| |
|
|
'Vatan hainliği!'
Kural olarak köşe yazılarındaki fikirlere karışmam. Bunlara dair okur eleştirilerini, o köşenin yazarıyla paylaşırım. Dilerse köşesine taşır, kendi okuruyla diyalog kurar. Ya da kurmaz. Ancak, kanaatlerle ilgili olarak bu köşe aracılığıyla gündeme taşıma hakkımı saklı tuttuğum bir alan var. Açık hakaret, kışkırtma, tehdit gibi, Sabah'ın yayıncılık anlayışına yakışmayan "faullere" düdük çalarım. Bunu burada ilk kez, değerli meslektaşım Kazım Kanat'ın bir yazısıyla ilgili olarak yapacağım. Kanat, 28 Ocak Cuma günü Uğur Vatan Hainidir başlıklı bir yazı yazdı. Konu, futbolcu Uğur Yıldırım'ın tercihini Türk Milli Takımı yerine Hollanda Milli Takımı için kullanmasıydı. Kanat, bu tercih nedeniyle Uğur'u "vatan haini" ilan etti! Vatan hainliği, ciddi bir suçlama. Yasada yeri var. Cezası da hayli ağır. Uğur, hem Türkiye Cumhuriyeti hem de Hollanda vatandaşı. Yani, "çifte vatandaş". Çifte vatandaşlık Türkiye ve Hollanda'da yasal. Bu durum, o statüye sahip insanların Cumhurbaşkanı, milletvekili, bürokrat, polis, subay vs. olmalarına engel değil. On binlerce çifte vatandaş, mesleki tercihini şu veya bu ülkede hiçbir suçlamayla karşılaşmadan kullanıyor. Bu insanlar arasında hatırı sayılır miktarda Sabah okuru da var. Eleştiri hakkı bizim meslekte kutsaldır. Ama eleştiri hakkı dayanaksız biçimde suçlama ve mahketme hakkı demek değildir. Eleştirinin ölçüsü ve düzeyi olduğunu hatırdan çıkarmayalım. İnsanları gereksiz yere töhmet altında bırakmayalım. Bize bu yakışır.
|