Demirel: Bütünleşmeyi seçim yapar...
Güniz Sokak, her zamanki gibi... Türkiye'nin çeşitli yerlerinden gelenler kapıda bekliyor. 9. Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel çalışma odasında Samsun'dan gelmiş iki kişi ile konuşuyor. Ziyaretçiler, "ANAP Genel Başkanı'nın da istifasına neden olan sağda birlik nasıl sağlanır?" sorusuna odaklı. Demirel, şu yanıtı veriyor: "Tepede birleşme meseleyi halletmez. Tabanda bir hareket var ki tepede bunlar konuşuluyor..." Merkez sağda bütünleşmenin ne şekilde sağlanabileceğini sorduğumuzda, yanıtı şöyle oluyor: "Siyaset 1981'de parçalanınca boşluk doğdu. Şimdi seçimin tekrar bunları bir araya getirmesi lazım. Seçime 2-3 yıl var. Ama eninde sonunda bu süreç yaşanır ve sağda ve solda partiler bir araya gelir."
AKP "Mainstream" Partisi
Demirel'in, iktidar partisi AKP'ye bakışına gelince; Önce, "Siyasi iktidarın alternatifi yok gibi görülüyor" tesbitinde bulunup, ekliyor: "Alternatifi olmaması da kötü. Alternatif olmayınca siyasetin işi de zorlaşır. Halk bunların arkasından gitmeyelim diyor. Ama hangi dala tutunacağını da bilmiyor. Onun için sistemi sağlayan ve koruyan muhalefettir." "İktidara kredinin devam ettiğini", ancak bir süre sonra "gelir dağılımındaki bozukluk" dolayısıyla tepkinin artacağına işaret ediyor. AKP'yi siyasi yelpazenin neresinde gördüğünü de açıklıyor. Siyasi parti yöneticilerinin; geçmişle olan irtibatına, bugün ülkenin siyasi meselelerine bakışına ve icraatına bakarak bu değerlendirmeyi yapmak gerektiğinin altını çizip, devam ediyor: "Ekonomide liberal, AB'ye taraftarlık ve onun gerektirdiği reformları yapma ile Türkiye Cumhuriyeti devletinin temel çizgilerine uyma, laik ve üniter devlete sahip çıkma durumunda görünüyorlar. Bu siyasi parti kurucularına bakarak verilecek kararı da etkiliyor..." Demirel, AKP ile ilgili şu tanımda bulunuyor: "AKP bir mainstream (Ana akar) partisidir..." Tahlilinin nedeni, bir önceki hükümette koalisyonda bulunan üç parti ile ana muhalefette olan DYP'nin, seçimde aldıkları oyları sıralayarak açıklıyor. Demirel, AKP tahliline noktayı şöyle koyuyor: "Detaya inmeden icraatlarına bakılırsa, AKP orta sağda bir partidir, denilebilir."
Muhalefetin durumu
Muhalefeti geçmişte en iyi gerçekleştiren birinin, bugün eleştiri konusu yapılan muhalefetin durumunu nasıl değerlendirdiğine gelince; Demirel, bunu seçim sisteminden kaynaklanan nedenlerle, parlamentoda temsilde adaletsizliğin ortaya çıkmasına bağlıyor. Bir de merkez sağ ve solun 1981 sonrası çok parçalı hale gelmiş olmasına. Demirel, şöyle diyor: "Seçimde yüzde 7'nin üzerinde rey almış partiler de parlamentoda temsil edilseydi, muhalefet daha iyi işlerdi. Siyasi partiler Meclis dışında kalınca seslerini duyurmaları zor. Meclis'in sadece kürsüsü değil, havası da çok büyük."
CHP'de bütünleşme
CHP'nin bugün içinde bulunduğu durumu ise şöyle yorumluyor: "CHP çekirdeği etrafında, dünden beri sol siyaseti yürüten parçaların bir araya gelmesi gerektiğine kaniyim. Siyaset bir fedakarlıktır. Bir yere varılması lazımdır. Uzayıp kısalması mümkün olmayanların arkasına halkın düşmesi beklenemez. Oy bölmekten başka işe de yaramıyorsa siyasi parti yöneticileri durup düşünmeleri lazımdır." Demirel, Türk siyasetinin istikrar kazanması için seçim sisteminde değişikliğe gidilmesi gerektiğine inanıyor. Önerdiği, TÜSİAD ve TBMM Başkanı Bülent Arınç'ın önerdiğinden farklı. Barajın aşağı çekilmesi ve dar bölge sisteminin uygulanmasından yana. Her seçim bölgesinin bir milletvekili çıkaracak şekilde olması gerektiği görüşünde. Böylece milletvekilinin seçmeni ile sürekli bağ kurmak zorunda kalacağını, temsilde adalet sağlanırken, istikrarın da beraberinde geleceğini belirtiyor. Cumhurbaşkanı Sezer'in Çankaya'da kendisi gibi davranmadığına ilişkin yorumlara yanıtı ise şöyle oluyor: "Görevini anladığı şekilde yapıyor. Herkesin bir yoğurt yiyişi vardır. Halkın beklentileri değerlendirilebilir, ama o mevkiye gelmiş kimselerin yaptığını bildiği kanaatindeyim..." İki gün sonra AP Genel Başkanlığı'na seçilişinin 40'ıncı yılını kutlayacak Demirel'in siyasete bakışı böyle.
|