüm varisli damarlara, esası tuzlu su olan bir karışım enjekte edilir. Böylece hem varisli damar işlevini yitirerek kaybolur, hem de kan dolaşımı rahatlar.
Ödem ( vücuttaki şişkinlik): Hamileliğin ilerleyen aylarında az veya çok herkeste ödem görülür. Bu kimi günler artar, kimi zaman azalır. En iyisi, ödem başladığında doktora danışmaktır. Çünkü ödemin herhangi bir böbrek veya kalp yetmezliğine işaret ettiği anlaşılırsa, bu durum anne ve bebek açısından tehlikeli olabilir. Önlem olarak gebelik boyunca tuzu azaltın. Gebelik süresince ödem söktüren ilaçlar kullanmayın. Bu tür ilaçlar vücut sıvısının atılmasına yol açar ve bebek için tehlike yaratır. Ayaklarınız şişiyorsa, her fırsatta biraz yükseğe kaldırıp uzatın. Gece yatarken, altına yastık koyun. Gebelikteki ödemler, doğumdan sonra kaybolur. Lekeler: Hamile kadınların çoğu, ciltlerinin belli bölgelerinde kararmalar fark eder. Ciltte daha önce bulunan çiller veya benler ise daha belirgin hale gelir. Bu lekelerin çoğu östrojen seviyesinin yükselmesine bağlıdır. Güneşte kalmadıysanız doğumdan sonraki ilk yıl içinde, hepsi kaybolur.
|
|
|
|
|
|
|
|
|