|
|
|
|
|
|
Hitchcock- Agatha animasyonda buluştu
N.Ö.: Sinemamızın ekonomik zorluklarına girecek olursak... A.Ö.: Bütün ciro toplam 80 milyon dolar. Yani; bir tane mobilya firmasının bir yıllık cirosu kadar. Fransa'da 300 milyon bilet kesiliyor, 4 bin salonu var ve yılda 150 sinema filmi yapılıyor. Sinema bir toplumun bütün ruhunu, sanatını, mimarisini, şiirini, müziğini, coğrafyasını, mekanını, insan yüzünü, el hareketlerini, şiirini yani her şeyini bir potada toplayan bir kavram. Bir toplumun ruh haritası. Onu yok etmek için on yıllardır elden gelen yapılmış. Ama ben bu filmde bir destek buldum iş dünyasından. Filmde yer alan ve Türk sinemasında ilk kez yapılan dört dakikalık animasyonu gerçekleştiren Meteksan Bilişim Grubu aynı zamanda filmin ortağı oldu. Dünyada çok örnekleri var ama Türkiye'de ilk kez bilişim sektörü ile sinema bir araya geldi. Bu bir vizyondu. Meteksan bu cesareti gösterdi, sektörde yeni atılımlar yapmaya da niyetliler. Bu bir çaba gerektirdi ve ben böyle bir yatırımcıyı sinemaya kazandırdığım için açıkçası mutluyum. N.Ö:. Animasyon fikri nerden çıktı... A.Ö.: Biliyorsun Meteksan Bilişim Grubu'na bağlı Mobil Soft'da yapıldı animasyon. Filme başlarken bir anahtar vermek istedim seyirciye, yani; "İzleyeceğin bu filmin kodlarından birisini şimdi sana veriyorum, böyle bir film seyredeceksin" gibi. Dört dakikalık bir çizgi hikaye. İki dakikası filmin başında, finali ise filmin sonunda. Bir gün oturup Pera Palas'ta değişik dönemlerde gelip kalmış olan Alfred Hitchcock ile Agatha Christie arasında bir aşk macerası kurguladım. Filmin bu anlamda bir ironik tabakası var zaten. Yahu artık anlattırma da gidip seyretsinler!
|
|
|
|
|
|
|
|
|