|
|
Ülke karıştırıcıları tanıyalım
Önce Mersin'de 2 bacaksız Türk bayrağını ayaklar altına aldı. Ortalık bir anda karıştı. Ardından Trabzon'da broşür dağıtmak isteyen 4 üniversiteli genç, "Türk bayrağını yakıyorlar" diye kışkırtılan halk tarafından linç edilmeye kalkıldı. Anlaşılan ülke karıştırıcılar tekrar devreye girmeye çalışıyor. İyi de kim bunlar? Nasıl olup da yıllar boyu hep aynı oyunlarla başarılı oluyorlar? Bu mikser ruhlu kişiliklere yakından bakmaya ne dersiniz?
* Bu adamlar genelde zeki adamlardır. Ama salak olanları da mevcuttur. Örneğin ülkeleri gerçekten karıştıranları vardır. Yani eleman Türkiye ile Tunus'u karıştırır. Türkiye için hazırladığı tüm planları Tunus'ta uygulamaya kalkar. Sonuç hüsran olur.
* İyi 'ülke karıştırıcıları' işsiz olur. Çünkü işleri zaten budur. Ülke karışınca başları göğe erer, kıçları tavana vurur. Onlar için mutluluk budur. Paraymış, mevkiymiş bunlar önemsiz şeylerdir.
* Provokatör karıştırıcılar geçmişten ders almayı iyi bilirler. Yaşanmış eski olayları, büyük gösterileri videoda defalarca izleyip notlar alırlar. Ama bizimki gibi bazı ülkelerde önceden çalışmaya falan gerek yoktur. Defalarca aynı oyunu oynarlar ve hep de başarılı olurlar.
* Ülke karıştırıcılar emellerine ulaşmak için özellikle bahar aylarını seçerler. Nedeni basit; bahar aylarında insanların kanı kaynar, deli dolu taşkın bir şey olurlar... Hani, tıpkı kızgın kumlardan serin sulara atlar gibi... Böyle olunca karıştırıcının ufacık bir gayreti ile ortalık bir anda toz duman oluverir.
* Ülkede kim, kiminle kavgalı, hangi etnik kökenler arasında sorun var, hangi sosyal katmanlar birbiriyle kanlı bıçaklı, 'ülke karıştırıcı' bunları elinin beş parmağı gibi ezbere bilir. Bunun için iyi bir tarih, coğrafya, sosyoloji donanımına ve bunları karıştırmak için gerekli kimya bilgisine her daim sahiptir.
* Ülke karıştırıcılar hedef seçtikleri ülkede, işe bir ajanda satın almakla başlarlar. Tüm dini bayramları, milli bayramları, özel günleri not edip bunlara göre bir eylem planı çıkarırlar. Bizimki gibi, bu tür günleri çok olan ülkeleri pek sevmezler aslında. Zira bu günler genelde birbiriyle birleşip, dev tatiller oraya çıkar. Eh böyle büyük tatillerde de halkı tatil köyü, piknik alanı gibi yerler yerine galeyana getirmek pek kolay iş değildir. Özel çaba gerektirir.
* Ülke karıştırılırken olabildiğince sinsidirler. Adeta kafalarının içinde 40 tilki kuyrukları birbirine değmeyecek şekilde dolaşır. Hatta işini sağlama almak isteyen karıştırıcı, bu tilkilerin kuyruklarını kesip bu dertten kurtulur. Sonra da kestiği bu kuyrukları ortalık yere atıp "Ey ahali koşun tilkilerin kuyruklarını kesiyorlar" diyerek bunu da bir kışkırtma malzemesi olarak kullanır.
* Karıştırıcılar olaylar esnasında medya görevlilerine büyük kolaylıklar göstermeye dikkat ederler. Çünkü gerçekleşen eylemler bir gazetede ya da bir televizyonda yayınlanmazsa, bu 'kendin karıştır, kendin ye' olmaktan öteye gidememiş beyhude bir çaba olarak karıştırıcını eksi hanesine not edilir.
* Hep büyük düşünürler. Önce mahalli, sonra ulusal, derken global amaçlar edinirler. Evrensel gayeli olanları, uzaylıları gaza getirip "Güzelim gezegenin ebesini dehlediler. Daha ne duruyorsunuz?!" diyerek, üstümüze salmaya bile çalışırlar. Neyse ki henüz bunu başaran olmamıştır.
|