 |
| Siz hiç çapkınlık yaptınız mı hocam?
|
|
MUHTAR: Siz hiç hayatınızda çapkınlık yaptınız mı hocam?
BEYAZ: Benim şahsım önemli değildir.
MUHTAR: Hayır, hayatında bir defa çapkınlık yapmış bir insan hapse girecek bu yüzden de onun için söylüyorum...
BEYAZ: Hayır ilgisi yok, öyle değil. Aileyi, aile kurumunu korumak zorundadır, mezhep olayını korumak zorundadır. Tekrar söyleyeyim, eğer zinayı serbest ederseniz veled-i zinalarla dolar ortalık... Ondan sonra yandık!
PAMİR: Peki geneleve giden erkekler ne olacak?
BEYAZ: Bizim hukukumuzda zina evli insanlar için geçerlidir.
PAMİR: İyi de evli insanlar da geneleve gidiyor.
BEYAZ: Geneleve giden evli erkeklerinkini zina saymıyor...
PAMİR: Niye?
BEYAZ: Saymıyor, mevcut kanun onu saymıyor.
MUHTAR: Balçiçek de onu soruyor zaten, niye evli erkeklerinki zina sayılmıyor?
BEYAZ: Bana kalırsa zina ama bizim hukukumuzda öyle değil.
PAMİR: Bizim hukukumuzda şu anda zina suçu yok zaten. Ama yeni gelecek kanunla genelev en büyük zina yeri olacak.
BEYAZ: Şimdi burada aslında sayısız problemler var. Benim üzerinde durduğum şey ailenin korunmasıdır, mezhebin korunmasıdır. Aksi takdirde devlet de, millet de, herkes bundan zarar görür.
MUHTAR: Aileyi korusun ama o maddeler aile kurumunu sürdürmeye yönelik olsun.
BEYAZ: Anayasa diyor ki; devlet aileyi, ailenin huzurunu koruyucu tedbirler alır. Ailenin huzurunu korumak için nasıl tedbirler alacak? Yani kadın gidecek bir başkasıyla, erkek gidecek bir başkasıyla...
MUHTAR: Bunu Amerika'da yapıyorlar, milyon dolarlarla tazminat ödeniyor ayrılmak için...
BEYAZ: Her toplumun kendi dini, tarihi, gelenekleri söz konusu. Ona göre hukuku oluşuyor. Bizi Avrupa'yla, Amerika'yla kıyaslamayın.
MUHTAR: Niye, insan aynı değil mi? İnsanla ilgili bir karar veriyorsunuz...
BEYAZ: Olur mu? Medeni kanunlar, ceza kanunları hepsi toplumun derinliklerinden gelen örflerine, adetlerine göre şekillenir.
MUHTAR: Ama biz medeni kanunları, ceza kanunlarını İtalya'dan, İsviçre'den aldık...
BEYAZ: Oradan almadık efendim!
MUHTAR: 1926'daki 1920 İtalyan Ceza Yasası'ndandır. Aynısını Vural Savaş söyledi...
BEYAZ: Hayır efendim alınmadı, esinlendik. Bu ne demektir; onları örnek aldık, yeni maddeler ekledik, değiştirdik...
MUHTAR: Peki şimdi niye almıyoruz?
BEYAZ: Bakın, olduğu gibi almadık, olduğu gibi tercüme etmedik...
MUHTAR: Biraz önceki sorumun cevabını alamadım. 1902 yılındaki kanundan daha geriye giden, daha fazla cezayı getiren bir kanunu çıkartıyorsunuz... Yani 102 yıl geçtikten sonra bu yasaları Türk toplumuna veya dünyadaki herhangi bir topluma gerçekten uygulayabileceğinize inanıyor musunuz?
BEYAZ: Devlet devletliğini gösterecek. Öyle çıkartır veya böyle çıkartır... Kanunu meclis nasıl çıkartırsa, devlet onu öyle uygulayacak, orasını ben bilemem...
|
