|
|
Devlet adına ticaret zor
Aylar önce Maliye Bakanı Kemal Unakıtan, Yavuz Donat'a 'Yurtdışı Harcı'nın kaldırılacağını söylemişti. Geçen hafta da bakanın verdiği söz üzere 'Yurtdışı Harcı' kaldırılınca içimden Unakıtan'ı tebrik etmek geldi. Ancak, Unakıtan aylar önce verdiği sözü Başbakan Erdoğan'a karşı savunamamış. Bir defa kendi vatandaşının yurtdışına çıkmasını vesile ederek para kesen devlet, harç değil haraç alıyor, demektir. Bir nevi Türkiye dışına çıkılmasını önlemek için paradan demir perde örülmeye çalışılıyor. Yurtdışı Harcı'nın 90'lı yıllardaki adı 'Konut Fonu'ydu. Ama bu fonun nasıl kullanıldığı hiçbir zaman izah edilemedi. Hatta 90'larda 100 USD olarak alınan bu fon için o kadar istisnai durum ortaya çıkmıştı ki, yurtdışına giden 100 kişinin sadece 35'inden tahsilat yapılıyordu. Havalimanında bir çok insan 'Konut Fonu' zengini oldu. Mesut Yılmaz'ın başbakanlığı döneminde kaldırılan 'Konut Fonu' önceki hükümet döneminde 'Yurtdışı Harcı' ismiyle 70 milyon TL olarak geri döndü. Eğer, yurtdışına çıkan vatandaşa parasal bir ceza verilecekse, bunda hiçbir istisnai durum oluşturulmadan, rakamı düşük tutarak ve de yolcu biletine yansıtarak çözüm bulunması gerektiğini defalarca söyledik, ama bizim ağabeylik pozisyonumuz olmadığından kimse kaale almadı. Fakat, ağabey pozisyonundaki Unakıtan aldığı doğru kararı savunamamış. Başbakan'ın ilk defa fonu doğru yerinde kullanmak için yola çıktığı esnada bakanı tarafından yarı yolda bırakılması hoş değil. Ancak, yeniden uygulamaya girecekse ki Başbakan kararlı görünüyoryukarda anlattığımız hususlar dikkate alınırsa iyi olur. Rakam düşük olmalı, kimse muaf tutulmamalı ve ödeme için ayrı işlem yapılmak yerine, alan vergisi gibi bu rakamda direkt bilete yansıtılmalı. Ama tamamen kaldırılırsa daha hoş olur.
|