Bayram ve Bülent Koçak
Dini Bayramlarımızda hüzünlenir ve bir nostalji uçurumun içine düşerim. Aklıma hep eski Bayramlar, "Ağabey" dediğim insanlar gelir. En büyük dileğim de onların daha uzun seneler at yarışlarını takip edebilmeleridir. Bu ağabeylerimden biri, yarışçılığımıza Teknik Büro görevlisi, Büro şefi, start hakemi, spiker, antrenör, menajer olarak hizmet vermiş olan "Arnavut" lakaplı Bülent Koçak. Bildiği konularda hiç taviz vermeyen, hiçbir zaman kimseye müdahale etmeyen, sert tavırları ile herkesin korktuğu ama adam gibi adam olduğu için herkesin sayıp, sevdiği Bülent Koçak. Bülent ağabey birçok konuda bana da öğretmenlik yapmıştır. Hepsi benden en az on yaş büyük arkadaşları ile her gittikleri yere (Sulukule de Kasap Orhan'ın yeri de dahil) beni de götürürdü. O zamanlar deklareler, start numaraları yarış günü sabahı belli olurdu. Start numarası çekme işini de, Bülent Ağabey yapardı. Hiç unutmuyorum bir Bayram sabahı deklareler bitmiş, sıra start çekme işine gelmişti. Bir 1000 metre koşusu idi. Bülent Ağabey, camianın unutulmaz isimlerinden Alaattin Başgil (Hacı)'in tayına en dış startı çekince, Hacı Alaattin'in ağzından "Eline " diye bir laf çıktı. Arnavut Bülent durur mu hemen cevabı yapıştırdı ve "Bayram günü bana ağzımı bozdurdun" deyip, numaraları alıp, içeri girdi. Koçak'ı yaklaşık bir saat sonra geri getirebildiler. Onu geri getiren Jak Hadora'nın (Jako) terler içindeki hali bugün bile gözlerimin önümde. Arnavut inadı kırmak terlemeden mümkün olmamıştı.
|