kapat
   
SABAH Gazetesi
 
  » Yazarlar
    Günün İçinden
    Ekonomi
    Gündem
    Siyaset
    Dünya
    Spor
    Hava Durumu
    Sarı Sayfalar
    Ana Sayfa
    Dosyalar
    Arşiv
    Etkinlikler
    Günaydın
    Televizyon
    Astroloji
    Magazin
    Sağlık
    Cuma
    Cumartesi
    Aktüel Pazar
    Otomobil
    Sinema
    Çizerler
Bizimcity
Sizinkiler
emedya.sabah.com.tr
Google
Google Arama
 
Yavuz Semerci @ SABAH
 

Büyük takımlardan ne zaman kurtulacağız?..

Bir futbolsever olarak, Türk futbolunun içinde bulunduğu durumu nasıl değerlendiriyorsunuz? Kalitenin giderek düştüğü ve istenilen sıçramanın bir türlü gerçekleşmediği yolunda genel bir yaklaşım var.
Bu tespite katılıyorum.
47 yıllık futbol ligi tarihimizde sadece 4 takımın, son 23 yılda ise sadece 3 takımın şampiyon olması, Türk futbol endüstrisinde bir şeylerin yanlış dizayn edildiğini göstermiyor mu?
Türk liginde kim şampiyon olacak? Aklımıza gelenler: Fenerbahçe, Galatasaray, Beşiktaş ve biraz da Trabzonspor. Geri kalanlar? Onlar ligde düşmemek ve belki de bir veya iki tanesi UEFA'ya gitmek için varlık gösteriyor. O kadar! Yani onlar, Anadolu takımları, futbol endüstrimizin sadece figüranları... Anlayacağınız Türkiye Süper Ligi baş aktörler ve figüranlar arasında oynanıyor.
Spor yorumcusu Ömer Gürsoy'un köşesinde yer aldı. Son 18 yılda Fransa'da 8, İtalya'da 7, İngiltere'de 6, İspanya ve Almanya'da 5 farklı takım şampiyon olmuş. Ve bu ülkelerde "Kim şampiyon olur" sorusuna ligde yer alan en az 10 takımın adı geçebiliyor.
Türkiye'de sorun nerede?
Elbette pek çok faktör sıralanabilir ama birinci sırada kaynak sorunu var, şüphesiz.
Bir kaç gün, mevcut kaynakların nasıl dağıtıldığı (eşitsiz) ve bu dağılımın liglere nasıl yansıdığı (kalitesizlik) üzerine odaklanacağım. Kalite ve rekabet artmadığı sürece Türk futbol kamuoyunun 3 İstanbul takımını kutsamaktan vazgeçmesini beklemeyin.
Futbolun regülatör kurumu Futbol Federasyonu ve siyasal iktidarın, kendini büyük olarak adlandıran takımların yöneticileriyle medya destekçilerinin sistemin üzerinde ördüğü ağı yırtması gerekiyor.
İşe, mevcut kaynakların aynı İngiltere, Fransa'da olduğu gibi eşit ve başarılı, centilmen ve puan alan takımı ödüllendirecek şekilde dağıtılmasıyla başlanmalı.
Diyarbakırlı, Antepli, Denizlili bir taraftar artık kendi takımlarının da şampiyon olabileceğini düşünmesi gerekiyor.
Rekabet sadece 4 takım arasında geçtiği için futbol maçlarını 2.5 milyon kişi tribünden izlerken, kafa tutmaya çalıştığımız İngiltere'de bu sayı 13 milyon kişiye çıkıyor.
Dönelim kaynaklarımıza. En büyük kaynak maçları naklen yayınlayan yayıncı kuruluştan geliyor.
Bu kaynağın nasıl dağıtılması gerektiğini tartışmalıyız. Ama önce son 4 yıldır hangi takım, ne kadar bu kaynaktan yararlanmış onu analiz edelim.
2000-2001 (ikinci yarı) 2001-2002, 2002-2003, 2003-2004 sezonlarında Digitürk kanalıyla takımlara verilen kaynağın toplamı 312 milyon 914 bin dolar. Yayıncı kuruluş aynı dönemde Futbol Federasyonu'na 37 milyon dolar, Hazine'ye ise KDV adıyla 63 milyon dolar ödemiş.
Bu kaynağın yüzde 50'si Fenerbahçe, Galatasaray, Beşiktaş ve Trabzon arasında bölüşülüyor. Geri kalan yüzde 50'si ise 14 takım arasında eşit olarak paylaştırılıyor.
Yukarıdaki tablo yeteri kadar çarpıklığı ortaya koyuyor. Yani Beşiktaş, Galatasaray, Fenerbahçe ve Trabzon her geçen yıl aradaki farkı açıyor. Önümüzdeki 4 yıl bu takımlar ile havuzdan daha az pay alanların arası daha da açılacak. Tabii bu çarpık sistem devam ederse.
Yarın, geniş bir tablo sunacağım. Bu tablo İngiltere ve Fransa'daki havuz dağılım sistemi dikkate alınarak hazırlanan bir simülasyon. Kaynakların bir kısmını her takıma eşit, geri kalan miktarı ise reyting ve başarı gibi parametrelere bağlı olarak dağıtan sistem Türkiye'de uygulansaydı ne olurdu? Bu simülasyonu 2003-2004 sezonu dikkate alarak hazırladığımızda 4 büyük takıma 10 milyon doların üzerinde fazladan bir ödeme yapıldığı ortaya çıkıyor. Halbuki bu kaynağın başta Gaziantep, Gençlerbirliği ve Denizli olmak üzere Anadolu'nun başarılı takımlarına verilmesi gerekiyordu.

