| |
|
|
İkili mi oynanıyor?
Meclis Başkanı Bülent Arınç'ı ziyaret eden Leyla Zana ve arkadaşları, kulağa hoş gelecek bir özeleştiride bulundular: Kürdistan bir hayalmiş, anladık! Dediler. Gerçekten de Türkiye'de çeşitli alt kimliklerle kendilerini tanımlamayı tercih eden yığınların ortak bir talebi var aslında: Topyekün demokrasi ve barış! Bunun en kolay ve rasyonel yolu da AB'ye üyelikten geçiyor, kuşkusuz. Ekonomik sebeplerle de birlikte, Türkiye halkının yüzde 80'e yakını AB üyeliğini bu yüzden istiyor. Yalnız çok net bir mesele daha var. Türkiye kamuoyu, Leyla Zana ile arkadaşlarının samimiyetlerine inanmak ve güvenmek istiyor. Aksi halde, bırakın bütün Türkiye'de barışa hizmet edecek etkili bir siyasi hareket yaratmayı, sadece Kürtler üzerinde bile etkili bir liderlik yaratılamaz. Samimiyet ve güven, politik liderliğin ön şartı! Hal böyle olunca insan ister istemez, Leyla Zana ile arkadaşlarının açıklamaları ile Güneydoğu'da meydana gelen terör olayları arasında kalıyor. Böyle bir ikilemi kamuoyunun kabul etmesi beklenemez. Leyla Zana, Kürdistan hayalmiş, anladık, diyecek aynı zamanda da askerler mayınla havaya uçacak! Böyle şey olmaz. Kürt liderler, 'ikili oynamayı' akıllarından geçirmiyorlarsa eğer, o zaman şunu itiraf etsinler samimiyetle: Dağdaki kadrolarla liderlik bağımız kalmadı. Onlara sözümüz geçmiyor artık! Yoksa Kürt hareketinin liderleri de milliyetçiliğin batağında tarihin dışına düşeceklerdir. Leyla Zanalar'ın samimiyetine inanmamız için bu da yeterli değil aslında. Bir husus daha var: Sadece Kürtler için değil, bütün Türkiye için demokrasi ve barış isteyecekler! Etnik siyaset, yerel kalmaya mahkumdur.
|