|
|
|
|
|
|
Nedeni sağlıklı insan olma dürtüsü, lütfen saptırmayınız
(Konuşmaya başlamadan önce Reha Muhtar bir açıklamada bulunuyor:) Ateş Hattı programını yaparken programıma çok konuk oldu Mehmet Barlas. Kendi gündemini kendisi devam ettirir, konuşulanlara cevap vermez. Böyle huyları vardır...
* Zevkli olmuyor, tadı mı kaçıyor o zaman? REHA MUHTAR: Zevkli olmuyor değil, o kendi bildiğini söylemeye devam ediyor...
* Ne diyorsunuz Mehmet Bey? MEHMET BARLAS: Bu tecrübesi sigara içtiği dönemlere ait! Sigara içtiği dönemleri unutmaya çalıştığı için her şeyi yanlış hatırlıyor. (kahkahalar) MUHTAR: Bu söylediğime Emre Aköz de şahit! Neyse inşallah benim dediklerime cevap verecektir burada.
* Kaç gün oldu Reha Bey? MUHTAR: Bugün 11 gün oldu. (Konuştuğumuz gün itibarıyla 11'di, bugün 15 oldu) Nikotin alışkanlığının bitmesi, daha doğrusu vücudun nikotini istememesi için 12 gün gerekiyor. Ama psikolojik gereksinimler, alışkanlıklar da var; kolay bir süreç değil. Bu işi yapabilmek cesaret ister. Yani öyle Ortadoğu entelektüelliğine benzemez, bir Batılı cesaret ister!
* 'Bende de var cesaret' diyorsunuz... MUHTAR: Bende olduğu aşikâr!
* Tekrar içmeye başlarsanız kimsenin dilinden kurtulamayacaksınız ama... MUHTAR: 'En azından denedim' derim...
* Başaramazsanız, gocunmadan yazar mısınız köşenizde? MUHTAR: Gerekirse yazarım. Ancak yazmayı çok fazla istemem. Bu kendimle ilgili değil; sigarayı bırakmak isteyeceklerin cesaretini fazla kırmamak için.
* Niye yazarlar köşelerinde bunu günce gibi oturur yazar? İtici bir güç mü oluyor, daha mı çok yüreklendiriyor insanı? MUHTAR: Hayır, bu kişisel değil. Bunun kadar toplumsal bir olay yok dünyada, en azından Türkiye'de! Ama Mehmet Barlas gibi bu kadar entelektüel, çağdaş bir yazar bile şimdi şu anda sigarasını yakmışsa; böylesine toplumsal bir sorunu kendi öz tecrübenizle dile getirip insanların bırakmasını sağlamaya çalışmak ya da o tecrübenizi aktarmak yapılacak en toplumsal iş! Ben böyle görüyorum, onun için yazıyorum bunu. Yüzlerce e-mail geliyor, bırakmış olanlar var içlerinde ya da bırakmaya çalışanlar... Bir de sevgili Mehmet Barlas gibiler var; onlar da işi kinayesinden alıp sigarayı tüttürmeye devam ediyorlar.
* Mehmet Bey, niye bu meselede en çok eğlenen siz oldunuz? Özel bir nedeni var mı? BARLAS: Bir kere sevgili Reha şöyle bir hata yapıyor; 'Ortadoğu kökenli' diyor. Beni eleştirirken 'Amerika'ya, dış dünyaya bu kadar dönük bir insan nasıl sigara içer?' diyor. Sigara dediğimiz şey, yani tütün Amerika'dan geldi! MUHTAR: Şimdi tarihsel olarak nereden geldiğinin önemi yok, bunlar demagoji! Çok sevdiği ve çok çağdaş gördüğü ABD'de, New York'ta bütün kitapçılara girer, dört saat çıkmaz sevgili Barlas. Bugün o kitapçılara gittiği zaman sigara içebiliyor mu? Bugün orada güzel bir restorana gittiği zaman sigara içebiliyor mu? O zaman kökeninin nereden geldiği önemli değil... BARLAS: Ya bir cümle söyledim, bir saattir konuşuyor!
* Reha Bey izin verin lütfen.. MUHTAR: Çünkü demagoji yapacak biliyorum.
* Müdahalede bulunmayın, gerekirse ben yaparım! MUHTAR: Tarihsel olarak haklı olduğum yerde sonuna kadar haklılığımı savunacağım! BARLAS: Şimdi şunu ortaya çıkartalım, sigara Ortadoğu kökenli bir olay değil, Amerika kökenli. (Reha Muhtar kahkahalar atıyor) Amerika'nın icadından önce sigara, tütün yok. İkincisi, tabii ki sigara zararlı bir şey. Asla sigarayı içmeyi teşvik etmekten yana değilim. Ben de hayatımda bir kez bırakmayı denedim, başaramadım. Torunum doğacakken kızıma söz verdim, doğuma kadar hiç içmedim. 3 ay sürdü bu... Torunum doğduktan sonra puroyla devam ettim. Hala şu anda torunumla 4 saat oturayım, sigara içmiyorum. Biliyorum ki, içenler kadar içmeyenler de pasif içici hale gelip, zarar görüyor. Yani bunun zararını tartışmaya gerek yok. O bakımdan Reha'yı takdir ediyorum. Benim dikkatimi çeken sigarayı bıraktıktan sonra yazdığı yazıydı, 'Mahcup olmama rağmen cinsel gücümde bir artış olduğunu hissettim' dedi. MUHTAR: Ben hiç öyle bir şey demedim! Ben dedim ki; 'Biz sigara içerken, sürekli gazetelerde haberler çıkardı, sigara iktidarsızlığa yol açıyor, sigara çocuk düşürülmesine neden oluyor, sigara içenin çocuğu olmuyor' diye... 'Bunların gerçekte böyle bir etkisinin olmadığını; fakat tıp dünyasının insanları en can alıcı noktalarından vurup, sigarayı bıraktırmak için bunları söylediği kanısındayım' dedim. BARLAS: Bu da demagoji! Çünkü ben o yazıdan anladım ki, şuur altında sigarayı bırakma nedeni oydu!
