Sevap için yaşatmalı

Her Kurban Bayramı kendimi dolaplara kilitleyip, bayram bitene kadar orada kalmak istiyorum. Sevap için kan dökülmesi fikri hayvancıkların sanki bir yanlış anlamaya KURBAN (!) gittiğini düşündürüyor.
ETMEYİN eylemeyin. Prof. Hüsrev Hatemi'nin de altını çizdiği gibi, bu hususun Kur'an'da fakirlere yardım etme mealinde yer aldığını artık biliyoruz (muyuz?)
Günümüz koşullarında fakir fukarayı kollama şeklinin de çağa uydurulması gerekmiyor mu? Oysa çoğunuz n'aapıyorsunuz? Parçaladığınız etleri, hali vakti yerinde olan konu komşuya veriyorsunuz. Bekir Coşkun'un geçen pazarki yazısı ne güzeldi. 'Sevap için öldürmek mi yaşatmak mı?' içerikliydi ve İNSAN Bekir Coşkun'u bir kez daha hayranlığımıza sunuyordu. (Sevgili güzel Andre'cim, bu senin kocaya alayımız hayranız; n'olucak bilmem?!) Sevap için YAŞATMALI ... Bence de. Kan dökmenin insanı kötülüklerden arındıracağı inancı ilkel bir inanç değil de nedir? Bari insanca bir özdeşleşme yaratıp, sevap için, hiç olmazsa bu Güney Asya'daki zavallıcıklara iki kuruş yardım edin diyerek ve bayramda kana bulanmadan iyi vakit geçimenizi temenni ederek konuyu değiştiriyorum. Yeni birşey öğrendim: Tatilde falan gırtlağa ağırlık verilir, özellikle sabah kahvaltılarında sıkı beslenilir filan ya. İşte zurnanın zırt dediği yer de tam burası oluyor. Gece 23.oo ile sabah 5.00 arası vücudumuz 'gençlik hormonu' salgılarmış. Kahvaltıda şekerli bişey yediğimiz an bizim bittiğimiz an oluyormuş. Bir çuval inciri berbat edip geceden salgılanan gençlik hormonunu filan hikaye ediyormuşuz. Yani özet: Misafirin getirdiği baklavayı, şekeri, çikolatayı gözünde çapak yemeyeceksin. Tatlıya bulanmak için öğleden sonrayı bekleyeceksin. Anladikos?

DALDANDALA ZIPLAYALIM
Ayrıca bu iyiliğimi unutmayasın bayramda beni göresin! Yalnız bayram hediyesi babında araba maraba gönderecek olursan eve yollayasın. Gazete bünyesinde dikkat çeker diyorlar! Bugün 'daldandaladaldandala' zıplayalım istiyorum. Semra'nın resimlerini gördünüz müydü Şamdan'da? 'Başımıza bu da mı gelicekti?" oldum ben. Yeni yarışmada dayatılan gelin prototipi, Semra'nın intikamını tüm gelinlerden yana aldıracak fikrindeyim. 'Fikrimin ince gülü'yse gelin adayı Seval'in senaryo gereği, heyecanı arttırmak için İnletmece modunda tutulduğundan yana. Yine de tanrı bizi bu programlardan ayırmasın derim! Yoksa akşam yemeği için kocamızı dolma sararak beklerken radyo niyetine neyin sesini dinlerdik? Yazacak konu, üzerinde tartışılacak mesele çeşitlemelerine lafa neresinden girerdik. Rütük, mütük, Begüm Kütük, şu erkeklerin, kadınlığı deneyimlediği yarışmayı gümrükten (!) bi çıkarsa da neşemizi bulsak asıl. Bitirirayak hizmette sınır tanımayarak bayram bulmacanızı da düşündük: Yazımda büyük harflerle yazılı kelimeleri bi yanyana okuyun bakiyim ne çıkacak? Aferin!..