| |
İşkence mi?
İşkence dendiğinde insanların aklına genellikle, Filistin askısı ve cop gelir ama işkence müessesesi aslında çok zengin bir repertuara sahiptir. Mesela Amerikalılar son olarak, Quantanamo üssünde hapsettikleri tutuklulara, 24 saat yüksek volümde rap müziği dinletme işkencesini icat etmişler. Bizde ise, mesleğine bağlı ince işkenceciler, filistin askısı kurmak için çaba gösterirken, kaba işkenceciler coptan vazgeçmiyorlar.
İşkencenin tarifi İşkenceyi, insanın insana uyguladığı ahlaksızlık olarak tanımlamak mümkün. Hayvanlar işkence yapmayı bilmez. İşkence ikiye ayrılır. Bedensel işkence, ruhsal işkence. Bedensel işkence, acı çektirmeye dayanır. 'Kaba' işkencecilerin tercih ettiği bir türdür. Ruhsal işkence ise, küçük düşürmeye ve hakarete yönelir. İşkence görenin kişiliği hedeflenir. İnsan haklarına saygılı, 'zarif' işkenceciler tarafından benimsenir. İşkence illeti binbir çeşittir. Bazen basit bir söz bile insanda işkence etkisi yaratabilir. Asmayalım da besleyelim mi, sözü gibi mesela...
Toplu işkence Bir de 'toplu işkence' türü vardır. Bu türde, işkenceciler azınlıkta, işkence görenler çoğunluktadır. Buna 'soyut veya gizli işkence' de denebilir. Türkiye'de en yaygın işkence türü budur. Dalan'ın temizletmek için saçlarını ağarttığı Haliç'e 7 ton mazot döken kaçakçıların bize yaptığı işkence bu çeşide girer. İskenderun açıklarında demirli nükleer atıklı Hulla gemisinin batmasına sebep olmak da öyle.
Çevre katliamı İstanbul'un çeşitli bölgelerinde faaliyet gösteren çevre ıslah şirketlerinin yaptığı da bu tür işkencelerdendir. Doldurup yeşillendirmek üzere alınmış taş ocağı çukurlarının, binbir çeşit pislik, moloz, naylon, demir ve çevreye zararlı atıkla doldurulması gibi... İlgili devlet kurumlarının uyarılarına rağmen bu çevre facialarının sürdürülmesi gibi... Mesela, TEDAŞ müdür yardımcısı iken, kaçak elektrik kullananlara karşı yürüttüğü mücadeleden ötürü Urfa'da bir tetikçi tarafından öldürülen Hasan Balıkçı, Uluslararası Saydamlık Örgütü tarafından Dürüstlük Ödülü'ne layık görülür. Biz işkence çekeriz. Samsun'da koca bir TIR'da 73 bin mermi ve çok sayıda silahla yakalanan silah kaçakçısı çete lideri yargılandığı davada hakime, bu mermileri düğünlerde havaya sıksınlar diye eş dost için getirttim der, biz işkence çekmeye devam ederiz.
STÖ'ler uyuyor Sivil toplum örgütleri (STÖ), gözaltında işkence var, diye tutturmuş gidiyorlar. Peki gözaltında olmayan gizli işkencelere niye hiç bakılmıyor. İmarethanelerin kapılarında bir tas sıcak çorba almak için saatlerce kuyrukta bekleyen binlerce yoksul insan, sizde işkence hissi yaratmıyorsa, nerede kaldı insan hakları? Türk'ün Türk'e işkencesi, yüzlerce yöntemle devam ediyor.
|