| |
Tayyip beyin "duruşu..."
Dün Meclis'e gittik... Aldığımız hava, edindiğimiz izlenim: Başbakan Erdoğan eğer Adalet Bakanı Cemil Çiçek ile Adalet Komisyonu Başkanı Köksal Toptan'ın arkasında durursa, TCK tasarısı Meclis'ten büyük bir uzlaşma ile geçer. Ama Başbakan bu iki arkadaşının arkasında durmazsa... Tasarı geçmesine yine geçer de... "Delinerek" geçer. Ve "yamalı bohçaya" döner. Tabii bu arada "gerilim" artar. Siyasetin "sigortaları" zorlanır. Kimi "Çankaya veto etsin" der. Kimi "Anayasa Mahkemesi'ne gitmekten" bahseder.
*** Öğle saatlerinde Meclis'te "yoğun bir trafik" vardı. Tasarının "mimarı" konumundaki AKP'liler, Deniz Baykal'la konuştular. Deniz bey bir "endişesini" söyledi: - Sizinle burada uzlaştık diyelim... Ya TCK tasarısı Meclis'te görüşülürken, bazı AKP'liler bu uzlaşmaya aykırı önerge verecek olurlarsa...
*** Deniz Baykal haklı. "Bazı AKP'liler" gerçekten de "kafalarına göre" önerge verecek olurlarsa... Kolayca "taraftar" toplayabilirler. Ve önergeleri "kabul edilir." Sonra ise "ayıkla pirincin taşını." Onun için "yukarıda söylediğimiz şey" gerekiyor. Başbakan'ın "tasarının mimarlarının" arkasında durması. Tayyip bey eğer "bunu" yaparsa, TBMM genel kurulunda kimse "kafasına göre" önerge veremez. Verse de o önerge "taraftar bulmaz... Oylanmaz... Oylansa bile yeterli oyu toplayamaz."
*** Adalet Bakanı Cemil Çiçek Meclis'teki "en uzun süre bakanlık yapmış" siyasetçi. Adalet Komisyonu Başkanı Köksal Toptan ise Meclis'in "en kıdemli" iki milletvekilinden biri. (Deniz Baykal 21, Köksal Toptan 18 yıllık milletvekili). Çiçek ile Toptan'ın ortak özellikleri "uzlaşmacı" oluşları. Eğer bugün siyasetin "adaletle ilgili iki kurumunun" başında bu iki uzlaşmacı isim olmasaydı "Hükümet'in başı çok ağrırdı."
*** Köksal Toptan dün AKP grubunda "zina işini hiç karıştırmayalım" dedi. Toptan'a göre "mutlaka bir şey gerekiyorsa, bu Medeni Kanun'a konulabilir." O da "hapis cezası" değil, "tazminat" olarak. Toptan'ın konuşmasından sonra kulislerin "havasına" baktık. "Tansiyon" düşüvermişti.
*** Bugün her ne kadar altında "Recep Tayyip Erdoğan hükümetinin" imzası varsa da, bu TCK tasarısı "15 yıllık bir emeğin" ürünü. Tayyip beyin TBMM'ye sunduğu tasarı, bir dönem önce "Başbakan Ecevit imzasıyla sunulan metnin" aynısı. Elbette "eksiği, gediği" olabilir. Bunlar Meclis'te "uzlaşma ile" giderilir. Ama "bunca emekle" ortaya konan bir tasarı "eften, püften sebeplerle" delinirse yazık olur.
*** TCK tasarısı ile ilgili olarak haftalardır süren tartışmalar sırasında "bir şeyi" gözledik. Özellikle de bazı AKP'lilerin sık sık "taban şöyle diyor, taban böyle istiyor" şeklindeki söylemleri "gözlemimizi" destekledi. Gözlemimiz şu: AKP'yi tek başına iktidar yapan tabanın özgül ağırlığı, AKP'nin "parti ve grup yönetimine de, hükümet yapısına da" aynı oranda yansımış değil. Sanıyoruz "bazı sorunlar" buradan kaynaklanıyor. İşte bundan dolayıdır ki AKP'nin bu ay yapacağı "Kızılcahamam zirvesinden sonra" bazı organlarda, bazı değişiklikler gündeme gelebilir.
|