| |
|
|
Devrimci Bankacı
Eskiden iyi huylu, terbiyeli eşkiyalarımız vardı. Jandarmayla bir sebepten papaz oldukları cihetle dağa çıkmak zorunda kalırlardı yoldaşlarıyla. Adaletten kaçanlar da bunlara katılırlardı. Silahlı müfrezeler halinde dolaşır, yol keser, zengin soyarlardı. Bu eşkiya kısmı fakire fukaraya dokunmaz, tam tersi hasılatın bir kısmını yoksula, muhtaca dağıtırlardı. Daha sonra devrimcilik icat oldu. Bu defa devrimci gerillalar, zenginlerin veya devletin malına mülküne el koymaya başladılar. Halk adına el koyma dendi buna... İşi azıtıp banka soyanlar da olmadı değil... Ne zamandır böyle bir olaya hasret kalmıştık ki, İstanbul'da bir bankacı yurttaşımız çalıştığı bankanın 1.5 milyon dolarına halk adına el koymuş, digital bir eşkiyalık sergilemiş... Aslında kendi hesabına geçirmiş parayı da, kendisi de halk olduğu için aynı kapıya çıkıyor sayılır. İstanbul'da yabancı bir bankanın şube müdürlüğünü yapan bir yurttaşımızın canına tak etmiş, fazla mesai yapmak ve emeğinin karşılığını alamamaktan... Bakmış olacak gibi değil... İhkak-ı hak yolunu seçmiş... Kendi hakkını bilek gücüyle elde etme sistemidir, hukukta ihkak-ı hak dedikleri... Bankadaki hesaplardan 1.5 milyon doları, ABD'de açtırdığı kişisel hesabına aktarmış ve çoluğu çocuğu da toparlayıp soluğu ABD'de almış. Bu yurttaşımızın yaptığını kimseye tavsiye edecek değiliz. Fakat çalışan insanlarda da bir dayanma noktası bulunduğu hesaba katılmalı. Kriz sonrası Türkiye'de halihazırda sürdürülen ücret politikaları, yeni halk adına el koymalar yaratabilir, uyarması bizden... Vatandaşların namus ve dürüstlüğünü fazla zorlamamak lazım!
|