  |
|
İş dünyası alarma geçti!
 2025 yılında dünyanın yüzde 40'nda su kıtlığının baş göstereceğini biliyor muydunuz? Peki dünyadaki içilebilir su oranının sadece yüzde 3 olduğunu... Her 15 saniyede 1 çocuk susuzluktan ölüyor dersem içiniz burkulur, değil mi? Şu sıralar iş dünyası hiç olmadığı kadar çok 'sürdürülebilir kalkınma'ya kilitlendi. Ama tabii kalkınmanın bugünkü nesillerin ihtiyaçlarını, gelecek nesillerin kendi ihtiyaçlarını tehlikeye sokmadan karşılayabilen bir kalkınma olması şartıyla. Oluşumun adı İş Dünyası ve Sürdürülebilir Kalkınma Derneği. Dünyada 35 ülkede faaliyette ve imza atan 170 şirket de aktif üye. Türkiye ise TNT Genel Müdürü Turgut Yıldız'ın öncülüğünde bu işe soyundu. Dernek, Yılmaz'ın yanı sıra, Engin Güvenç ve Kıvanç Ersöz gibi isimlerin de ittirmesiyle faaliyete geçti. BP, TNT Express, Lafarge ve Procter&Gamble gibi dev şirketler de kurucu üye oldu. Amaç çevreye verilen zararı en asgariye indirecek projeleri hayata geçirmek.
Yılmaz, 2050 yılında dünyadaki araç sayısının 2 milyar olacağını hatırlatıyor ve "850 milyonu hidrojenle çalışırsa, dünyadaki kirliliğin 1 milyar ton azalacağı hesaplanıyor" diyor. Dernek şu anda özellikle enerji ve iklim değişikliğini tartışıyor, çözümler arıyor. P&G firması su sistemlerinin arıtılmasıyla ilgili araştırma yapıyor, TNT Lojistik, Dünya Yiyecek Örgütü'yle anlaşıp açlıkla savaşıyor, Lafarge, çimento fabrikalarının yarattığı kirliliği azaltmak için çalışıyor. Liste böyle uzayıp gidiyor.
İMKB istememiş!
Düşünebiliyor musunuz ABD'de Dow Jones endeksine bile 'sürdürülebilir kalkınma' konusu bir kriter olarak konmuş. Yılmaz ve Güvenç şu anda 140 şirketin bu kritere göre değerlendirildiğini söylüyor. Peki Türkiye bu işin neresinde? İMKB Başkanı'na da bu endeksin önerildiği ama olumsuz (!) yanıt verdiği düşünülürse henüz daha çok başında.
Sera gazları konusunda ülkeler açısından bağlayıcılığı bulunan Kyoto Anlaşması'na henüz imza atmamış olan Türkiye'nin en azından böyle bir derneğe geçit vermesine sevinmeyip de ne yapalım.
|
