|
|
|
|
'Berna, İngiltere Prensesi olacaktı'
Mardin'de Charles'a sunulan mırra fincanı geleneğe göre yere konursa kızı evlendirmek gerekiyor. Charles akıllıca davranıp fincanı kıza verse de İngiliz basını 'Nişanlı sayılırlar' diye yazdı.
Türkiye'de temaslarını sürdüren Galler Prensi Charles, Güneydoğu'daki gezisi sırasında az daha geleneklerin kurbanı olacaktı. Salı günü Ankara'dan özel uçakla Mardin'e gelen ve Kasımiye Medresesi, Kırklar Kilisesi, Latifiye Camii'ni gezen Charles ayrıca şehrin tarihi postanesini de gezdi... Bu küçük ziyaretiyle de şehirde nesilden nesile aktarılan "kahve törenini" de öğrenmiş oldu... Ancak İngiliz basını fincanı geri verirken yapılması gereken adeti "eğer tepsiye koyarsa nişanlanmış sayılırlar" diye aktardı. Oysa geleneklere göre; fincan yere ya da tepsiye bırakılırsa o kişi, kızı ya evlendirir ya da altın verir.
VALİ UYARDI Prensin gezisini takip eden İngiliz Telegraph gazetesi bu olayı şöyle aktardı: "Mardin geleneklerine göre genç kız damat adayına kahve ikram ettikten sonra, aday eğer kahveyi tepsiye koyarsa iki genç nişanlanmış sayılıyor. Ya da reddetmek amacıyla yine geleneklere göre kahve alan kişinin tepsiye fincanla birlikte para ya da altın bırakması gerekiyor. Bu gelenekten haberdar olmayan Charles, tarihi postanede kendisine Türk kahvesi ikram eden Berna Yağcı'nın (26) uzattığı tepsiden Türk kahvesini rahat bir şekildealdı. Geleneği bilenler Prens'in fincanı nasıl bırakacağına bakarken, Charles'ın imdadına Vali Temel Koçaklar yetişti. Ve kendisine Mardin'in "fincan geleneğini" kısaca anlattı. Bunu üzerine farkında olmadan bir hata yapmaktan kurtulan Charles, "Beni uyardığınız için çok mutlu oldum" deyip gülümseyerek Vali'ye teşekkür etti. Olayın ardından Yağcı da espriyle karışık "Neredeyse prenses oluyordum" dedi." Mardin'de yaşananlar doğru ancak iki önemli yanlış vardı. Biri ikram edilen kahve değil Mırra'ydı. Diğeri ise Mırra'nın geri verilmesi sırasındaki gelenek. Olay, Mardin resimlerinin sergilendiği tarihi postane binasının dolaşılması sırasında yaşandı. Asıl görevi Kadın Emeğini Değerlendirme Vakfı'nın Mardin'deki saha sorumluluğu olan 26 yaşındaki Berna Yağcı, turizme katkısı olması için kendisine verilen mırra ikram etme teklifini geri çevirmedi ve Prens Charles'e mırra ikram etti. İkram sırasında Prens Charles'ın yanında bulunan Vali M. Temel Koçaklar ile eşi Sebahat Koçaklar, binlerce yıllık bir gelenek olan mırra ile ilgili bilgi verdiler. Vali ve eşi, son olarak, "Geleneklere göre, bu acı kahveyi içen kişi eğer fincanı boşalttıktan sonra tepsiyeveya yere koyarsa o zaman ikram edeni evlendirmesi veya fincanın içini altınla doldurması gerekir" demeyi ihmal etmediler. Mırranın hikayesini hayli ilgi ile dinleyen Prens Charles, acı kahveyi içtikten sonra fincanı önce tepsiye bırakır gibi oldu, bir an durakladıktan sonra fincanı ikramda bulunan Berna Yağcı'nın eline verdi.
CHARLES: EVLENMEK YOK Bunun üzerine gülüşmeler yaşandı. Olayı bizzat yaşayan Berna Yağcı, "Prens Charles, fincanı elime verirken (Yok evlenmek.. Prenses olabilirsiniz..) dedi. Ama ne demek istediğini tam anlayamadım. Geleneklere göre prens fincanı tepsiye koysaydı ya beni evlendirmesi, ya da fincanı altınla doldurması gerekiyordu. Ama o uyanık davranarak fincanı elime verdi. İşin doğrusu Mardinliyim ama bu tür şeylerden pek de anlamam" dedi. Kadın Emeğini Değerlendirme Vakfı'nın Mardin'deki saha sorumlusu olarak 3 yıldır görev yapan Yağcı, Prens Charles'in çok kibar biri olduğunu ifade etti. Yağcı, amacının yörede töreler ile aile baskısı altında sıkışıp kalan kadınlara yardım eli uzatmak, onları günlük yaşamın içerisine çekmek olduğunu söyledi.
Ekrem ARSLAN (MERKEZ)/ DIŞ HABERLER
|
|
|
|
|
|
|
|
|