* Doğru mu Sayın Muhtar? MUHTAR: Ben Ateş Hattı'nı böyle yönetmezdim! Bunlar tamamen manipülatif, tamamen spekülatif sorular! BARLAS: Dinle, bu Ateş Hattı değil!
* 'Bu zor süreçte bana yardımcı olacaklarına üstüme üstüme geliyorlar' diye düşünüyor musunuz? MUHTAR: Hayır, Ortadoğu'da düello geleneği yoktur, arkadan vurma, pusu kurma geleneği vardır! (gülüyor) Bunları bekliyordum, çünkü ben de aynı psikoloji içindeydim. Sigara içerken 'sigarayı bıraktım, sigarayı bırakın' gibi lafları duymaktan felaket rahatsız olurdum, kaçardım. Şu anda Mehmet Barlas'ın durumu da aynen bu. Suçluluk psikolojisinde olduğundan, sigarayı bırakma, sigaradan uzaklaşma vs. gibi konuları duymak istemiyor.
* Suçluluk duygusu var mı Mehmet Bey? BARLAS: Öncelikle 'Ortadoğu'da düello yoktur, pusu kurulur' dedi. Bu açıdan baktığı zaman, mesela Kılıç Aslan, Selahattin Eyyübi, Haçlı seferlerinde... MUHTAR: Şimdi sigarayla Selahattin Eyyübi'nin ne alakası var? Bu konuyu tartışmak istiyorsanız bunun menşei çok sevdiğimiz üstat Çetin Altan'dır. Onunla tartışın bu konuyu. Selahattin Eyyübi'yi geçelim, sigaraya gelelim.
* İzin verin sözünü bitirsin Reha Bey... MUHTAR: Ben bu kadar taraf bir yönetimle yapamam. (Barlas da, Muhtar da gülmekten konuşamaz haldeler...)
* 'Suçluluk duygusuna kapılıyor musunuz?' diye sordum Mehmet Bey... BARLAS: Suçluluk duygusuna kapılmam. Suçluluk duygusuna büyük sigara şirketleri kapılır! Zaten 100 milyar dolarlık tazminat davalarına hedef oldular, ödüyorlar, çünkü insanları zehirliyorlar. MUHTAR: İçen sizsiniz, sigara şirketi niye kapılsın? BARLAS: Ama nikotin alışkanlık yapıyor! MUHTAR: Tamam ama sigara şirketinin sahibi sigara içmiyor ki, adam sağlıklı bir şekilde yaşıyor, üstelik de sizin gibi insanlardan para kazanıyor. BARLAS: Nikotin bağımlılık yapan bir madde... Sigara şirketleri nikotinin bağımlılık yaptığı konusundaki raporları, tütünün kansere sebep olduğu hakkındaki raporları sümen altına ittiler, gizlediler. Şimdi açığa çıktığı için 100 milyarlık, 200 milyar dolarlık tazminat davalarına hedef oluyorlar. MUHTAR: Siz dava açmayı düşünmüyor musunuz sigara şirketlerine? BARLAS: Ben Türk sigarası içtiğim için şirketlerimizin başını belaya sokmam! MUHTAR: Koskoca Mehmet Barlas'tan yerli malı haftasının, Türk şirketlerinin savunuculuğunu yaptığını mı duyacaktım! Sırf sigara içmeye devam etmek için dünyadaki globallikten, korumacılığı yok eden yüzlerce yazıdan sonra, 'Türk şirketi olduğu için aleyhine bir şey yapmayacağım' lafını da mı duyacaktım! BARLAS: Sen bu demagojiyi yaparsan daha neler duyacaksın (kahkahalar atıyor).
* Bu kadar yıl içtikten sonra ne oluyor da bir gün kalkıp 'bırakıyorum' diyor insan? MUHTAR: Bir sene boyunca sigaranın o zehirli dumanını içime çektiğimi gözümün önüne getiriyordum. Spor yaparken sürekli aklıma şu cümle geliyordu: Sen sigara içiyorsun, uzun süre spor yapamazsın. BARLAS: Ne sporu yapıyordun? MUHTAR: Her gün yüzüyorum. BARLAS: Havuzda yüzüyorsun... MUHTAR: Evet havuzda... BARLAS: Havuz balığı gibisin yani. MUHTAR: Evet! Böyle betimlemelerle konuyu saptıracak, konudan yine uzaklaşılacak! Ben sizin bu sigarayı bırakmanız uğruna her şeyi, her yaftayı kabul edeceğim. Yeter ki Mehmet Barlas Türkiye'de düşünce zenginliğiyle insanlara örnek olduğu gibi, bu konuda da örnek olsun.
* Örnek olmayı ister misiniz? BARLAS: Ben sonuca bakıyorum. Reha'nın o beklediği şey olursa ben de bırakacağım tabii!
ŞİRİN SEVER
|
|
|
|
|
|
|
|
|