kapat
   
SABAH Gazetesi
 
    Son Dakika
    Yazarlar
    Günün İçinden
    Ekonomi
    Gündem
    Siyaset
    Dünya
    Spor
    Hava Durumu
    Sarı Sayfalar
    Ana Sayfa
    Dosyalar
    Arşiv
    Etkinlikler
    Günaydın
    Televizyon
    Astroloji
    Magazin
    Sağlık
    Cumartesi
  » Aktüel Pazar
    Otomobil
    Sinema
    Çizerler
Bizimcity
Sizinkiler
emedya.sabah.com.tr
Google
Google Arama
 
Turgay Noyan @ SABAH
 

Çağa ayak uydurabilmek

Okurların hoşgörüsüne sığınarak bugün de tekne vergileri ile ilgili bir iki şey yazacağım. Hafta içinde Maliye Bakanı Unakıtan'ın bir açıklaması vardı. "Ondan alma, bundan alma. Nereden toplayacağız biz bu vergiyi?" diyordu Sayın Bakan... Düz vergici mantığıyla bakıldığında doğru bir söylem. Ama gerçek öyle mi? Maliye Bakanı, alacağı kararlarla ülkemizin, "biz bir yana" çocuklarımızın geleceğini etkileyen önemli insanlarından biridir. Onun adımları "Bu vergi ekonomimize ne getirir, ne götürür?" diye atılmak zorunda. Türkiye'nin en büyük sıkıntılarından biri işsizlik. Teknelerden zaten toplanamayan vergilerden vazgeçerseniz ve böylece Türk bayraklı tekne sayısını arttırırsanız yaratılacak ekonomik hareketlilikle doğacak ekonomik girdiler, sizin toplamayı hayal ettiklerinizin bile önüne geçer. Bunu vergi konusunu iyi bilen tüm kişiler söylüyor Bakın gerçekçi olmak zorundayız. Yabancı bayraklı teknelere yaptırım yerine, yabancılara bile Türk bayrağını takmayı özendirmeliyiz. Şöyle düşünelim. Yabancı bayraklı tekneler vergisiz yakıt alabiliyorlar. Sen adama gönüllü olarak Türk bayrağı çektirdiğin zaman her yakıt satışında alacağın vergi ondan beklediğini defalarca katlar. Bunun dışında o teknelerin Türkiye'de bağlanma, yıllık bakım gelirlerini bunlardan aldığın vergileri, insanların kazanacaklarından alınacak vergileri hiç düşünemiyor muyuz? Avrupa'dan en az hesapla 10 bin tekneyi Türkiye'ye getirebilsek, "Vergi şöyle dursun" 30-40 bin kişiye iş imkanı sağlarız. Bunun için de devletin para yatırması da gerekmiyor. Gölge etmesin başka ihsan istemez!.. 30-40 bin kişinin yılda birkaç kez ülkemize geliş gidişlerini, onların konuklarının Türkiye'ye geldiklerini, alışveriş yapıp para harcadıklarını düşünün En azından bu adamlar çıkıp bir yerlerde yemek yemez mi?

