|
İstiklal Harbi
"İstiklal Harbi gibi mücadele lazım."
Kim söylüyor bunu? Bu devletin Adalet Bakanı. Ne için söylüyor? Mafya, yeraltı, çeteler, organize suç odakları için.
"İstiklal Harbi" ne sebeple elzemdir? İstiklalinizi yitirdiğiniz, topraklarınız işgal altında olduğu için.
Kısaca... "İstiklal Harbi"ni 80 küsur sene önce yaptığını, bitirdiğini, "İstiklal Marşı"nı yazıp besteleyip her daim, okul bahçelerinde, stat tribünlerinde, törenlerde, bayramlarda söyleyerek "bağımsız" olduğunu zanneden bir ülkenin Adalet Bakanı...
Adeta... "Cebren ve hile ile aziz vatanın bütün kaleleri zapt edilmiş, bütün tersanelerine girilmiş, memleketin her köşesi bilfiil işgal edilmiş" diyor.
***
Ayrıca, mücadelenin zorluğundan bahsederken, "Türkiye'deki imtiyazlar" diyor:
"Mutlaka birtakım kişilerin sıfatlarından kaynaklanan zorluklar çıkıyor. Diyelim ki işin içerisinde vali, kaymakam var. Onun soruşturma usulü ayrı. Yargı mensubu var; soruşturma usulü ayrı. Asker kişi var; ayrı. Siyasiler; ayrı. Bizim savcımız sadece düz vatandaşları, ayrıcalığı olmayan, imtiyazı olmayanları soruşturabiliyor."
Kim diyor? Bu devletin Adalet Bakanı. Hangi devletin?
Anayasasında, "hiçbir kişiye, aileye, zümreye ve sınıfa imtiyaz tanımaz" denen devlet.
Anayasasında, "herkes... ayrım gözetilmeksizin kanun önünde eşittir" denen devlet.
Anayasasında, "devlet organları ve idare makamları bütün işlemlerinde kanun önünde eşitlik ilkesine uygun olarak hareket etmek zorundadır" denen devlet.
***
Adalet Bakanı vahim durumu, "İstiklal Harbi gibi mücadele lazım" diye niteliyor.
Adeta... "Bütün bu şeraitten daha elim ve vahim olmak üzere, memleket dahilinde iktidara (çeşitli iktidarlara) sahip olanlar gaflet ve dalalet ve hatta hıyanet içinde bulunabilirler. Hatta bu iktidar (çeşitli güç) sahipleri şahsi menfaatlerini, müstevlilerin siyasi (ticari, finansal, rantiye, sülük, kanlı) emelleriyle tevhit edebilirler"demeye geliyor.
O kadar vahim işte!
***
Şimdi siz bu ülkenin vatandaşısınız. "Adalet" Bakanı, daha Anayasa'nın başında çakılı "imtiyazsızlık, kanun önünde eşitlik" gibi hükümlerin "yalan" olduğunu...
Kendilerine karşı "İstiklal Harbi gibi mücadele" edilmesi gereken yeraltı, yolsuzluk, tehdit organize çetelerinin, çeşitli iktidar ve güç odaklarıyla ilişkilerine karşı, kanun önünde eşitlik ilkesinin filan işlemediğini söylüyor.
Yani, "gaflet, dalalet, hıyanet" almış başını gitmiş.
Siz bu ülkenin vatandaşısınız. Hatta "fakr-u zaruret içinde harap ve bitap düşmüş" bile olabilirsiniz.
Size, daha ilk maddelerinde Anayasa masal anlatmış.
Size, "adalet" için söylenenlerin çoğu palavra.
Siz, "adalet, hukuk, kanun namına" en yetkilinin ağzından, ülkenizin; milliyetçi-zilyetçi, karacı-paracı, rantçı-haraççı, sustalı-susturuculu, haraççı-kapkaççı çeteler tarafından işgal edildiğini ve "devlet içinde hıyanet içinde birileri"nin bu "müstevliler"le işbirliği yaptığını duyuyorsunuz.
Sonra, "bu ahval ve şerait içinde", "damarlarınızdaki asil kan"la horul horul uyuyorsunuz!
|
