| |
|
|
".. Sevişmek bir dakika!.."
"Sevmek bir ömür sürer" diye başlamıştım, dün yazıma.. Devamı şarkıdaki gibi.. "Sevişmek bir dakika" nerelere götürüyor işi, bakınız..
1980'li yılların başı.. Erkekçe Dergisi'ni bayiden 65 bin alıcısı kadın olan 151 bin kişiye satıyoruz. "Erkekçe Tavsiyeler" diye sorunlara ruhsal ve bilimsel çözümler öneren arka sayfalarımıza bir gün Anadolu'dan, İç Anadolu'dan bir mektup geldi.. "Yaşım 38!.. Tam 20 yıllık evliyim. 4 çocuğum var.. Orgazm diye bir şey varmış, onu ilk defa kocamın alıp da ortada bıraktığı sizin derginizi okurken öğrendim.." 20 yıllık evli.. 4 çocuk doğurmuş ve bir kerecik tatmine ulaşmamış, kocası ile.. Adam takmış fişi, bitirmiş işi, doğurtmuş çocuğu ya.. Tamam.. Erkek diye geziyor.. Anadolu'da kaç milyon kadın, aynen böyle tahmin etmek zor değil.. Mektubun sonrası korkunç.. Korkunç.. Aklımdan çıkmadı 25 yıldır.. Bu yüzden kelime kelime olmasa da, tümünü hatırlıyorum.. Şöyle bir şey.. "Üç hafta evvel, bir kahve içmek için alt katta oturan komşuma indim.. Benden 15 yaş falan küçük, ama iyi anlaşıyoruz kadınla.. Banyoda, 2 yaşındaki oğlunu yıkıyordu.. Sırtını sabunlarken beni de çağırdı.. 'Gel yardım et' diye.. Tas tas su dökmeye başladım. Çocuğu kuruladı, çıkardı, yatırdı. Kendi yıkanmaya başladı, ona da su döktüm.. 'Islandın abla' dedi.. 'Hadi soyun sen de yıkan bari..' Soyundum. Birlikte yıkanmaya başladık.. Sonra ne olduğunu, nasıl olduğunu anlamadım.. Hani 'Davullar çalar, şimşekler çakar' diyorsunuz ya dergide o oldu işte.. Kendimden geçtim.. Öldüm.. 'Bu olmalı' dedim içimden, o anı yaşarken.. Kendime gelince nasıl utandım.. Nasıl pişman oldum.. Hemen kaçtım yukarı.. Bu sapıklığı bir daha yapmamak, alt kata bir daha inmemek üzere yeminler ettim.. Kitaba el bastım.. Ama ertesi hamam günü kontrol edemediğim bir güç gene aşağı indirdi.. Gene şimşekler.. Davullar.. Gene utanç, gene pişmanlık.. Çok ayıp, çok günah, çok sapık birşeyler yapıyor, beni, ailesini çok seven kocama ihanet ediyorum.. Ağlıyorum.. Yemek yiyemez oluyorum, eriyor, çöküyor, ama hamam günü aşağıya koşmamı hiçbir şey engellemiyor.. Eroin gibi bir tutku bu.. Bu işi bitirmemin bir tek yolu var. Kendimi öldürmek.. Sizden acele cevap bekliyorum... Çözdünüz, çözdünüz.. Yoksa intihar edeceğim.. İçeceğim fare zehirini hazırladım bile.." Hadi, siz olun da cevap verin bakalım?.. Ne yazardınız, 38 yaşında, 20 yıllık evli, 4 çocuk annesi, ama kocasının koynunda tatmini hiç tatmamış, doyuma hiç ulaşmamış, bu heyecanı tesadüfen kendi cinsinden biri ile yaşamış bir kadına.. Utançtan, pişmanlıktan zaten ölen ama gene de giden kadına.. Utancından kendi ölüm kararını kendi veren kadına.. Hadi cevap verin.. Biz cevabı dergide değil, kadının verdiği komşudaki adrese yolladığımız özel mektupta verdik.. Ne cevap verdik tahmin edersiniz?.. Ya da dedim ya.. Siz olsanız ne yazardınız, mesela Ruhat, mesela İclal, mesela Balçiçek, Ayşeler ve ötekiler.. Siz olsanız ne yazardınız?.. İç Anadolu kadınından bir daha ses çıkmadı. Mektubunu bu sütunlarda okursa, 25 yıl sonra, belki gene yazar!..
|