YAZARIN ÖNCEKİ YAZILARI
 Çaresizliğin ilanı   / 03-11-2004
 Çin, AB'de Türkler'in rakibi   / 02-11-2004
 Çin'in sosyalist piyasa ekonomisi   / 30-10-2004
 Hükümet THY fırsatını kaçırıyor...   / 20-10-2004
 Fındık tüccarları neredesiniz?   / 13-10-2004
 Kolay çözümü kim bulmuş ki   / 10-10-2004
 Bıraksınlar AB'yi işlerini adam gibi yapsınlar!   / 08-10-2004
 Efes'in tadı   / 06-10-2004
 Rekabeti tetikleyen Avea oldu   / 03-10-2004
 270 dakika konuş 99 milyon lira öde   / 02-10-2004
YAVUZ SEMERCİ
Büyük takımlardan ne zaman kurtulacağız?..
Bir...
İLKER SARIER
Yapacağını yaptı cahil Amerikalı
Benim öngörüm yanlış...
SERVET YILDIRIM
Ekonomiye ayar şart
Haftalardır konuşulan otomobilde ÖTV...
ABDURRAHMAN YILDIRIM
17 Aralık finalinde iki çıpa ve yüksek faizle yüksek kazanç...
Mahkemedekileri dehşete düşürdü
Bolu'da 3.5 yaşındaki kızına dayak attığı iddiası ile...
4. soyguncu fark edilmedi
Urla'da oturan aileyi soyan 4 kişinin kaçtığı minibüsü polis çevirdi.
Kötü adamlara verilen mesaj: 4 yıl daha Bush
Kötü adamlara verilen mesaj: 4 yıl daha Bush
ABD'lilerin neden yeniden 'Bush' dediklerinin yanıtı 11 Eylül'de...
SABAH'tan yıldırım baskı
SABAH'tan yıldırım baskı
Türkiye, dünyanın kaderini belirleyecek olan Amerika seçimlerini dün...
IMKB
E: 23,438 D:% 0.96
DOLAR
S: 1,469,000 D:% -0.34
EURO
S: 1,878,000 D:% 0.32
 
    Günün İçinden | Yazarlar | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Televizyon | Hava Durumu
Spor | Günaydın | Kapak Güzeli | Astroloji | Magazin | Sağlık | Bizim City | Çizerler
Cumartesi | Aktüel Pazar | Sarı Sayfalar | Otomobil | Dosyalar | Arşiv | Ana Sayfa
   
    Copyright © 2003, 2004 - Tüm hakları saklıdır.
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.