|
|
|
|
|
|
'Asıl bu sistem kral yaratıyor'
AKP, güçlü hükümet konusunda ısrarlı. Kuzu, "Başka türlü 100 bin sayfalık ev ödevini yapıp AB'ye giremeyiz" diyor.
Türkiye'de yıllardır yönetim sistemi tartışmasının ana eksenini, 'mecliste tüm siyasi fikirlerin temsili' ile 'istikrarı sağlayacak güçlü hükümet' ikilemi oluşturdu. Ancak her ikisini de klasik meclisli sistemde sağlamak zor. Bu husus Türkiye Ekonomik ve Sosyal Etüdler Vakfı (TESEV) tarafından hazırlanan raporlarda da vurgulanıyor. Buna göre tüm partilerin meclise girmesine olanak verildiğinde tek bir partinin hükümet kurması zor. İster istemez koalisyon hükümeti kurmak gerekiyor. Ancak Türkiye gibi uzlaşma kültürünün olmadığı toplumlarda koalisyonlar çok çabuk dağılıyor. Seçim barajı gibi yöntemlerle meclise daha az sayıda partinin girmesi sağlandığında ise güçlü ve istikrarlı tek parti hükümetleri ortaya çıkıyor. Ancak bu kez de pek çok parti ve onları destekleyenler meclis dışında kalıyor. Ayrıca yüzde 25 oy alarak mecliste yüzde 50'lik çoğunluk sağlanıyor. Avrupa Birliği'nin "Yüzde 10'luk seçim barajı azınlıkta kalanların temsiline izin vermiyor, değiştirin" uyarısı da, Türkiye'yi önünde duran bu ikilem konusunda daha hızlı karar almaya zorluyor.
AKP'NİN MODELİ Başkanlık sistemini formüle eden AKP vekili ve Meclis Anayasa Komisyonu Başkanı Burhan Kuzu da, bu tartışmanın tekrar gündeme gelmesinde AB'nin bu talebinin önemli olduğunun altını çiziyor. Kuzu şunları söylüyor: "Baraj düşürülürse Meclis'e 10 parti girer, 4 partili koalisyonlar kurmak zorunda kalınır. Bu şekilde 100 bin sayfalık ev ödevlerini yapıp AB'ye girmek mümkün değil". Başkanlık sisteminden başka seçenek olmadığını ifade eden Kuzu, başkanlık sisteminin aslında yanlış adlandırıldığını buna "Kongre Modeli" demenin daha doğru olacağını belirtiyor.
'CUMHURBAŞKANI YOK' Bu sistemde asıl iradenin milletvekillerinde olacağını kaydeden Kuzu "Halbuki bizimki gibi parlamenter sistemde yasaların yüzde 98'ini hükümet yapar, biz milletvekilleri Meclis'te sadece görüşürüz. Oylamadan başka hiçbir katkımız olmaz. Yasayı yapan da uygulayan da hükümet olur. Bütçeyi de hükümet hazırlar, hükümet harcar. Parlamenter sistem 'Oğlan bizim, kız bizim' modelidir. Ama başkanlık sisteminde hükümet tamamen dışarıdan kuruluyor. Milletvekili bakan bile olamıyor. Başkanı halk seçiyor ama iki dönemden fazla seçilemiyor" diyor. Bu sistemde cumhurbaşkanın da olmayacağını belirten Kuzu "Ancak Anayasa Mahkemesi yerinde duracak" diyor. Başkanlık sisteminin federal yapı gerektirdiği şeklindeki iddialara katılmadığını ifade eden Kuzu şöyle konuşuyor: "Başkanlık federal yapıyla olur diye bir şey yok. Almanya da federal bir ülke ama başkanlıkla yönetilmiyor. Bugün bizde başbakanlar fiilen başkan gibi. Sanıyorlar ki başkan değil de kral geliyor. Asıl kral, parlamenter sistemde.
YARIN * Türkiye'de bugüne kadar hangi siyasi modeller uygulandı? * Başkanlık sisteminin getirdiği avantajlar ve dezavantajlar neler?
Nevzat ATAL
|
|
|
|
|
|
|
|
|