HER ADIMDA VERGİ YAĞAR
Gördüğünüz gibi toplanacak para say say bitmiyor. Bütün bunları kim önlüyor: Maliye ve bürokrasi. Sen ülkeye sel gibi akacak paranın önüne bir kez alacağın "Tekne Türkiye'ye gelmediği için aslında hiç alamadığın" KDV ve MTV uğruna bir set çekiyorsun. Set çekmek bile değil suyu başka tarafa yönlendiriyorsun. Sırası gelmişken "Nereye koyacağız bu 10 bin tekneyi?" sorusunun cevabını da vereyim. Bürokratik engelleme kaldırılırsa yapım izni bekleyen marinaların iki yıl içinde devreye girmesiyle bu kadar tekneye yer sağlanabilir Bakınız sadece Dalaman Yat Limanı'na yapılan bürokratik engellemeler başlı başına bir roman konusudur. Devlet ve bürokrasi 2 milyon dolar harcattığı firmayı yapacağı diğer dört limandan da vazgeçirmiştir. Aslında ülkemizin en büyük sıkıntısı devlet çarklarının ağır dönmesi ve bürokrasimizin kendisini hala 30-40 yıl öncesinin gücünde görmesidir. Bürokraside de çağı, teknolojiyi yakalamak zorundayız. Yalnız teknik değil kafa olarak da... Bunu yapamazsan sonunda elinde "gerçekte toplanamayan çağdışı" bir vergiye kalakalırsın. Buna başka bir iki örnek daha vereyim mi? Mesela; radyodan vergi alırsın. Sokakta satılan Çin malı radyoları bir yana bırakalım. Artık neredeyse tüm cep telefonlarında radyo vardır. Onları ister istemez görmemezlikten gelirsin. Çünkü bu iş çağdışı kalmıştır. Sen, GPS dediğimiz mevki tayin eden aletleri, Telsiz Genel Müdürlüğü'nden alınacak izne, vergiye bağlarsın. Bugün yeni otomobillerin hepsi GPS'li gelir. Otomobilden vazgeçtim, GPS'- ler cep telefonuna da girer. Yetmedi yeni kol saatlerinin de GPS'li modelleri üretilir...Haydi bakalım tut tutabilirsen, bul bulabilirsen!.. Böyle bir vergi, böyle bir bürokrasi çağdışı sayılmaz mı?..

YAZARIN ÖNCEKİ YAZILARI
 Balık ve ruh sağlığımız   / 27-03-2005
 Uluburun'un ulu yolculuğu   / 20-03-2005
 Çağa ayak uydurabilmek   / 13-03-2005
 Denizde kaç bayrağımız var?   / 06-03-2005
 Altın yumurtlayan tavuğu kesmek   / 27-02-2005
 İstanbullu olmak   / 13-02-2005
 Kadir Topbaş'a açık mektup   / 06-02-2005
 Yıkıldık ey halkım   / 30-01-2005
 Amacımız ne olabilir?   / 23-01-2005
 Kayıp bir filonun ardından   / 09-01-2005
    Aktüel Pazar Yazarlar
    Güncel
  » Hobi
    Röportaj
    Gurme
    İyi Yaşa
GÜNTAY ŞİMŞEK
Yolcu mu transit, para mı?
Son bir haftada, yurtdışından...
FİKRET AYDEMİR
Sinek Misali
Kıbrıs Rum kesimi yöneticileri Türkiye'den...
STELYO BERBERAKİS
Avrupa'dan Geçerken
Yunanistan'dan Türkiye'ye giriş...
YASEMİN TAŞKIN
Belediye Eli İle Komşuluk
Roma Belediyesi büyük...
TURGAY NOYAN
Vatandaşlar ve balık ehliyeti
Geçtiğimiz hafta Tarım ve...
Budist Türkler'in tuzlu çayı
Budist Türkler'in tuzlu çayı
Özbekler'in Kalmuk çayı tuzlu üstelik bazen yağ eklenerek sunuluyor.
Bu salondan çok zinde çıkacaksınız
Bu salondan çok zinde çıkacaksınız
Çiğdem Şardan ve Judy Ataman'ın ortak projesi "CityZen New Age...
Herkes yolcu biz gazeteciler hancıyız
Mehmet Barlas 'Rüzgar Gibi Geçti' adlı kitabında çoğu 'baba mirası'...
Ben de herkes gibi kefeni yırtmak istedim
Bu haftanın konuğu Beyazıt Öztürk. 36 yaşında ve...
Demokratik devrim tugaylarının komutanı
Soros... Uzakdoğulular'a göre bir vampir, eski Sovyet...
Çok şiddetli baş ağrısı ve bulantı asla ihmale gelmez
Beyinde oluşan anevrizma halk arasındaki adıyla 'baloncuk' kapalı ameliyatla da...
 
    Günün İçinden | Yazarlar | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Televizyon | Hava Durumu
Spor | Günaydın | Kapak Güzeli | Astroloji | Magazin | Sağlık | Bizim City | Çizerler
Cumartesi | Aktüel Pazar | Sarı Sayfalar | Otomobil | Dosyalar
   
    Copyright © 2003, 2004 - Tüm hakları saklıdır.
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.