Kimin gurur tablosu?
Avrupa basınında çıkan bu karikatürü O. Baş isimli bir okur yolladı: Nice zamandır söylemeye ve nihayet dün olabildiğince keskin bir dille anlatmaya çalıştığım aşağılanışı bu karikatür kadar çarpıcı biçimde ne yansıtabilir? Avrupa adamının beynindeki Türk budur!! AB önünde bavuluyla secdeye yatarak yalvaran sefil yaratık.. Süreçteki resmi Türkiye tavrını ve AB'nin aşağılayıcı tutumunu eleştirenleri bir kalemde 'Avrupa karşıtı' diye yargılayanlar bu karikatürü tablo yapıp evlerine assınlar!
*** Malum rapordan incilere bakıyoruz: - Kürtleri azınlık saymıyorsunuz.. - Alevileri Müslüman bir azınlık olarak tanımıyorsunuz.. Bırakınız Kürtlerin ve Alevilerin Türkiye'de azınlık olmayı hakaret, hatta küfür sayacaklarını; bu istek hangi uluslararası antlaşmaya dayanıyor? Lozan'da böyle taahhüdü mü olmuş Türkiye'nin?.. Hayır ama raporcu hazretler buna da atıfta bulunuyor ve Türkiye'nin Lozan'a dayanarak Rum, Ermeni ve Yahudilerden başka azınlık tanımadığını dolambaçlı yoldan eleştiriyor.. Bu, AB'nin Lozan'ı bile tartışmaya açacağının işareti değil de yeni icat bir Kopenhag ölçütü müdür? - Efendim Avrupa değerleri! Hangi Avrupa değerleri? AB üyesi Yunanistan Lozan'la tescil edilmiş Batı Trakya Türk azınlığını Türk azınlığı olarak tanıyor mu? Hala ısrarla 'Müslüman Azınlık' deyimini kullanıyor. Bu insanların kurdukları dernek ve birliklerdeki 'Türk' lafını kabul etmiyor ve tabelalarını astırmıyor.. Bizim zihinden vaftizli dostlar cevap versinler; Yunan faşizmi neden Avrupa değerlerine aykırı olmuyor?! Hadi Türkler zaten dünyanın ikinci sınıf sakinleridirler, onları geçelim, ya Makedonlara ne diyeceksiniz? Yunanlılar ülkelerindeki iki milyon Makedon'a kendi dillerinde öğrenim ve yayın hakkı tanıyor mu? Yüz bin kadar Arnavut'a tanıyor mu?. Yunanistan daha komşu devlet olarak Makedonya'yı tanımış bile sayılmaz! Bu ülkeyi şöyle tescil ediyor Atina: Eski Yugoslav Cumhuriyeti Makedonya.. Yunanistan'ın batısındaki Yanya'da Narde diye bir vilayet var.. Meşhur Preveze yakınlarında, Müslüman Arnavutların yaşadığı bir yer. Bu bölgedeki pek çok köy, Narde'deki Tepedelenli Ali Paşa Camii'nin vakıf mülkü ama hepsi işgal altında.. Bu tarihi vakfın veraseten mütevelli üyesi olduğunu yasal yollarla kanıtlayan Nizam Zekeriya isimli Arnavut bir Yunan vatandaşı mahkemeye başvurur ve davayı kazanır! Bütün bu mülklerin Tepedelenli Ali Paşa Camii'nin vakfına ait olduğu tescil edilir.. Tabii Yunan idaresi Yargıtay'a gider.. Oradan da onay gelir.. Buraya kadar 'ne güzel, işte insan hakları, işte demokrasi, işte AB değerleri' diyesiniz geliyor değil mi? Gelin görün ki, Yargıtay kararına rağmen valilik bu mahkeme hükmünü onaylatmıyor.. Nizam Zekeriya ve çevresi başvurdukça 'olmaz' cevabı alıyorlar. Kısacası fiilen mutlak geçerli bir engelleme söz konusu.. Neden? Çünkü Yunan Yargıtayı reddetse bu Müslümanlar Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'ne gidecekler, 'İç hukuk yolları tükendi, bizim hakkımızı verin' diyecekler.. Ama Yunan Yargıtay'ı onayladığı için bunu diyemiyorlar. Elleri kolları bağlı bekliyorlar. Nereye şikayet ederlerse etsinler, 'Yunanistan kendi mahkemesinin kararını uygulamıyor' diye AB kapılarında kime yakınırlarsa yakınsınlar değişen bir şey yok. AB'nin umurunda mı Yanya'da bir caminin vakıf arazileri?. Lakin Türkiye'deki Hıristiyan vakıflarının arazileri için kıyameti koparırlar.. Yunanistan üye iken AB değerlerini (?!) hiçe sayıyor.. Biz ise daha üye olarak kabul edilmeyeceğimiz tartışmalı iken 'Kürtleri ve Alevileri azınlık yaparak kendi kendinizi bölün' talimatı ile pazarlığa oturuyoruz.. Ne büyük başarı! Yukarıdaki karikatürle övünebilenlere hayırlı uğurlu olsun!
|