|
|
|
|
|
|
Siyaset yapma tarzımız farklı
* Erdoğan 'Bakan ve milletvekili yakınlarının belediye başkanlığına aday olamayacağını' söylemiş, siz dinlememişsiniz, öyle mi? Alınan karar şöyleydi: Milletvekillerinin kendi seçim bölgesinde aday olamazlar. Ali Babacan'ın seçim bölgesi Ankara. Kayınbiraderinin Afyon'dan aday olmasını engelleyen bir durum yok. Reyhan Hanım da buna karşı gelince, aramızda sorunlar çıktı. Reyhan Balandı, diğer vekilimiz İbrahim Hakkı Aşkar'la birlikte görevden alınmamızı talep etti.
* 'İl başkanları milletvekillerinin üstündedir' düşüncesiyle yazışmaları 'rica ederim' diye yaptınız mı? 'Parti protokolümüze göre parti dışındaki bütün faaliyetlerde milletvekilleri il başkanından önce gelir. Ama partinin iç protokolünde il belediye başkanı da, milletvekilleri de il başkanından önde değildir! Kaldı ki, Başbakanımız demiştir 'Arkadaşlar, herkes milletvekili olabilir ama ancak lider olanlar il başkanı olur' diye. Ancak Reyhan Balandı Hanımefendi'ye göre il başkanı milletvekilinin emrindedir, vekil geldiği zaman ayağa kalkar. 'Falan milletvekili il başkanından çay istiyordu, il başkanı da getiriyordu' diye örnekler veriyordu. Herhalde, kendisine çay-kahve ikram eden, eliyle hizmet eden bir il başkanı bekliyor. Bu ne Reyhan Balandı'ya yapılır, ne başkasına!
* 'Reyhan Hanım'la dünya görüşümüz örtüşmüyor' derken ne kastediyorsunuz peki? O basına yanlış yansıdı. 'Siyaset tarzımız farklı' cümlesini kullandım ben. 'Siyasi görüşümüz farklı' ile 'Siyaset tarzımız farklı' aynı şey değildir.
* Farklı olan nedir? Dediğim gibi; kendisini her şeyin üzerinde gören, herkesi kendi emrinde sanan, devamlı bağırma çağırmayla iş yaptırmak isteyen biri.
* 'Bakanlıklara gitmesen iyi olur' demenizin gerekçesi nedir? Kadın kollarımızla ilgili tartışma esnasında telefonda konuşurken 'Bunlar benim dedikodumu çıkarmış bazı bakanlarla' dedi. Ben de 'Reyhan Hanım, bunu kim yaptıysa üstüne gideriz, gereğini yaparız ama sizden istirhamım şu; siz de her yerde gece yarısı bakanlar beni çağırıyor, oturup konuşuyoruz diye konuşmayın. Afyon dar bir yer, kötü niyetli insanlar yanlış yorumluyor' dedim. Bu konuşmamız 2003 yılında oldu. O günden bugüne kadar da gündeme gelmedi. 26 Kasım 2004'te Başbakanlık'taki toplantıda da bunu anlattı. Yani o lafın benim ağzımdan çıkmadığını, kendisi de söyledi.
|
|
|
|
|
|
|
|
|