Dünyanın bi ucundan tutmak

Şeye dikkat ettim geçen gün; insanlar şapka takan birine bu kim diye bakıyorlar! Bu kimden kasıt; yani mühim (!) biri zahir, artist martist. Mi acaba? Özetle bir şapka kondur tepene; yazacak konu babında 'gelişme' ve 'sonuç' bölümün Allah'a kalsın; buna mukabil çarpıcı (!) bi 'giriş'in olsun hesabı. Biz de n'aaptık ? Bunu yaptık netekim. E hoppadanak, 'hoppalacık' yaparak şu tarafa alıp kendimizi gelelim sadede. Okur takımı bilir; kulları (yanikim ben) iki konuya fazlasıyla duyarlıdır. Bir: Heyvanat alemini rahat bırakın, gerekirse 'insanat'a 'çüş' deyin. İki : Dünyanın düzenini nassı hacamat ettiniz, Hoop kendinize gelin! Bu durum çerçevesinde önerenlerin önerilerini önermeye (ooff be!) amade bir tutum içersindeyim. Rahmetli Adnan Kahveci'nin bir söyleşide altını çizdiği önemli hususu mesela, hatırlatsam dedim. Ben okuyunca etkilendiydim. Ola ki üç kişi de benden (bundan) etkilenir. Doğru mu? Nerden coştum yine? Bi anlatıvereyim: IPCC yani Hükümetlerarası İklim Değişimi Paneli'nde İklim Değişimi Tehtidi ile Yüzleşme Raporunda su meselesinden yana dünyanın ne tarafa doğru gittiği Mısır'daki sağır sultanın bile bilgisindedir diye ümidederken ben; gerçeğin dürtüklemesi ile bi sarsılıverdim. A kimsenin kulak memesinde bile diil Türkiye susuz kalmaya en aday ülkeymiş ayol! Nee boru mu?... Sular kesildiğinde, hani böyle birkaç gün; kendinizi nasıl hissettiğinizi bi hatırlayıversenize... İşte onu epey bir katlayın origami yapacakmışınız gibi, bi hissedin derinden. Nasıl oluyo? Arkası da yok hani.. Depolayalım bi kaç pet şişe durumu yok. Hı? Adnan Kahveci, tee o zamandan gündemi meşgul eden bu feci final için herkes kapısının önünü temizlese tüm şehir temiz kalır önerisinin su versiyonunu bilgimize sunmuş idi: Yapılan araştırmalara göre en çok su ziyanı, aka boka sifon çekmede oluyormuş (yani siz 'ak'a çekmeyin!) Bir de tabii umumi tuvaletlerde yandaki bölmede hacetini görene teşaşür sesi gitmesin için teharet musluklarının şar şar açılıp öylecene bırakılıp gitmesinden filan. Ki teharet musluğu müslüman adetidir ve dahi plastik maşrapa... Musluğu açık bırakıp gitmek de Türkler'e mahsustur... Ben şahsen o yazıyı okuduğum günden bu yana umumi tuvaletlere 'giriş' yaparken bi demet fazladan kağıt mendil tahsis ediyorum. Sadece bu 'temiz' şahsiyetlerin şarıldattığı muslukları kapatmak için. Ne başımın borcu esasında degil mi? Olsun. Kendimi dünyanın bi ucundan tutmuş hissediyorum. Tamamdır. 'Sera etkisi' ne falan girmeyeceğim, korkan eden olursa diye söylüyorum. Su olayına ufak bir dürtük yeter. Tabii kalın diilse deriler... Deriler deyince de 'geçmiş Kurban Bayramınız...' muhabbeti bağlıyor beni. Gördük halkımın kurban ediş şekillerindeki yaratıcılık ve duyarlılığı!... Dillerde tüyler bitti. Hayvan severler 'ağzı tüylü yeni bir tür' alternatifi şeklinde dolaşıyor kendilerini bildikleri bileli. Devam edin cellat ruhlu kestaneden kasap müsveddeleri.. Zaten tıngırdadığınız da yok. Hey yavrum hey! Ve hatta 'kurban' olsun size bu fakir...