Mübarek bayramınız geçmiş olsun

Dikkat ederseniz 'Geçmiş bayramınız mübarek olsun' yazmamışım. Hoş ben 'İyi bayramlar' veya 'Bayramın kutlu olsun' demeyi tercih edenlerdenim o da ayrı. 'Kırmızı Başlığına niçin takla attırdın?' 'Bu ne demek?' dersen zaten bu yazıyı okuma. Kafanı yormayacağın zeka kıvılcımsız yazılar yazan arkadaşlar var onnarınkini oku. Hem duur; hazır mestaneyi kendime yontmuşken heykeli bi bitiriim, soona geçeriz bayramın geçmişine. Efendicaazıma söylemeye başlıyorum: Yeni havadisler bulucam, onlardan turşu kurucam, benden sonrakilere selam bırakıcam tearikiyle durumdan vazife çıkaran bi magazinci arkadaş, bünyeye yeni katılan yazardan demeç almış... İçinde benim de bulunduğum. Anasından elinde kalemiyle doğmamış (!), kitaba veya köşeye yazar bi takım isimleri böyle ortaya alevli sıralamışlar bunlar. 'Yazarkasa' diyerekten de peek yaratıcı bi tabir kondurmuşlar. İşte bu salak tartışma bir hafta falan süründü yerlerde. Örneklerden biri, dedi; 'Ben başkayıııım kattttiyetle klasifikasyon dışıyııım, hem birbirimizle ayran içmişliğimiz var bana nassı bunu yapar?' Beriki dedi; 'Saygım-suygum var, sakin durun fekat yanınızda tedbir de bulundurun.' Falan filan... Sanki Rahşan Hanım'ın saldığı katiller topluma yeniden kazanılmak için günah çıkartıyor. Ben de salak gibi tee Amasya'lardan, çekim çüküm sırasında boşluğuma gelip, haberi okuyunca kendi kendime ne gerek vardı cevap verecek dediğim bir iki kelam etmiş bulundum. Toplumca hafızalar balık, zaman da geçmiş. Unutmuşsunuzdur bile. Hazır vakti zemanında birileri tedbirsizlik etmiş bu köşeyi emanet etmişken bende iki çızıktıriim konu hakkında diyor ve devam ediyorum. Gerekirse polemiği iliğine kadar yaparım ayrı. Kitapkaset reklamına fayda hadiselerine bakmıyoruz ne yazık ki. Vak'a popüler kimliğimizin gereklerini (Onlar neyse işte?) yerine getirmiyoruz. Bilerekteen ve isteyerekteeen gel gör ki iki satırla da olsun hedef 'kütle'lerinden ki nedir onlar? 'Yazars kasa'lar faide umanlar var işte. Eğerkim söz konusu kişi 'Örrrnek İsimler' bölümünde magazincinin gadrine uğradıysa (ki düşüne düşüne saç kalmadıysa kafamızda, tuzaklara düşmemek elimizdedir. Di mi? Di mi? Di mi?) yine ayıp etmiş sayılıyor. İnsan edeceği lafın gideceği yeri yönü hesap etmeli değil midir? Sonra ne o beyanatta kül bırakmayarak arkasına takılan en hakiki öz yazar çizer takımı... Tuzak sorulara edebi kimlikten uzak cevapsal hamleler... Ağzına her mikrofon dayandığında kendini konuşmak zorunda hisseden televole şürekasından ne farkınız kalıyor Sayın SAYIN'lar. Peki; dedik ya say ki isimler 'soran'dan geldi. Hangi kıstasa göre bulamaç etmeye çalıştığı bu muhteşem dosyası(!) için magazinciye kaç puan veriyoruz? Herkes haddini bilecek! Diil mi güzel kardeşim? Görmiyim bi daa. O.K? Aman. Zeka pırıltılarından nerelere nerelere geldik. Parladık bi yol. Olur be bazen. Şu dünya üzerinde birilerinden eksik veya fazla yaşamış ama yaşadığını mas etmiş bi çizgi roman kahramanınız olarak susa susa derviş veyahut lama olsak ne yazar? Diyor giderayak YAZAR. Bundan sonra böyle... Ne denmiş? Alçakgönüllü davranmayın öylesiniz zannederler. Zannettiğiniz gibi değil yavrular... Anlaşılmayan bişey kaldıysa e-mail kutularına da servis yapılır. Hani 'Mübarek bayramınız geçmiş olsun'u açıcak ve etrafa komiklikler saçıcaktık? Cep telefonu mesaj örnekleriyle, kapı ziliniz ilen işaret parmaa arasında Japon yapıştırıcısı mevcutmuşcasına kararlı bir iştiyaklan sizi taciz eden mahallenizin oğulcuklarıyla, aynı amaca hizmetten beyin delen davulcucuklarıyla. Önümüz arkamız sağımız solumuz BAYRAM nasılsa. Bi daaki sefere artıkın.