|
 |
 |
 |
 |
|
140 imzanın perde arkası
Amerika ile krize neden olan 'mektup protestosu'nun hükümetin bilgisi dahilinde gerçekleştiği ortaya çıktı.
AK Parti'den ABD'ye gönderilen, Felluce ve 'ekümenik tartışması'yla ilgili iki mektup 'Partide bölünmeler yaşanıyor' yorumuna neden olmuştu. İşte 'mektup protestosu'nun perde arkası:
İLK TEPKİ BİREYSELDİ
Felluce katliamı ile ilgili ilk mektup bireysel tepkiydi. Aralarında CHP'lilerin de bulunduğu 140 vekilin imzaladığı ikinci mektup ise Dışişleri'nin bilgisi dahilinde kaleme alındı.
BÜROKRATLAR YAZDI
Bildirinin ana hatlarını bakanlık bürokratları belirledi. 'Kınama' ifadesi son anda metinden çıkarıldı ve mektup ABD'nin Ankara Büyükelçisi'ne gönderildi.
Kriz yaratan iki mektubun perde arkası
Felluce operasyonu için Bush'a gönderilen AKP'li Demir'in mektubu bireysel kaldı, Başoğlu'nun 'ekümenik' protestosuna ise Dışişleri'nin bilgisi dahilinde 112 imza geldi.
AK Partili milletvekillerinin Felluce ve 'ekümenik' unvanı gerekçeleriyle kaleme aldığı "ABD'ye protesto" mektupları, iç ve dış politikada büyük ilgiyle izlendi. İktidar partisinde ABD'ye yönelik protestoların artması ve bu eylemlerin 'Milli Görüş'ün eylemlerini yoğunlaştırdığı döneme denk gelmesi "Parti'de yeni bir eksen mi oluşuyor" sorularını gündeme getirdi. Ancak SABAH'ın araştırması, mektupların "Parti içinde yeni bir kopuş başlangıcı" olduğu yorumlarının doğru olmadığını, ABD'ye yönelik çıkışların büyük ölçüde bireysel olduğunu ortaya çıkardı. Partililer "Bu AKP içinde bir çatlak göstergesi değil, çünkü hükümet partinin gazını alıyor" diyor. Buna karşın iki mektuptan en az birinde Dışişleri Bakanlığı ile dirsek teması oldu. ABD Başkanı George Bush'a Felluce operasyonu nedeniyle 'Milli Görüş' kökenli Samsun Milletvekili Cemal Yılmaz Demir'in gönderdiği mektup 'bireysel' nedenlerle ortaya çıktı. CHP'den transfer olan Atilla Başoğlu'nun 'ekümenik' tepkisi nedeniyle hazırladığı telgraf ise, Dışişleri'nin yakın koordinasyonu ile gerçekleşti ve AKP'den 112 milletvekili imzaladı.
İLK KINAMA BİREYSEL
İşte ABD ile krize yol açan bu tepkiler şöyle gelişti: AKP'den ABD'ye ilk tepki 25 Kasım'da Felluce operasyonu nedeniyle geldi. Başbakan Erdoğan ve Dışişleri Bakanı Gül'ün de tepki gösterdiği Felluce görüntülerinin yayınlanmasından sonra Samsun Milletvekili Demir, ABD Başkanı Bush'a Felluce operasyonu nedeniyle bir kınama mektubu gönderdi. Aynı günlerde TBMM İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu Başkanı Mehmet Elkatmış da ABD'yi soykırım yapmakla suçlayan sert bir açıklama yapmıştı. Elkatmış gibi Demir de mektubu parti yönetimine danışmadan hazırladı. Erbakan'ın ABD'ye yönelik protestolarını yoğunlaştırdığı döneme de rastlayan Demir'in sert mektubunda şöyle denildi: "Allah'ın kutsal mabedinde askerlerinizin silahsız, savunmasız ve yaralı Iraklının başına yağdırdığı kurşun, aslında insanlığa ve insani değerlere sıkılmıştır. Nerede savaşın nedeni sayılan dünyayı ve insanlığı tehdit eden silahlar? Irak halkının başına yağan her bomba ve kurşun sizin yarattığınız nefreti beslemektedir. Irzına geçilen ve anneniz, babanız olduğunu düşündüğünüzde, giderek artan nefretin kaynağı hakkında fikir sahibi olacağınıza eminim." SABAH'ın sorularını yanıtlayan Demir, mektubunda başka milletvekillerinin imzası olmadığını belirterek, "Yaptığım bireysel bir tepki. Parti yönetimine danışmadım, metni kendim hazırladım" dedi.
VE YAYGIN PROTESTO
Bu mektuptan bir gün sonra, bu kez 'ekümenik' krizi patladı. Adana Milletvekili Atilla Başoğlu, ABD Büyükelçisi Edelman'dan gelen davetiyede 'Ekümenik' tanımlaması dikkatini çekince Edelman'ın kınanması için hazırlıklara başladı. Grup Başkanvekilleri ile temasa geçildi. Onlar da Dışişleri Bakanlığı ile temas kurdu. Abdullah Gül'ün bilgisi dahilinde bakanlık bürokratları metnin ana hatlarını belirleyerek, grubu bilgilendirdiler. Metinde yer alan "kınama" sözcüğü son anda Dışişleri'nin de uyarısıyla çıkarıldı. Bunun çıkarılmasında AKP grup başkanvekilleri ve Dışişleri yetkililerinin etkisi oldu. Başoğlu, ilk hazırladığı metnin çok sert olduğunu belirterek, "Ancak metnin üzerinde çok oynadım, son şeklini verdim. Kınama sözcüğü vardı bunu da çıkardım" dedi. Dışişleri de metinle ilgili kendilerine danışıldığını doğruladı. Metni önce Başoğlu ile birlikte 15 vekil imzaladı. Ardından grup başkanvekilleri Faruk Çelik ve İrfan Gündüz de imzalarıyla destek verdi. Aralarında CHP'lilerin de bulunduğu toplam 140'a yakın vekil metne imza attı.
Ergun AKSOY- Hülya KARABAĞLI
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
